Selamün aleyküm pek sevgili okuyucularım. Yeni bölümle karşınızdayım. Şuan ne yazıcağım hakkında hiçbir fikrim yok, sizde zaten hiç fikir vermiyosunuz. Doğaçlama bir şekilde aklıma ne gelirse yazacağım bok gibi bir bölüm olucak yine kesin. Oy ve yorum atmayı unutmayın, iyi okumalarrr.Not: bu bölümde biraz fazla "o" görüceksiniz.
Evet ben hastayım, diyemedim. Ağzımı açamıyordum, ne diyeceğim hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Bu sefer babamda tüm biyolojik kardeşlerde endişeliydi. Hepsi'nin yüzüne bakıyordum ama gözlerim en çok bana güven verir gibi bakan kişideydi. O'nunda benim gibi hasta olmasını asla ama asla istemezdim.
"Masal bana cevap verirmisin. Bize anlatmak istediğin bir şey varmı."
Tam ağzımı açmıştım ki "o" gözlerime rahatlatmak istercesine bakıp konuşmaya başladı.
"Anlatmak istemiyorsa zorlamayın, kendi ne zaman isterse söyler. Annem çağırmıştı zaten, daha fazla bekletmeden gidelim."
Annemin çağırdığını cenk'in konuşmasında duymuştuk hepimiz. Herkes onu onaylarken alp abi "o" ve bana daha sonra konuşucaz der gibi bakıyordu.
Bir süre sonra benim olayımı unutmuş, hastaneden çıkıp eve gelmiştik. Henüz kapıdaydık ki annem bir anda kapıyı açtı ve sorular sormaya başladı. Sorularına kimse cevap vermeyince tripli bir şekilde içeri geçti. Herkesin arkasından bende yavaş adımlarla salona geçmiştim. Babam, annem ve cenk bir koltukta; alp abi, kağan abi, ve yağız bir koltukta; uğur ve umut bir koltukta son olarak merih ve bende tekli koltuklarda oturuyorduk.
"Anlatıcakmısınız artık, neden erken geldiniz?"
"Neden olucak anne, şu kız bayılarak başımıza olay çıkardı."
Cenk yine kırıcı laflarını söylerken annem hızla bana döndü ve yanıma geldi. Hayır hayır gelmemişti, bu gelmek değildi. Bu ışınlanmaktı, bir anda dibimde bitmişti. Ellerini yanaklarıma koyup yüzümü bir o yana bir bu yana çeviriyordu.
"Ne bayılması? Noldu? Neden bayıldı? Gerçi benimkide soru sabah tek lokma yemedin ki ben farketmedim sanıyorsun ama gördüm. Tabaktakileri çatalla karıştırıp durdun. Bundan sonra seni aç aç okula gönderirsem bende Ayça Korkmaz değilim. Ya siz niye susuyosunuz bi açıklama yapsanıza hem o bayılırken siz yanındamıydınız."
Herkes birbirine bakıyordu, bu bakışma aslında hangimiz cevap vericek bakışmasıydı. En sonunda uğur cesaret etmiş olucakki derin bir nefes alarak konuşmaya başladı.
"Bayılma sebebi muhtamelen açlıktan dolayıdır. Bayılırkende biz yanında değildik."
O kadar umursamaz cevap vermiştiki annem sanırım birazcık sinirlenmişti. Gözlerini uğur'dan çekip babama baktı ve kaş göz işaretiyle bir şeyler söyledi. Babam ayağı kalkıp merdivenlerden çıkarken annemde peşinden gidiyordu.
Onların gitmesiyle salon sessizleşmişti. Hiç kimse konuşmuyor birbirine bakıyordu. Odama çıkmak ve yanlız kalmak istiyordum ama hiç biri kalkmadığı için bende oturuyordum.
"Bügünlük bu kadar yeter, yarın dördünüzünde sınavı var kalkında çalışın. Özellikle sen cenk, bu senede sınıfta kalmassın umarım. Alp sende işin yoksa yağıza yardım et. Uğur ve umut sizde ne halt yapıyosanız yapın."
Kağan abinin laflarıyla yine içime korku dolmuştu. Ya sınavdan düşük alırsam, umarım onlarda üvey anne ve babamın yaptıklarını yapmazlardı.
Benim korkulu ifademin aksine umut kağan abiye bakarak sırıtıyordu. Kafasını diğerlerine çevirdi ve kağan abiye doğru acayip bir şekilde yürümeye başladı. Bu yürüyüş okuldaki bazı kızların yürüyüşüne benziyordu. Gitti ve kağan abinin karşısında durdu daha sonra ise kucağına yan bir şekilde oturdu ve kafasını yine bizden tarafa çevirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Ailem
RandomHasta bir kızdan bahsediyoruz. Ailesinden şiddet gören kız yaptığı araba kazasıyla gerçek ailesini bulursa 5 abi 1 ikiz ve 1 kardeşi olursa üstelik babası Türkiyenin en zengin iş adamıysa nolur? Bence okuyun ve görün. Klasik aile hikayesi diyebilir...