yapmam deme, got olursun

1.5K 158 101
                                    

cok az yorum geliyor 🤬

***

Etresi sabah Tighnari okula gergince gitmişti. Cyno'nun tuhaf tepkileri vardı ve onu ne kadar uzun süredir tanıyor olsa bile ne yapması gerektiğini çözemiyordu.

Tighnari okula ucu ucuna yetiştiğinden ilk dersten önce konuşmaya pek de fırsat bulamamıştı. Ancak ilk ders bitip teneffüse geçtiklerinde Cyno her sabah olduğu gibi günaydın demeye gelmemişti. Direkt olarak okulun kantinine gitmişti.

Tighnari bunu az çok tahmin ettiğinden pek de bozuntuya vermedi. Hemen peşinden kantine gitti. Bir masaya oturmadan önce sıraya girmiş olan Cyno'nun alacaklarını almasını bekledi. Eğer bir masaya otursaydı Cyno'nun onun yanına gelmeyeceği barizdi.

Beyaz saçlı genç kahvaltısını bir paket tuzlu krakerle yapmak için masalardan birine oturdu. Tighnari de dün yaşanan tatsızlıklara rağmen neşeyle onun karşısında kalan boş sandalyeye oturdu.

"Bugün bana günaydınımı vermedin."

Cyno omuzlarını silkti. "Umursadığını pek sanmıyorum."

Cyno'nun yüzünde her ne kadar belli etmemeye de çalışsa buruk bir ifade vardı. Bu da Tighnari'nin kötü hissetmesine neden olmuştu.

"Bak Cyno, dün dediklerim için üzgünüm."

"Sınav notlarını atmadın diye alınacak değilim. Sadece artık gerçekten benden rahatsız olduğunu düşünmeye başladım."

Tighnari derince iç çekti. "Senden rahatsız olduğum yok benim Cyno. Tamam, belki en başta gerçekten rahatsız olmuş olabilirim. Ama sana yemin ederim yanımda olman hoşuma gidiyor Cyno. Lütfen bitirelim şu dargınlığı!"

"Tighnari, sana dargın veya kızgın değilim ben. Okul dışında da bazı şeyler yaşadım ve bu beni yordu. Bu halimin seninle bir ilgisi yok, içini rahat tut."

"Öyleyse neden bu kadar soğuk davranıyorsun?"

Cyno derince iç çekti. "Seninle bir ilgisi olmadığını söyledim ya Tighnari. Sadece artık şakamatik Cyno'yu bir kenara itmem gerekiyor."

Tighnari kaşlarını çattı. "Bunu yapamazsın Cyno! Seni gerçekten bu kadar etkileyen her neyse bilmek istiyorum. Gerçekten imaj değiştirecek kadarsa içinde tutmamalısın Cyno."

"Boşversene Tighnari."

"Boşveremem öyle. Bak, belki tanıştığımız süre abartılacak kadar uzun değil. Ama lisenin ilk gününden beri tanışıyoruz Cyno. Bir derdim olduğunda anlattığım ilk kişi sendin hep. Şimdi sen de bana anlat. Ne oldu?"

"Anlatmadan bırakmayacaksın değil mi?" dedi Cyno alayla karışık. Tighnari de onu gülümseyerek reddettiğinde boğazını temizleyerek konuşmaya başladı.

"Notlarım bu haftaki sınavlarda pek iyi gelmiyor biliyorsun. Ve ailem bunun sorumlusunun ben değil de siz ve okul olduğunu iddia ediyor."

Tighnari anlamamışçasına kaşlarını çattığında Cyno devam etti. "Annem bana çok düşkün ve hiç bir zaman hatalı olduğumu kabul etmedi. Ona göre ben mükemmeldim, en ufak bir hatam yoktu. Ama babam onun aksine her şeyi benden bilir. Şiddete eyilimli ayyaşın teki ama bir şirketin CEO'su aynı zamanda. Bu yüzden genellikle evde olmuyor. Çok aptalca bir aile yapım var. Babam eve geldiğinde ya annem ya da ben, ikimizden biri illa ki dayak yiyor."

Cyno elindeki kraker paketinden bir tane kraker alıp ağzına attı. "Ama annemi seviyorum. Her ne kadar beni fazla boğsa da çok uysal bir kadın. Annem hem kendi sevgisini hem de baba aevgisini sundu bana. Ama yine de babamla olan zıtlığı o kadar sinir bozucu ki arada kalmak beni çok yoruyor."

Cyno parmaklarıyla oynarken bir kez daha konuştu. Ama sesi bu sefer güçsüz çıkmıştı öncekine göre. "Şimdi de beni okuldan aldıracak ve daha iyi olduğunu düşündükleri bir okula verecekler. Her ne kadar ders çalışmadığım için düşük not aldığımı söylesem de anneme laf dinletemedim. Ona göre düşük notlarımın tüm sorumlusi okul ve okuldaki çevrem."

Tighnari son cümleleri beklemiyordu elbette. Cyno onun için çok önemliydi ve onu kaybetme düşüncesi kendisini kahretmişti. Sakinliğini korumaya çalışırken oturduğu yerden kalktı ve elini Cyno'ya uzattı. "Gel hadi biraz daha sakin bir yere gidelim."

Cyno onu kafasıyla onayladı ve kraker paketini alarak yerinden kalktı. Beraber yan yana yürüyerek okulun genellikle sakin olduğu arka bahçeye gittiler. Oraya konulmuş banklardan birine oturdular sonra da.

Tighnari tüm vücudunu Cyno'ya çevirdi. "Ne olursa olsun, ne yaparsan yap yanında olacağımı ve sana elimden geldiğince yardım edeceğimi biliyorsun değil mi Cyno?"

"Ama bu öyle bir çırpıda çözülecek bir konu değil Tighnari. Yorma kendini. Ne olacaksa olsun. Hem akışına bırakmanın her zaman daha iyi olduğunu söylerler."

"Hayatını kimin söylediği bile belli olmayan aptalca bir söze göre yaşamayacaksın değil mi Cyno?"

"Tighnari, benim sorunlarımla uğraşırken senin de notların düşecek. Okul hayatın gayet başarılı ve benim yüzümden geleceğinin heba olması—"

"Cyno eğer akışına bırakırsam işte o zaman geleceğim heba olacak." Cyno'nun yüzünü iki eli arasına aldı. "Ben bir gelecek hayal ettiysem her karesinde sen varsın. Gelecekte sen olmayacaksan da gelecek yok olsun gitsin. Sikime takmam! Seni tahmin ettiğinden daha çok seviyorum Cyno. Hatta öyle ki bazen utanıp babaannene kadar saydırıyorum."

Cyno'nun ağzından küçük bir kıkırtı çıktı. Tighnari konuşmaya devam etti. "Bu akşam annene git ve özellikle okuldan bir arkadaşının ders çalışmaya geleceğini söyle. Sonra da beraber ders çalışalım ve yarınki sınavlardan yüksek alalım. Böylelikle annene yeterli bir kanıt sunmuş oluruz. Olur mu?"

Cyno onu gülümseyerek onayladığında Tighnari Cyno'yu kolları arasında sıkıştırdı sarılarak. "Şimdi eski Cyno'yu geri ver. Benim o aptala ihtiyacım var."

bolumu yazarken mentalitem hic iyi degildi biyolojiden 25 almisim nuhahah

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

bolumu yazarken mentalitem hic iyi degildi biyolojiden 25 almisim nuhahah

ben olmusum ben bitmisim | genshin textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin