26

1.1K 161 206
                                    

-

Kafasında soru işaretleriyle yaşayabilen insanlardan değildim, netlik severdim. Bir sorunum varsa paylaşır bir insanı sevmediysem sahte sevgi gösterilerine giremezdim. Karakterim buydu. Taehyungla yaşanan olayda kafamda direkt netlik kazandığı için konuşmadan kestirip atabilmiştim ama işlerin benim gördüğüm gibi olmadığı ihtimali bir anda önüme düşmüştü. Sayısız kendini açıklama çabasını itinayla reddettikten sonra konuşmamız gerektiğini düşünüyordum.

Herkesin aksine Jisoolar cumartesi sabahı yola çıkmıştı. Ben de Taehyungla gitmek yerine onların arabasına binmiştim. Yol aslında uzundu ama Jisoo'yla sohbet ederken nasıl geçtiğini anlamamıştım. Jinle ilişkisi gerçekten çok güzeldi. Benim sahip eksikliğini hissetmesem de hoş bulduğum türdendi.

Nihayet yolculuğumuz bittiğinde karşımızda modern bir otel olacak sanıyordum ama öyle olmamıştı. Şato görünümlü bir otele gelmiştik,kocaman bir bahçesi vardı. Mimarisi enfes gözüküyordu. On dokuzuncu yüzyılda bir düşes gibi hissediyordum. Dizilerde izlediğim o görkemli yerleri andıran bir yerdi burası ve eminim ayarlayan da Taehyung'du.

Çantalarımız odalara götürülürken ismini göremediğim bir görevli de bizi büyükbabanın yanına götürüyordu. Bu akşam doğum günü yemeği vardı, Jin adamla o konu hakkında konuşurken Jisoo ve ben el ele tutuşmuş etrafı inceliyorduk. Nihayet arka bahçede küçük bir kalabalık görüş alanımıza girince görevli yanımızdan ayrıldı,ayrılmadan ona teşekkür edebilme fırsatını bulabilmiştim.

Dış görünüşlerine bakılırda hepsi büyükbabanın arkadaşı olan küçük bi toplulukla sohbet ediyorlardı. Arkaları bize dönük olduğu için varlığımızı hala fark etmemişlerdi ama benim Taehyung'un sırtını görmemle garip bir his içimi ele geçirmişti.

"İyi ki doğdun büyükbaba!"

Büyükbaba Jin'in sesini duymasıyla ayağa kalkmıştı.

"Hoş geldiniz çocuklar!"

Sırasıyla Jin ve Jisoo ona sarılıp doğum gününü kutlarken ben kenarda bekliyordum. Taehyung da ayağa kalkmıştı ama ilgisini bana veremeden Jin, büyükbabayı bırakıp ona sarılmıştı.

Nihayet sıra bana geldiğinde büyükbaba kollarını bedenime sıkıca sardı.

"Hoş geldin güzel kızım."

"İyi ki doğdun büyükbaba."

Elimde olsa bu sarılmayı daha fazla uzatırdım. Onu bıraktığım zaman Taehyung'a geçmem gerektiğini biliyordum ve bizim durumlar biraz garipti ama daha garip olacak olan bizi sevgili olarak bilen insanların yanında Taehyung'a sarılmadan durmak olacaktı. Yaşanmış ve yaşanacak her şeyi geride bırakıp sözde sevgilimin beline sardım kollarımı. Anında karşılığını almıştım. Taehyung'a sarılmak güzel hissettiriyordu. Bir kere çok güzel kokuyordu,onun dokunuşlarını hissetmek güzeldi. Özlemiştim,kesinlikle çok özlemiştim.

Kollarının arasından çıktığımda büyükbaba tek tek tüm arkadaşlarıyla bizi tanıştırmıştı. Aynı onun gibi tatlı insanlara benzeseler de aklım Taehyung'daydı. Biraz keyifsiz ve halsiz duruyordu. Bunda benim etkim var mı diye düşünmeden edemiyordum.

"İzninizle biz biraz çıkıp dinlensek olur mu?" Jin kaç saattir araba kullandığı için yorgun olması normaldi. Jisoo da söylediğine göre gece hiç uyuyamamıştı.

getaway carHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin