getaway car

24

Jennie Taehyung ile zaman geçirmeyi seviyordu. O gün belli etmese de Taehyung'un kalkıp gitmesine üzülmüştü. Her gün onu görmeye çoktan alışmıştı ve uzun sayılabilecek bir aradan sonra onu yeniden görmek Jennie'ye iyi gelmişti. Beraber yapabilecekleri şeyleri düşünürken Taehyung işi olduğunu söyleyerek kalkıp gitmişti. Jennie en başta Mark hakkında söyledikleri yüzünden olduğunu düşünüp ister istemez kendini suçlamıştı. Bu oyuna başladıklarında da kendisinin hayatında aynı Mark gibi biri olmasına,sonradan Taehyung'un hayatına da birinin girmesine rağmen kısa bi an için Mark'ı duymuş olması Jennie'yi rahatsız hissettirmişti.
Neyse ki bu kısa sürmüştü. İlişkileri eski düzeninde ilerliyordu.

Taehyung sabah erkenden aşık olduğu kadını evinin önünden almış,nereye gidecekleriyle ilgili gelen tüm sorulardan ustaca kaçmıştı. Jennie de bir süre sonra ayak uydurmanın daha keyifli olacağına karar vermişti. Birlikte küçük bir market alışverişi yaptıktan sonra yavaşça şehrin kalabalığından uzaklaşmışlardı. Havanın soğukluğuna zıt Taehyung arabanın içini Jennie için sıcacık yapmıştı. Yan koltuğundaki mayışmış genç kadın fark etmese de Taehyung gözlerini ondan çekip yola odaklanmakta çok zorlanıyordu.

Jennie'ye kapılmak kendi kontrolü dahilinde olan bir şey değildi. Evet çok güzeldi,çok etkileyiciydi ama Taehyung kendisini aşık olabilecek bir adam olarak tanımlamıyordu. Ta ki Kim Jennie'yle tanışana kadar.

Sonunda araba bir dağ evinin önüne park ettiğinde Jennie merakla etrafı inceledi.

"Herkesten uzak,sadece ikimiz."

Taehyung aşık olduğu kadınla tüm o kalabalıktan uzak zaman geçirmek istiyordu. Sadece ikisinin olması fikri hoşuna giden bir fikirdi ve Jennie'nin de beğeneceğine emindi.

"Hoşuma gitti." Jennie ona kocaman bir gülümsemeyle bakarken haklı olduğunu anlamıştı. Jennie de ikisinin yalnız olmasını seviyordu.

Yanında onunla birlikte elini tutmuş bir şekilde yürüyen kadının kendisine karşı hisleri olmadığını biliyordu. Belki Mark veya Doyoung'dan daha özel bir bağ vardı aralarında ama Jennie tarafından aşk olmadığını biliyordu. Bu durum bazen -özellikle Jennie'nin güzelliğiyle başa çıkamadığı zamanlar- Taehyung'un canını sıkıyordu. Jennie kurdukları tüm oyunun gerçek olmasını istemesine sebep oluyordu.

"Çok güzelmiş burası!"

"Yine geliriz güzelim,sen iste her zaman geliriz."

Taehyung kapıdan girdiği an tüm düşüncelerini bir kenara bırakmıştı. Bugün tüm ilgisini Jennie'ye vermek istiyordu,tüm sevgisini vermek istediği gibi.

Jennie parmak uçlarında yükselip Taehyung'un yanağına tatlı bir öpücük kondurmuştu teşekkür etmek niyetiyle. Ona temas etmeyi sevdiği çok açıktı ve nedenini çözemediği bir şekilde Taehyung gözüne son zamanlarda çok daha çekici geliyordu. Karşısında onun öpücüğüne gülen adamı tahmin ettiğinden daha fazla arzuluyordu ve gerçek bir hamle yapmanın zamanının artık geldiğini düşünüyordu. İki katlı bu dağ evinde güzel vakit geçirebilirlerdi. Hem birbirilerini özlemişlerdi de.

Taehyung elindeki poşeti mutfağa bıraktıktan sonra Jennie'nin yanına döndü. Birlikte koltuğa geçtikten sonra Jennie yerinde rahat olmadığını hissetti.

"Ne oldu?"

Taehyung'un sorusunu görmezden gelip asıl olmak istediği yere oturdu. Taehyung'un kucağına.