PETRİCHOR

8

FOTO 🖤AYAZ 🖤

ÖYKÜ'NÜN AĞZINDAN

"Çocuğa sufle mi yaptın?"

Mısranın ağzı açık bakmasıyla gülme tutmuştu.

"Ağzını kapa ağzını."

"Bana bile bir kere yapmadın! Seencedee normal bakmıyoor muyuum?"

Mısranın dalga geçmesiyla kahkaha tufanına tutulmuştum.

"Koorrkuyoorum ağzınaaa sineeekk kaacııcaak."

Kahkaha atarak yastığı yüzüme fırlatmıştı.

"Nasıl beğendi mi bari?"

"Yani, annesinin yaptıkları gibi olmuş.
Herhalde, o öyle söyledi."

Derin bir sessizlik oluşmuştu.
Bir saniye önce kahkaha atmıyormuşcasına, ortam ciddileşmişti.

Acıyla tebessüm ederek göz yaşım pınarlarımdan akarken, acı bir şekilde güldüm.

"Annemde severdi suflemi, ama o çikolata yerine tahin pekmezli tercih ederdi..."

"Çünkü o çikolata sevmezdi..."

Mısramın söylediği cümle kalbimin zihnime yansıtmayışıyla duraksadım...
Yaşların sıcaklığı tenimi yakarken istemsizce durmadan akıyordu...

Cennetin en güzel çiçeğine doyamadan aldılar seni benden, annem...

Nefes, çiğerimin en zor çekişiyle takılı kalmıştı boğazımda...

Koltuktan kalkıp, kollarını başıma sarmıştı.

Babamın sütlaç sevmesiyle gülmüştüm.

"Babamda 'Sufle neymiş, öyle tatlı mı olur sütlaç getirin bana sütlaç' derdi."

Gülerek ağlıyorduk. Yaşlarımı tişörtün kenarına silip tavana baktım.

"Ağlamamalıyım ağlamamalıyım ağlamamalıyım."

Babamın iştahla sütlaç yarışı yaptığımız iddialar geldi aklıma.

Güldüm. Acıyla güldüm...

Kapının çalmasıyla ellerimi yüzüme götürüp yaşlarımı avuçlarımla silmiştim. Mısra, kalkarken durdurup hızlıca kalkara kapıya bakmıştı.

Sesler kulağıma zor yansırken umursamadan pencereye gidip kuşların yemlerini camın mermerine dökmeye başlamıştım.

"Biliyorum, sizi besledikçe annem ve babam yanımda... Yavaş yavaş yiyin yemleri..."

Mermerdeki güvercine konuşurken uzunca seyrettim onu.
Alışmışlardı cama, bana, bu eve...
Annemin ve babamın emanetleriydi...

Pencereyi kapatarak nefesimi derince alıp koltuğa geri oturmuştum.

Mısra elinde sütlaç kasesiyle yüzüme bakıyordu.

"Kim?"

"En üst kattaki komşu, istersen karşı komşuya veriyim."

Yanan gözlerime aldırmadan kafamı olumsuz anlamda hızlıca sallayıp mutfağa gittim.

Beni seyreden Mısra elinde sütlaç ortada kalmıştı.

Elimdeki iki kaşığı alıp koltuğa oturdum.

"Gelsene yiyelim, tatlı iyi gelir."

Tebessüm ederek kaseyi ortamıza koymuştu.

"Ablada Bi garipti, tanıyor musun?"

Sütlaç dilimde yayılırken ikinci kaşığı almıştım.

"Yeni taşındılar, bir kaç kez apartmanın kapısını açmıştım."

"Değişik bir aroma geliyor sanki?."

Güldüm, 5. Minik kaşığı yutarken yüzündeki anlamsız ifadeye baktım.

"Çam sakızı gibi."

"Oha evet evet aynı o"

Kaşığı havada sallayıp tebrik edercesine bakmıştı,

"Gurme mi olsan sen?"

Kaşığı alnına vurup güldüm.

"Çam sakızı çoban armağanı olurum sana Gurme Gurme"

Telefonuma gelen mesajla kaşığı bırakıp ekrana baktım.

"Mesaj attı."

"Kim olabilir?"

"Haaa ne diyo ne diyo?"

Derince nefes alıp telefonu elime aldım.

AYAZ

Sufleyi bu kadar güzel yapmayı nereden öğrendin?

Mesajı okurkenki heyecanımla kikirdeyerek saçlarımı karıştırmıştım.

"Bu da pasta reklamı gibi demiş böylee pasta yapmayı nereden öğrendinn"
Mısranın taklidiyle kahkaha atmıştım.

Tuşlar parmaklarımdan kayarken heyecanlanmıştım.

ÖYKÜ

"Gerçekten bu kadar beğendin mi?"

AYAZ

"Yemek diye sadece onu yiyebilirim."

Gülerek telefona kapanmıştım. Yanımda beni şaşkınlıkla izleyen mısraya dil çıkartıp koltuktan kalktım.

"Şekerim ben odama kaçar sana iyi geceler dilerim."

"Vaay terk ediyorsun?."

"Galiba bugün uzun bir gece olucak."

"Diyooorsuun?"

"Galiba galiba ama ama çokta kaptırmamak gerek değil mi?"

"Tabi tabi bu kaptırmamış halinse Öykü kaptırmış halini bilemiciz."

"Ona da o zaman bakarız ayol."

Koşarak odama geçip yatağa fırlatmıştım kendimi.

Garipti, ama bir o kadarda endişe vericiydi.

AYAZ

Bir daha istesem ayıp olur mu?

Ekrana tebessüm ederek uzunca bakmıştım.

ÖYKÜ

Olmaz :)

<3 <3 <3 <3 <3 <3 <3 <3 <3 <3

YENİ BÖLÜM KEYİFLERE SUNAR...

İYİ OKUMALAR HERKESE. :)

Keyifli bir gecede keyifli okumalar Mösyö.