neden kusmustuk

1.8K 177 98
                                    

Xiao heyecanlı heyecanlı valizini doldururken bir yandan da defalarca okuduğu mesajları tekrar okuyordu. Aether geziye katılacağını söylemek için ona mesaj atmasıyla, bir sohbetin başlaması bir olmuştu. Çok uzun sürmemişti belki ama Xiao için çok değerliydi bu kısa zaman. Her ne kadar duygularını kontrol edemeyen bir platonik olduğunu düşünse de Aether ile sohbet etmek onu hayaller alemine çıkarıyor ve sanki yıkılmayacak bir ilişkileri olduğunu hayal etmesini sağlıyordu. Xiao bu çocukça hayallerle mutluydu.

Aether ise Xiao ile iletişim kurmak için her fırsatı kolluyordu. Ondan hoşlanmalıydı, bir şekilde. Üstelik bunu zorla yapıyor gibi gelmiyordu ona. Gerçekten tuhaf hisler içerisindeydi. Ondan tam anlamıyla hoşlanıyorum diyemezdi ancak biz arkadaşız diyebilecek kadar basit duygulara sahip değildi. Kafası karışmıştı ve ne yapacağını bilemiyordu.

Bu esnada otobüslere binilecek okul bahçesine 1 saat erken gelen Scaramouche, çekmeyen internete küfürler yağdırıyordu. Bir bankın tepesine çıkmış ve telefon olan elini yukarıya kaldırarak telefonun çekmesini sağlamaya çalıştı. Olmuyordu, telefonu fırlatmak istedi. Sinirle banka geri oturdu ve ıssız okul bahçesini izlemeye başladı.

Saat çok erken olduğundan hava serindi. Etraf sisliydi ve birkaç metreden sonra bir şey seçilemiyordu. Her şeyi yutmuş olan sisin içinden tanıdık bir silüet gördü. Çok geçmeden parıldayan kırmızı saç tutamı, bu gelenin kim olduğunu anlamasına yetmişti.

Kaedehara Kazuha, şu okulda en nefret ettiği kişi.

Kazuha da Scaramouche'u görmüş olacak gi yüzünü buruşturdu. Kazuha'yı kaplayan sis yeterince yok olduğunda, ikili göz göze gelmişti.

"Gerçekten, bugün görmem gereken ilk yüz senin lanet yüzün müydü Scaramouche? Ne diye bu kadar erken geliyorsun ki?"

"Seni görmeye ben de meraklı değilim. Geziye gelmeyeceğini umuyordum."

Kazuha bir şey demeden bankın diğer ucuna oturdu. Hayatı sorgulamak için güzel bir saatti. Aklına gelen ilk soru hakkında düşünmeye başladı.

Scaramouche ile neden kavgalılardı?

Aklında kısa bir sinematik oynamaya başladı, okulun ilk gününe ait.

Kazuha arka sıralardan birine oturmuş kimseyi tanımadığı bu ortamda dikkat çekmemeye çalışıyordu. Sararmış çınar yaprağı desenli hırkasının kapüşonunu başına çekti ve sanki yok olmak istercesine. Ancak çok geçmeden oversize, siyah ve üzerinde mor yıldırımlı tişört giymiş lacivert saçlı hir genç onu dürtüklemeye başladı.

"Çantanı al, yanına oturacağım."

Kazuha çocuğun yüzüne bakmadan cevap verdi. "Başka bir yer bul."

"Arka sıraya oturmak istiyorum. Bir tek burası boş. Çek işte çantanı."

"Boş değil orası, çantam oturuyor."

"Sen benimle taşak mı geçiyorsun amına koyayım? Çantanı çekmeni söyledim."

Kazuha sinirlendiğini hissetti. Kapüşonunu açtı, ayağa kalktı, çocuğun yüzüne baktı ve sağlam bir yumruk geçirdi.

Sonra ne olduysa olmuştu. Sınıf öğretmeni Raiden Shogun sinirden köpürmüş, Kazuha'yı disipline yollamış ve yan sınıfa nakil olmasını sağlamıştı.

"Ulan bir düşündümde," diye girdi söze Kazuha. "biz okulun ilk günü sırf yer için kavga etmişiz."

"Seninle kavga etmek isteyen yoktu. Sen geldin yumruğu geçirdin bana."

Kazuha bir şey demedi, diyemedi. Haklıydı çünkü. Scaramouche o gün her ne kadar kibar konuşmamış olsa da onun yaptığı şeyin yanında pek de önemi kalmıyordu bunun. Zaten Scaramouche'un mizacı da böyleydi; kaba, umursamaz ve huysuz.

"Bence bu düşmanlığa bir son verebiliriz Scaramouche. Arkadaş olalım demiyorum ama birbirimizi gördüğümüz ilk yerde de çemkirmeye başlamayalım."

"Bana uyar."

Bir kaç dakika içinde okul bahçesi dolmaya başlamıştı. Kazuha ve Scaramouche'un arkadaşları da gelmişlerdi. Geziye katılacak tüm öğrenciler geldiğinde, kısa bir yoklama seansı gerçekleşip otobüslere binilmişti.

Xiao cam kenarında bir koltuğa oturmasıdan bir kaç saniye sonra yanına uyku sersemi bir Aether gelmişti. Uykulu bir günaydından sonra onun yanına oturarak başını Xiao'nun omuzuna yaslamış, geziye gelmek için böldüğü uykusuna kaldığı yerden devam etmişti. Xiao ise kas katı kesilmişti. Yaptığı tek haraket gözlerini kırpıştırmaktı. Sanki milim haraket etse Aether uyanacak gibi hissediyordu.

Hu Tao ve Yanfei çoktan anlaştıkları için hiç düşünmeden yan yana oturdular. Kazuha da Venti'nin yanına oturacaktı ancak Hu Tao ve Yanfei ne yapıp edip onu tehditler eşliğinde Scaramouche'un yanına oturmak zorunda bırakmıştı. Evet, biraz önce barışmış olabilirlerdi ancak bu arkadaş oldukları anlamına da gelmiyordu.

Venti ise sınıf arkadaşı olan Yoimiya ile birlikte oturmuştu. İyi geçiniyorlardı çünkü ikisinde de oldukça boş ve saçma sohbet konuları vardı. Ayrıca konuşmayı seviyorlardı.

Herkesin otobüse bindiğinden emin olmak için tekrar yoklama alındı. Sonrasında da otobüsler kamp alanına doğru ilerlemeye başladı.

ben olmusum ben bitmisim | genshin textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin