HAYALET

216 8 31
                                    

🌑☀

Ali Babanın bir çiftliği var.

Çiftliğinde çocukları var. 

"Yapma! İmdat! Yardım edin!" diye bağırır, 

Çiftliğinde Ali Babanın.

🌑☀

Ali Babanın çiftliğine kimsesiz, isimsiz bir kız çocuğu getirildi. Ay kadar parlak yüzlü bir çocuk, isimsiz çocuğa Güneş ismini verdi. Ali Baba ise, o isimsiz çocuğa 666 ismini verdi. İsimsiz çocuk büyüdü ve kendine bir isim verdi; Hayalet.

İsimsiz çocuğun ruhu parçalandı; bir bedenin içinde kendine ait üç ruhu vardı artık, kendine ait olmayan ise binlerce ruh.

İsimsiz çocuğun yüzü pürmüz ile yakıldığı gün, gerçek 666 doğdu. Canavarın numarasına sahip, canavar yüzlü kız çocuğu.

Güneş, ona ismini veren ay yüzlü çocuğu kendi elleriyle öldürdüğü gün derin bir uykuya daldı.

İsimsiz çocuk, o cehennemden kurtulup, tüm dünyaya gerçek cehennemi yaşatmaya ant içtiği gün ise 666 derin bir uykuya daldı ve Hayalet doğdu.

Hayalet'in yüzlerce ismi, yüzlerce güzel yüzü vardı. Ama Hayalet, Güneş kadar sıcak değildi, ruhu buz tutmuştu. Hayalet'in yüzü, 666'nın yüzü gibi çirkin değildi ama kalbi çirkindi. Hayalet öfkeliydi, acımasızdı; evrendeki tüm nefret duygusu birleşse onun gözlerindeki nefretin yanından dahi geçemezdi.

Hayalet intikam istemiyordu; bedel ödetmek istiyordu. Ama ödeteceği bedel için, ödeyeceği çok büyük bir bedel vardı; ölüm. Hayalet yüzlerce kez yürüdüğü ölüm yolunu, dudaklarındaki zafer gülümsemesi ile son kez yürümek istiyordu. Onun zaferi tüm dünyayı kana bulayacaktı.

Güneş, bir gün Hayalet için doğacaktı ve o gün tüm insanlık gerçek acıyı tadacaktı. Hayalet sabırla o günü bekliyordu; kaderin çarklarının tekrar döneceği günü...

🌑☀

Yüzümde Hayalet'in maskesi,

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yüzümde Hayalet'in maskesi,

Maskenin altında canavarın yüzü, 666,

Dudaklarımda kimsenin duymadığı çığlıklar,

Kalbimde Güneş'in sıcaklığı,

Bedenimde Yek'in kanatlarının gölgesi,

Etrafta uçuşan siyah kelebekler...

Tik tak, tik tak, tik tak,

Zamanım doldu.

🌑☀

Öncelikle herkese merhaba, lütfen açıklamayı da okuyarak kitabı okumaya başlayın. 

Kitabım +18 bir kitaptır, 18 yaş altı okurların kitabımı okumasını tavsiye etmiyorum. Her yaşın kendine göre güzellikleri vardır; mutlu bir hayatınız olsa dahi seneler geçtikçe hayatınızdan bir güzellik eksilecek, bu kaçınılmaz bir gerçektir. Küçükken 18 yaşına geleceğiniz anın hayalini kurarsınız, 18 yaşınıza geldikten bir zaman sonra günleri, ayları, yılları ve yaşınızı saymayı bırakırsınız; eksilecek güzelliklerinizin arkasından bakakalırken bir ömrünüz geçecek. Bu yüzden şimdiki yaşınızı sevin, şimdiki yaşınızın kıymetini bilin ve şimdiki yaşınızı yaşayın. Her yaşın kendine göre bir güzelliği vardır ve ileri yaşın güzelliğini tatmak isterken şimdiki yaşınızın güzelliklerini kaçırmayın. (Küçük bir tavsiye)

Sizden iki küçük ricam vardır;

- Spoiler içeren yorumlarınızın başına lütfen uyarı koyun.

- KPSS hazırlık, vize, final sınavları ve bazı özel hastalıklarım derken kendime arta kalan vaktin çoğunluğunu kitaplara ayırıyorum. Bu yüzden birazcıkta olsa destek bekliyorum. Oy sınırı ya da yorum sınırı koymam hiçbir şekilde. Tek bir kişi bile okuyorsa, bölüm bekliyorsa o bölümü hazır olduğu an atarım. Ama sizden de tek ricam kitabımı severek okursanız oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız. Bu durumdan tek çıkarım yazmak için daha da heveslenmem oluyor. Rica ettiğim tek destek budur.

Bunlar dışında;

Kişi ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür.

Eleştiriye açık birisiyim. Eleştirmeyi, eleştirilmeyi severim. İnsanlar eleştirilerle kendisini geliştirir. Ancak anlayamadığım bir şekilde insanlar eleştiri ve hakareti çok karıştırıyor; eleştiri ve hakaret arasında çok ince bir çizgi var, üslup çok önemli. Hakaret etmediğiniz müddetçe, her eleştirinizi değerlendirip kendime bir şey katarak yola devam ederim.

Yazım hataları görürseniz uyarmaktan çekinmeyin. Bazen zihnimde olan şeyleri hızlıca yazma gereği duyuyorum ve sonradan kontrol etsem bile gözden kaçan kelimeler, noktalama işaretleri falan olabiliyor, insanlık hali.

'Hayalet' kitabım ile 'Kanlı Gün' kitabım birbiri ile bağlantılı kitaplar. İki kitabı da aynı anda okuma zorunluluğunuz tabii ki yok, bir kitabı severken diğerini sevmeyebilirsiniz, aynı evrende aynı olayların içinde yaşasalar bile hikâyeleri farklı. Ancak iki kitabı da birlikte okumak isteyenler için bağlantılı olan bölümlerin sonlarına diğer kitabın kaçıncı bölümüyle bağlantılı olduğunu yazacağım,isterseniz o bölüm sayılarına göre iki kitabı birlikte okuyabilirsiniz, isterseniz birini bitirip diğerine başlayabilirsiniz, tercih tamamen sizin.

Aklınızda herhangi bir soru varsa ya da konuşmak istediğiniz bir konu yorumlardan yazabilirsiniz, mesaj atabilirsiniz, sohbet akışı mıdır nedir duvarım mı her neyse (teknoloji özürlüsü olduğum üzücü bir gerçek) oraya yazabilirsiniz. Gördüğüm an dönüş yaparım.

Sadece sizlerin desteğiyle büyüyebiliriz. Yapacağınız her yorum, vereceğiniz her oy benim için çok değerli. Şimdiden herkese çok teşekkür ederim. Hepinize mutlu, huzurlu bir gün dilerim.

Fazla ciddi yazmışım. Normalde hiç ciddi bir insan değilim. Heyecandan galiba asjhdhskja (Bilgisayardan random atmak çok zor)

Neyse keyifli okumalar.

HAYALETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin