Acemi Vampir

VAMPİRLİK EĞİTİMİ

Stephan bana o sözü söyleyince merak ettim.Ama ona söz vermiştim yolda giderken bir şey sormayacaktım.Evine gelmiştik evi harikaydı!.Ama bir şey farketmiştim.Evi beni yemek için evimden alıpda götürdüğü ev değildi.

-Stephan!Burası senin mi evin?

-Evet

-Peki beni yemeğe getirdiği ev neydi?

-Seni öldüreceğim için evde iz bırakmak istemedim.Oda benim evim değildi zaten john diye öldürdüğüm birinin eviydi

"Seni öldüreceğim için"dediği anda çıldırmıştım.O zamanda sanırım vampire dönüşmüştüm.Koluna sert bir yumruk attım ve atarken"demek beni öldüreceğin için ha?"dedim.Stephan inlemeye başlamıştı.Nolucak ondan daha güçlü olduğumdan dolayı sanırım canını fazla yakmıştım.Tişörtünün kolunu yukarı sıyırdı.Aman tanrım!!dedim.Kolu çatlamıştı ama o pişkin pişkin gülüyordu.Pişkin pişkin gülmesine bir mana veremiyordum.Tabiiki sonradan anladım.Meğerse vampir olduğundan dolayı her vampirde böyle çatlamalar olunca birkaç saniye sonrasında kapanıyormuş.Sonra bana dönerek

-Peki sıra sende

-Ne yani kolumu mu çatlatıcam?

-Hayır.Ama benim dediklerimi dinlemelisin.Ama talimatları eksiksiksiz ve itirazsız yapıcaksın.Tamam manasında onayladım.O da vampir hızında mutfağa gitti birkaç saniye sonrasında elinde bir bıçakla geldi

-Bunu al ve herhangi bir yerini kes!

ne!çıldırmışmıydı ki?tamam kolun çatlamasını anlardımda herhangi bir yerini kes ne demekti

-Ne bunu ben...ben asla yapmam

-Anna ben seni uyarmıştım sende tamam dedin itiraz istemiyorm!

-Bana vampir güçlerimi öğret!

-Al işte öğretiyorum!

-Hayır bana kol çatlatmayı öğret!

-Anna güçlerini öğrenmek istiyosan yap şu lanet olası şeyi hemen!!!!!!!!!

sesini o kadar fazla yükseltmişti ki evin büyüklüğünden dolayı yankı yaptı.Bende sinirle elinden bıçağı çektim ve kolumda boylu boyunca derin bir kesik attım.10 saniye sonrada kestiğim yer sanki kesilmemiş gibi hiç bir iz kalmadan yok oldu.Hayretler içinde başımı kaldırıp stephan'a baktım.Bana pis pis sırıtıyordu.Bendede ufak bir gülümseme belirdi.Ama ben gülümseyince yüzü düştü.

-No...noldu

-Anna çok fazla acı çekeceksin.

-nedenki

-Çünkü"dedi ve tişörtünü çıkardı.Be gözlerimi kapattım.Ama o eliyle ellerimi gözümden alıp açtırdı.Ne yani ben şimdi bunun pürüzsüz bir vucudundan dolayı etkilenip onu elde etme arzusu içimi yayıp elde edemediğimden dolayı mı acı çekecektim?.Ama sonradan arkasını döndü.Ensesinden kuyruk sokumununa kadar uzanan bir işaret vardı

-(alaycı bir tavırla)ne yani bende mi böyle dövme yaptırcam?

-Hayır anna bu vampirliğin işareti her kişi vampirlik evresinden bir tanesini tamamladıkça bu işaret meydana geliyor.Mesela sen 10 gün sonra vampirlik evresinin ilki olan "yeni doğan"ı tamaladığından dolayı(kuyruk sokumunundaki işareti göstererek)bu şekil çıkacak.

-Peki çıkmazsa?

-Hayır bu imkansız.İlk vampir olan isabel afrodit'te oldu en son bu olay.Sonrada bundan sonra vampirlerin kökeni olup isabel'den sonra gelen 2.kökenli vampir olarak adlandırılan mery tharma'ya bir lanet uygulandı.Ve bu lanettende köken olduğu için diğer vampirlerde etkilendi.Mery'den sonra gelen diğer vampir çeşitleride mery döneminden beri devam etmekte.

-Peki bu işaretin amacı ne?

-Sana şöyle anlatayim.Daha 17.yüzyıl başlarındaydık.Ve bir gece evi diye bir yer vardı.Burada özel vampirler eğitilir.Ev,eğitim ve güven gibi çeşitli ihtiyaçları karşılanılırdı.Bu gece evinin yöneticisi bir rahibeydi ve ismi"NYX"di.Karanlık güçlere sahip olduğu söylenir çoğu efsanelere göre.

-Karanlık güç?diye sözünü tekrar ettim.

-Yani lanetli güç manasına gelirdi.Gece evinde sorunlar çıkınca sorunu oluşturanlar ve buna aracı olanlar nyx'i yanına çağırılırdı.Nyx'de bunları ortaya çeker ve bir çeşit ölümle ilgili sorular sorar ve etraflarında dönerdi.Sonra da kaybolurdu ortalıktan.İkisinede yılan diliyle konuşarak bir şeyler söylerdi.Onlarda bir çığlıkla sebebi bilinmeyen bir şekilde kaybolurlardı.

-Ama anlattığın bu efsaneyle işaretle arasında hiç bir bağlantı yok!!!

-Hayır var ama sen daha yeni vampir olduğun için anlamıyorsun.İşaretin amacını işarete kavuştuğunda öğreneceksin.

-(Umutsuz bir şekilde)pekala dedim.Çıkmaz sokağa düşmüştüm hiç bir şey yapamaıyordum.Eğer stephan zaman verdiyse demekki daha öğreneceğim bir şey değildi.Sabırla bekleyecektim sabırla...sabırla...sabırla...Böyle kelimeyi bir yere odaklanarak sürekli içimden söyledim.Sonra stephan elini uzatarak"anna?"dedi.Sonrada sabırla kelimesini onun duyacağı bir büyüklükte mırıldandım.Sonra sıçrayarak stephan'a baktım.

-İyi misin?

-Ah evet iyiyim merak etme

-Gel sana dışarıda diğerlerini göstereceğim.O önümden usulca bahçeye çıkarken.Yutkunarak"stephan!"dedim.Arkasını döndü.Önce anlamamamış bakışlarıyla bakarken.Hatırlayarak başını arkaya aldı."Doğru ya sen vampir olduğundan beri hiç kan içmedin susamış olmalısın"dedi.Bende "evet"dedim.Hızla mutfaktaki buzdolabına yönelerek bir kan torbası aldı ve bana fırlattı.Bende o arada tutma istemim olmadan istemsiz bir şekilde tuttum.Stephanda beni görünce o büyüleyici gülüşüyle bana yöneldi ve"bak bir vampir gücünü daha keşfettin."dedi.Sorulu bakışlarla"ıhh stephan bu...bu nasıl oldu?"dedim.O da bana "sen tam bir salaksın"bakışlarıyla konuşmaya başladı."Offf biliyorum aklında fazla soru var bende çok fazla soru sormuştum ama hepsini yaşamında keşfedeceksin"diyerek elimi tutarak beni bahçeye getirdi.Dışarıda gördüklerinize belkide inanamayacaktınız.....

****************************************