Driftmark

475 23 6
                                    


Ejderha Kayası'na geleli çok olmamıştı ki Leonor Velaryon'a ve ailesine acı dolu bir haber geldi . Eşi Daemon Targaryen ile evliliklerinden beri Pentos'ta yaşayan Laena Velaryon üçüncü çocuğunu doğururken vefat etmişti. Bu acı kayıp için herkes Drifmark 'ta toplanmıştı.

Laena Valeryon geleneklere göre denize gönderilecekti. Valeryon'lara göre denizden gelenler denize dönerdi.
Ada'nın kıyı kesiminde tüm Velaryon Hane'si ve Targaryenler vardı. Merasim konuşmasını Corlys Velaryon'un kardeşi ve Laena Velaryon'un amcası yapıyordu. Cenaze tabutunun başında yanında mevtanın eşi Daemon Targaryen ile birlikte duruyordu. Eski Valeria diline oldukça hakimdi ve akıcı bir şekilde konuşmaya başlamıştı. "- Bugün Velaryon Hane'sinden Lady Laena'yı sonsuz sulara Merling Kralı'nın egemenliğine teslim etmek için denizin merkezine yolluyoruz . O onu gelecek tüm günler koruyacak."derken içten bir şekilde tabuta bakıyordu. Ailesinin acısına oldukça bağlıydı.

"- Son yolculuğu için denize açılırken , Lady Laena iki öz kızını kıyıda bırakır . Anneleri yolculuğundan dönmeyecek olsada hepsi kan bağı ile bağlı olacaklar."dedi ve durdu. Soluklandı ve gözlerini tek erkek yeğeninin 'asla kendilerine benzemeyen' ve annelerinin eteğine sığınmış çocuklarına döndü.

"- Tuz , Valeryon kanından geçer . Bizimki koyu akar , bizimki saftır . Ve asla yozlaşmaz ."dedi. Rhaenyra tehdidin farkındaydı ama ses etmedi. Bu sözleri sessizce dinlemeyen tek kişi Daemon Targaryen oldu. Sinirleri bozulmuş olacak ki kısa ama şuh bir kahkaha savurdu. Herkes ona döndü ama ses etmedi. Vaemond Velaryon ise konuşmasına devam etti.

"- Nazik yeğenim , rüzgar sırtın kadar kuvvetli , deniz ruhun kadar sakin olsun."dedi ve tekrar soluklandı. "-
Denizden geldik denize döneceğiz."dedi . Üzerlerinde Velaryon arması olan askerler Laena Velaryon'un tabıtunu denize yolladı. Bu olaya şahit olan çocukları ise büyükanneleri Rhaenys Targaryen'e sarıldılar. Acılı kadın kızının ona bıraktığı emanetlere sıkıca sarıldı ve başlarını öptü. Corlys Velaryon ise sadece boş gözlerle bakıyordu, sesi çıkmıyor öylece tabutun denize yollanmadan önce durduğu kayalığa bakıyordu.
-
Rhaenyra gözlerini Driftmark Kale'sinin büyük balkonunda gezdirdi. Her çeşid asilzade vardı ama gözleri el ele tutuşmuş 'birbirlerine asla benzemeyen' ikizlerine bakıyordu. İkiside siyahlar içindeydi . Gözleri yaşlı şekilde birbirlerine belli belirsiz konuşuyorlardı.

Jacaryes bir yandan diğer eliyle ikizinin gözlerini eliyle siliyor , yanaklarını okşuyor ve elini sıkıca tutuyordu. Rhaenyra yanlarına gitti ve boylarınca eğildi. "- Burda olmamalıydık anne ."dedi Jace . "- Harwin'in cenazesinde olmalıydık ."diye tamamladı onu Vis.
"- Onu sevdiğinizi ve üzüldüğünüzü biliyorum fakat o bizim akrabamız değil. Burada kuzenlerinizle olmalısınız . Yanlarına gidip onları telkin edin ."dedi. Sesi sertti, itiraz kabul etmeyeceğini iki çocukta biliyordu.

Jace kardeşinin elini bırakmadan bir adım attı ancak annesi ellerini ayırdı. Jace'e gitmesi için bir bakış attı ve ağlayan kızına döndü. "- Ağlama beneğim . Gel buraya."dedi ve kızına sarıldı. Vis , annesine sarıldı ve son kez bir kaç damla göz yaşı döktü. Doğruyu bilsede aklında sadece annesinin dedikleri döndü. Bu gün kuzenlerinin günüydü. Ayrıldılar ve Rhaenyra kızının yüzünü temizledi ve onu kuzenin yanına gönderdi. Gözleri ise amcası Daemon ve babası Viseryes 'teydi. Ardından ise gözleri kayınpederi Corlys tarafından nasihata maruz kalan küçük bebeği Luceryes'a takıldı.

"- El döndürür tezgahı yeşil ve siyah makarayı , etten ejderhalar dokur ipten ejderhaları . El döndürür tezgahı ..."diyerek kendi kendine konuşan kız kardeşlerine bakıyorlardı Aegon ve Aemond . "- Hiç ortak yanımız yok ."diye yakındı Aegon elindeki şarabı yudumlarken . "- O kız kardeşimiz ."dedi Aemond . "- Sen evlen öyleyse ."diye yükseldi Aegon. "- Annem bizi nişanlasaydı görevimi yerine getirirdim ."dedi Aemond görev bilinciyle . Aegon tısladı ve elindeki şarabı bitirene kadar içti. "- Ailemizi güçlendirirdi."diye devam etti. "- Valeria kanımızın saflığını korurdum."diye lafını sürdürdü. "- O bir ahmak."dedi Aegon. "- Unutma o gelecekteki Kraliçen ."dedi Aemond . Gözleri ablasındaydı. Aegon karşısındaki esmer hizmetçiyi süzerek şarabını tazeledi ve konuştu. "- Aslında ikimizinde bir ortak yanı var ikimizde uzun bacaklardan hoşlanıyoruz ."dedi. Aemond abisinin sorumsuzluğuna kafa salladı ve o sırada gözleri ağlayan bir kıza takıldı. Beyaz -kahve saçları mor gözleri ve beyaz teni ile kuzenlerinin yanında duruyor bir eli ile sıkı sıkı ikizinin elini tutuyordu. Gözlerindeki yaşlar aralarındaki mesafeye rağmen belli oluyordu. Yanlarına doğru adımladı . Mesafeyi koruyordu.

~Ejderha Hanesi~ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin