Kan ve Su

Gerçekler

Ada evin bahçeye açılan kapısının kolunu tuttu . Babasını göreceği için heyecanlıydı . Onu görmeden önce heyecanını bastırmaya çalıştı . Derin bir nefes alıp babasının neye benzeyeceğini düşündü . Annesinden yola çıkarak babasının da katil olacağını , hatta her tarafı yara izleriyle dolu ,dövmeler yaptırmış bir adam bekliyordu. Ada bunu kapının önünde düşünürken Okan , " Seni bekliyor . " dedi. Ada " Tamam , kendimi hazırlıyordum sadece. " dedi. Ada kapının kolunu aşağı indirdi ve kendine doğru çekip kapıyı açtı . Karşısında beyaz bir araba , 20 yaşlarında delikanlı ve iki tane yaşlı adam vardı . Birkaç saniye tepki vermeden birbirlerini izlediler .Yaşlı adamlardan biri Ada'ya doğru yaklaştı . Aralarında bir metre bile yoktu , yaşlı adamın sesi acılı bir şekilde "Kızım" dedi . Ada cevap veremedi ve bakmaya devam etti . Yaşlı adam Ada'ya sarıldı . Ada ona sarılmadan yaşlı adamın bitirmesine izin verdi . Yaşlı adam 60 yaşlarında , biraz kilolu , 1.70 boylarında ve sıcak kanlıydı . Yinede Ada'dan birkaç santim kısa kalıyordu. Yaşlı adam sarılmayı bitirdikten sonra " Beni hatırlayabildin mi Ada ?" Dedi. Ada hatırlamamıştı ama onu kırmak istemedi " Hatırlıyorum ama çok net değil. " yaşlı adam , Ada'nın yaralarını gördükten sonra " Sana ne oldu ? " dedi. Ada " Bilmiyorum , annem hakkında bir sorum var . " dedi. Yaşlı adam " Söyle kızım , dinliyorum. " dedi. Ada duygusuz bir şekilde "Annem neden beni öldürmek istiyor ? " yaşlı adam içini çekti " Biraz uzun bir hikaye , bunu sana anlatırım ama önce kardeşin senin için çok endişelendi , önce ona bir merhaba de . " genç adam Ada'ya doğru yürümeye başladı . Ada'nın onun abisi olduğunu öğrendiğinde sevindi . Kendisi çok güzeldi , abisi de yakışıklı olmalıydı. Ada'nın karşısına geçip yumruğunu Ada'ya doğrulttu . Ada ne tepki vereceğini bilemedi ve birşey yapmadı . Genç " Demek selamlaşmamızı da unutmuşsun . Adlarımızıda hatırlamıyorsundur . Ben Sarp , memnun oldum " dedi dalga geçerek . Ada gülümsedi ve sadece Sarp'ın duyacağı şekilde fısıldayarak " Peki babamın adı neydi?" Sarp gülümsemesini bozmadan Ada'ya fısıldadı " Hakan" dedi. Ada gözlerini kırparak teşekkür etti . O anda Sarp'ın iyi birisi olduğuna karar verdi. Ada , Okan'ın arkada kaldığını fark ederek " Baba , seni Okanla tanıştırmak istiyorum . Hayatımı iki kez kurtardı ." Ada Okan'a baktığında kızardığını görmüştü ve gülerek elini ensesine attı ve " Ada da benim hayatımı kurtarmıştı. " Hakan ciddileşti " Elinizdeki adam kaçmıştı değil mi ? " Okan " Evet" dedi . Hakan " O zaman artık seninde peşindeler Okan , Seni gördü . " Okan biraz gerilmişti , sonradan aklına annesi geldi " Olamaz ! Annem de tehlikede o zaman! " Hakan sakince " Hayır değil , nerde yaşadığını söyle Ahmetle gidip alın. " Okan " Ahmet kim ? " dedi , beyaz arabanın yanındaki 50 yaşlarında , biraz kısa boylu ve zayıf olan adam " Benim ." dedi . Okan " Benim arabam var ben tek gidebilirim " dedi . Hakan ısrar etti " Ahmetle gitmen daha iyi olur . Yaşlı olduğuna bakma silah kullanabilir . " Okan " Peki o zaman . Benim arabamla gidelim . " dedi . Ahmet " Tamam , benim evimde buluşuruz Hakan " dedi . Hakan yine o sakin sesiyle " Tamam " dedi . Ada Okan'ın yanına gitti ve " Dikkat et lütfen . " dedi . Okan " Sen de dikkatli ol küçük kız " Ada kaşlarını çattı " Ben küçük değilim . Ha , hazır babam burdayken " dedikten sonra babasına dönerek " Ben kaç yaşındayım ? " dedi . Hakan " 23 yaşındansın , 12 Aralıkta doğdun ." Ada yaşını öğrendiği için mutluydu ve Hakan'a " Bunun için ne kadar kafa yorduk bilemezsin" dedi babasına . Ahmet sabırsızlanıyordu ." Okan , anneni korumak istiyormusun ? " Okan'ın cevap vermesine fırsat vermeden " O zaman acele et ! " dedi . Ada o an , Ahmet'in biraz çatlak olduğunu anladı . Okan görüşürüz Ada deyip arabasına doğru ilerledi . Hakan , Ada'ya " Bizde gidelim . Seninle konuşacaklarım var " dedi. Ada meraklanmıştı , sonuçta bilmediği br çok şeyi öğrenecekti " Tamam . " diyerek beyaz arabaya doğru ilerledi. Ada arkaya, Sarp sürücü koltuğuna , Hakan da öne oturdu. Araba hareket etmeye başladı . Ada meraklı bir şekilde " Evet ? " dedi . Hakan " Sana önce Avcılardan bahsetmek istiyorum . " dedi . Ada'nın bilmek istediği buydu . Hakan devam etti " Avcılar kötü amaçlı bir örgüt . Uyuşturucu , kadın , köle gibi yasadışı satışlar yapıyorlar. Ayrıca dünyadaki en iyi süikastçilerin bulunduğu bir örgüttür . Hertürlü yasadışı işi yaparlar . Biri Avcı olmak isterse çeşitli sınavlara girmesi gerekir . Bütün sınavları geçmesi aylar sürer . Sonra en acımasız eğitimlerden geçerek avcılık sembolünü yaptırabilirsin. " Ada kendisinin de bir avcı olduğunu biliyordu . Hakan devam etti . " Avcıların dört lideri var . Bunlardan biri de senin annen. Seni annen büyüttü. Annenle iş için karşılaşmıştık , hiçbir zaman evlenmedik . Peşimde insanlar vardı , bende beni koruması için anneni tuttum . O gece de olan oldu ama seni benden gizledi . Senelerce senden hiç haberim olmadı . Avcıların nasıl bir tehtid olduğunu fark ettiğimde işlerini sabote etmeye karar verdim . Ahmet bir virüs geliştirdi , bende onu avcıların anabilgisayarına bulaştırdım . O sayede seni öğrendim . Sen Avcılardan kaçmak istedin , bende seni çıkardım . Bu operasyon üç ay sürdü . Ama şuan avcıların seni bu kadar istemelerinin sebebi , içlerinden en iyisi sendin . " Birden bu kadar bilgi Ada da şok etkisi yapmıştı. Hakan devam etti " ve senin asıl yeteneğin , çok hızşı iyileşebilmen ve bağzı durumda kaslarının ve beyninin %50sini kullanabiliyorsun . " Ada anlamamıştı ve Hakan'a anlamsız bir bakış attı. Hakan " Yani bir insan normalde beyninin ve kaslarının %10'unu kullanır. Ama sen kızınca ölüm meleği oluyorsun . Ayrıca kriz anlarında korku ,üzüntü ,heyecan gibi duyguları hissetmiyorsun. " Ada şaşkın bir ifadeyle Hakan'a bakarak " Yani bütün Avcılar böyle mi?" Hakan " Hayır , o sana annenden bir hediye . Bir ilaç yüzünden bu hale geldin . " Ada korkarak "Peki yan etkileri var mı? " Hakan " Bazen aşırı zorlama durumunda damarlarında çatlama , bayılma , kaslarının iflas etmesi ve hatta geçici felç gibi etkileri var . Kendini zorlamaktan kaçınmalısın " Ada'nın sindirebileceğinden fazla gerçek üst üste ve aniden üstüne yıkılmıştı. Daha birşey öğrenmek istemiyordu , en azından şimdilik . Sarp , Ada daki bu gerginliği fark edip " Şimdilik bu kadar yeter baba . Bırakalım da kendine gelsin ." Hakan " Evet haklısın , devamını arkadaşın gelince anlatırım." Ada'nın aklında hala bir soru kalmıştı " Annem beni yakalamak değil öldürmek istiyor , neden ? " Hakan " Ona rakip olabilecek tek kişi sensin . Onun sahip olduğu herşeye sen de sahipsin . Avcıları bitirmek için senin yardımına ihtiyacım var. " dedi . Sarp gülümseyerek ." Ama tek kahraman sen değilsin ." Dedi . Ada " Tek kahraman ben olmadığıma sevindim. " dedi ve bir süre daha yolculuk devam etti ve en sonunda güzel büyük bahçeli beyaz ahşap bir eve geldiler . Ada bu evi çok beğenmişti . Bindikleri araba büyük yeşil bahçenin yanına yanaştı . Araba durduğunda Hakan sıcak kanlı bir şekilde " Hoşgeldin " dedi . Ada gözlerini kırparak gülümsedi . Arabadan çıkıp eve doğru ilerlediler . Hakan evin kapısını açtı ve içeri girdiler . Ada evdeki eşyaların ya bakırdan yada ahşaptan yapıldığını fark etti . Bunu garip bulmuştu . Sarp , Ada'ya bakarak " Evet , senin de dikkatini çekti demek . " dedi . Ada " Peki , neden böyle ? " dedi . Sarp " Bilmiyorum sanırım ihtiyarın hoşuna gidiyor ." Hakan merdivenlerden aşağıya inmeden önce " Okan ve Ahmet dönene kadar buradayız. İstediğinizi yapabilirsiniz " Sarp kız kardeşine güleryüzle bakarak " Ada benimle gel ." Dedi , Ada da aynı güleryüzle " Tamam. " dedi ve takip etmeye başladı . Evin arka bahçesine doğru gittiler . Etrafı yüksek duvarlarla çevrili olduğu için dışarıdan gözükmüyordu. Bahçenin arka tarafına gittiler. Sarp ahşap masanın üzerindeki yaylardan aldı . Ada'ya uzattı . Ada " Kimi vurucam ? " dedi . Sarp gülerek " Karşıdaki kütüğü görüyor musun ? İşte onu vuracaksın. Aşağı yukarı 30 metre uzakta . " dedi ve siyah sadağın içine birkaç ok koymaya başladı . Okları koyduktan sonra sadağı Ada'ya uzattı . Ada sadağı beline bağladıktan sonra bir ok çıkarttı. Oku yayın kirişine geçirdi ve yayı gerdi . Sarp " Nasıl yapacağını hatırlıyorsun değilmi ? " Ada " Silah kullanmayı da hatırlamıyordum ama çok işime yaramıştı. " dedi. Sarp gülümseyerek " Devam et o zaman. " dedi . Ada yayın nişangahını kütüğe doğrulttu ve derin bir nefes alıp oku fırlattı . Ok , kütüğün hemen yanına düştü ve sürüklenerek bahçenin öbür ucuna gitti . Sarp çok bilmiş bir şekilde Ada'nın elindeki yayı ve sadağındaki oku aldı . Yayı gerdi derin bir nefes aldı ve nefesini verirken oku fırlattı . Ok kütüğü tam ortasını vurmuştu . Sarp çok bilmiş bi tavırla gülümsemeye başladı . Ada , Sarp'ın altında kalmamak için belinden Orhundan aldığı silahı çıkardı ve ani bir hareketle ateş edip Sarp'ın attığı oku vurdu ve ok parçalara ayrıldı . Bu sefer çok bilmişlik sırası Ada daydı. Ada gülümseyerek Sarp'a bakmaya devam ederken evin penceresinden Hakan çıktı ve " Ne oluyor !? " dedi silah sesinden ürkmüş bir şekilde . Sarp " Sadece atış talimi yapıyorduk ." dedi pişkin bir şekilde . Hakan, Sarp'ı bakışlarıyla uyardıktan sonra " Ada , yanıma gel yaralarına bakayım ." dedi . Sarp " Çok yeteneklidir. Bu konuda övünmeyi sever ." dedi ve gülümsemeye devam etti . Ada , Sarp'ın omzuna dokundu ve Hakan'ın yanına doğru gitmeye başladı . Biraz sonra oraya ulaşmıştı . Hakan'ı bulduğunda evin üst katında koltuğa beyaz bir çarşaf sermiş , bi kova sıcak su , dikiş yapmak için malzemeler , birkaç ilaç ve bitkiler vardı . Ada onları görünce biraz korkmuştu . Hakan " Evet , gel otur " dedi. Ada yavaş hareketlerle koltuğa oturdu . Çok korkuyordu , ama korktuğunu belli edemezdi . Şu ana kadar çok havalıydı . Hakan , Ada'nın gerginliğinliğini sezmişti ve " Korkma , dikiş yapacağım yeri uyuşturacağım , acı hissetmeyeceksin. " dedi . Bu Ada'yı rahatlatmaya yetmedi ama daha fazla gerilmesine engel oluyordu . Ada yaralarını gösterdi ve Hakan tedavi etmeye başladı. Tedavi işi biraz uzun sürmüştü . Acısızdı ama tek sorunu da sıkıcı olmasıydı . Gerçi kimsenin bu konuda yapacak birşeyi yoktu . Hakan bütün yaraları sardıktan sonra " Gerçekten kötü yaralanmışsın . Korkma birkaç güne geçer , o zamana kadar kendini zorlama" dedi. Ada bittiği için şükrediyordu " Peki teşekkürler " dedi. Hakan " Ahmet ve Okan hala dönmediler mi? Geciktiler. " dedi ve telefonunu çıkartıp Birkaç numaraya bastı . Karşı taraftan telefon açıldığında Hakan " İşiniz hala bitmedi mi ?... Ne !? ... Tek başınıza hareket etmeyin , Okan'ı buraya getir bir yolunu bulacağız ." Ada , Okan'ın başına kötü birşey geldiğini anlamıştı . Hakan telefonu kapattığında Ada heyecanlı bir şekilde " Ne olmuş !?" dedi. Hakan " Okan eve geldiğinde annesi evde yokmuş, bir adam görmüşler peşinden gitmeye çalışmışlar ama kaybetmişler. Şimdi buraya geliyorlar . " Ada kızgın bir şekilde yumruğunu sıktı " Okan'ın annesini geri alacağım. " dedi. Hakan " Hayır , geri alacağız . En son kendi başına hareket ettiğinde bu duruma düştün . Bundan sonra sözümü dinleyeceksin " dedi . Ada kaşlarını çatarak " Tamam " dedi ve Hakan , Sarp'a seslendi. Biraz sonda Sarp gelmişti . Hakan " Hazırlan Sarp , Okan'ın annesi kaçırılmış. " Sarp bunu hiç sıkıntı etmeden , gayet rahat bir şekilde " Zaten öyle olacağını biliyordum " dedi. Hakan Ada'nın yanına gitti ve ona küçük siyah bir kutu verdi " Ada , bunu al . Çok zor durumda kaldığında içindeki sıvıyı iç . Bundan sadece bir tane var o yüzden dikkatli ol " Ada düşünceli bir şekilde " Peki bu ne ? " dedi. Hakan " bu bir ilaç . Hiçbir yan etkisi yok . Duyularını gücünü arttırır aynı zamanda duygularını yok eder ve daha hızlı düşünmeni de sağlar bu sayede tüm hareketlerin akıcı olur. Tabi bu geçicidir . Yarım saat kadar sürer. " dedi . Ada duygularını yok eder kısmı hariç hepsini sevmişti . Ada'ya kutuyu verdikten sonra tekrar masasına ilerledi . Ada tam gitmek üzereydi ki , Hakan " Unutmadan , bir sırt çantası hazırla. İçine telsiz , bıçak , silah gibi işine yarayabilecek eşyalar koy ." dedi. Bu fikir Ada'ya mantıklı geldi ve " Tamam . " diyerek oradan ayrıldı ve sırtçantası almaya Sarp'ın yanına gitti.