İnstagramda da açıklama yaptım, burada da yapayım. Final konusunda değişikliğe gideceğim ve bu değişiklik beğenenler ve beğenmeyenlerin de beğeneceği olacaktır, ben halledeceğim canlarım💕💕 güzel vedalar edeceğiz
Bu arada kapak paylaşımı yapacağım yakın tarihte instagrama gelip bana eşlik ederseniz sevinirim 🥺
İnstagram: biliyoruzki
Twitter: biliyoruzki1İYİ OKUMALAR...
Sonlar, yeni başlangıcın tohumudur.
Aklında her şeyi planlamış ama hareket etmeye mecali olmayan bir yazar gibi kollarım aşağıda, sadece olacakları düşünerek bekliyordum. Olacakları, olabilecekleri belki de 40 kere aklından geçirmiş, her terazide ölçülerek planlamıştı ama yapamıyordu. Olacakları, olabilecekleri aklımdan geçiriyordum ama aklım, bir yazar aklı gibi, bir Tanrı hissiyatıyla yoktan var edemiyordu. Düşüncelerim beni bir sonuca değil, ölüme götürüyordu.
Aklım, beni bir gece yarısı, önümde yatan kadının bedeniyle baş başa bırakıyordu.
Kaşlarım çatılırken,"Elif,"diye fısıldayabildim ama hareket edemedim. Birkaç metre ilerimde, yerde öylece yatıyordu. Kırmızı elbisesinin üzerinde görebildiğim ıslaklıklar bu kör karanlığa rağmen dikkatimi çekerken elimi hızla kaldırdım ve göğsümün üzerine koydum. Öyle acizce sızlıyor, canımı acıtıyordu ki bu acıyla yüzümü buruşturdum, yutkunmaya çalıştım ama çabalarım nafileydi. Birisi elleri arasına kör bir bıçağı almış, gözlerimin tam ortasına bakarken kaburga kemiklerimin arasına o kör ucu bastırıyordu. Yüzünde mimik oynamadan, gözlerimin içerisine bakarak canımı acıtıyordu. Karşımda ki kişi kimdi bilmiyordum ama kaburgalarımın arası öylesine büyük bir sızıyla canımı acıtıyordu ki ne ağzımı açabiliyor ne de hareket edebiliyordum. Nefes alarak rahatlamak istesem şişen göğsüme daha fazla batacaktı o bıçak.
Kurtulmak için uygulanan çaba, daha kısa ölüme götürürdü.
"Sakin ol,"diyen sesi duyduğumda ona odaklanmış tüm dikkatim dağıldı ve başımı hızla çevirerek benden uzakta duran ona baktım. Arkası bana dönük, başını eğerek yerde yatan kadına bakıyordu. Aklım olanları idrak etmeyi inkar ederken,"Hareket etme,"dedi ve olduğu yerde hafifçe diz çöktü, şimdi onun sadece başını görebiliyordum.
Hızla yerde yatan Elif'e doğru ilerlerken,"Elif bu,"dedim dehşetle ve o an kendi sesimle yerde yatan bedeni tanımışım gibi olduğum yerde titredim. Gerçekler dudaklarımdan çıktığında gerçeğe inancım oluşuyordu. Büyümüş gözlerle yerde yatan Elif'e, ardından ellerini onun boynuna götüren adama bakarken,"Bu Elif!"dedim daha gür bir sesle. Arabanın çalışma sesine benim sesim eklenmiş, ıssız sokakta büyük bir gürültü eklenmişti. Her kelimemde gözlerim biraz daha dolarken, "Elif..."dedim ve başımı çevirerek öylece diz çökerek duran Rüzgar'a baktım. "Ben tanıyorum,"derken o an hızlıca hareket ettim ve dizlerimi soğuk yere koyarak diz çöktüm, Rüzgar'ın yanında yer aldım. Bir yaprak misali titreyen ellerimle Elif'i gösterirken,"Bugün tanıştık,"dedim dehşetle ve Rüzgar'ın kolunu sertçe tutarak bana bakmasını sağladım.
Kolunu tutup çekmemle başını bana doğru çevirdi. Ela gözlerinin ortasında ki zehir zemberek büyüyerek gözlerinin içini kaplamış, üstten bana bakıyordu. Sertçe yutkunduktan sonra,"Sidal,"diye mırıldandı sadece. Sesi oldukça soğuk ve katıydı.
Kaşlarımı atarak ona bakarken kolunu ittirerek bıraktım, ardından hızla önüme dönerken,"Ambulansı ara,"dedim büyük bir vicdan azabı çekerken. Nasıl bu kadar dikkatsiz olup ona çarpabilirdim? Nasıl böyle bir şeyi yapabilirdim? Kapalı duran gözlerine üstten baktım, ardından bakışlarım elbisesinin üzerinde ki kanlara kayarken,"Ambulansı ara, kanaması var!"dedim bağırarak. "Hemen ara, gelsinler!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜĞÜM(KİTAP OLDU)
ChickLitDüğüm 4 kitaplık bir seridir ve hepsi bu kitap altında toplanacaktır.✨ Kan birleştirdi onları. Bir bütün yaptı. Bir hiçliğin ortasında birbirlerine her şey oldular. Onlar birbirine bağlı iki ipti ve düğüm olmuşlardı. Düğümü ilk kim yaktı? Kanın...