5

546 31 16
                                    

Öncelikle merhaba canlarım<3
Bu fice bölüm atıyorum çünkü izlemesi fazla o yüzden ve bunun için fazlasıyla teşekkür ederim size~Xx
Bu arada in the middle of the night için yb yazacağım. Ya bu gün ya da yarın ama yazacağım. Özledim o ficimi. Min Jae'yi😂
Neyse neyse uzatmayalım. İyi okumalar<333

**
Okulum yoktu. Buna az da olsa sevindim. Ama nedense Bay Kim yani Taehyung'u göremeyeceğim diye üzgündüm. Garip değil mi? Kim okul müdürünü özler ki? Bizim ki hem korumlarıyla gezen bir müdür... Hala öğrenemedim neden korumalarla geziyor. Tabii sorsam cevap verir mi? Ya onun hayatına karışmamamı söyler... Buna kalbim acır gibi geldi.

Başımı iki yana silkeleyip kendime gelirken pencereme taş fırlatıldı. Kalbimi tutarak derin nefes alırken içimden geçirdim de hangi orospu bu taşı attıysa kafasını kırmak istedim.

Sinirli şekilde pencereme yürüdüm. Baktım kimdi diye. Ve...onu görünce gözlerim irileşti. Kalbim hızlı atmaya başladı. Bu ne ya!?!?? Bu nasıl bir hiss. Lütfen gerçekten aşık olmuş olmayayım. Hem şansım yok, hem neden 23 yaşındakı biri 16 yaşında kı bir öğrencyi sevsin. Korkuyorum benimle bir daha konuşmaz. O yüzden aşık olmak istemiyorum... Benlik bir şey değil...

Beni görünce el salladı. Gülümseyerek göz kırptı. Neden? Bir düşünün 23 yaşındakı okul müdürü, siz 16 yaşındakı öğrencinin evine gelip taş fırlatması??? Sizce de garip değil mi??
Doğrusu ondan korkmaya başladım. Hem korumlarla geziyordu...

Hemen geri çekilip perdeyi kapattım. Eve girmezdi umarım. Lütfen ailem kapıyı açmayın. Odamın kapısı tıkıldandı... "K-kim o...?" Dedim korkarak. Ananı sikeyim bu ne yaaa!

"Benim.. Taehyung" dediğinde gözlerim irileşti. Hassiktir! Hayır ya! Neden git evine yaaa! Git okula yaa!

"Jungkook, kapıyı açmayacakmısın?" Dediğinde yutkundum. "Ha-hayır!" Dediğimde iç çekti. "Noldu? Kötü bir şey mi yaptım. Aç da konuşalım. Heni görünce kaçtın" dediğinde saçlarımı çekiştirdim.

İstemeyerek gittim ve kapıyı açtım. Üzgün yüzünü görünce tüylerim diken diken oldu. İç geçirip yatakta oturdum. Sırtımı duvara yaslayıp ayaklarıma karnıma çekip oturdum. Başımı da dizlerime koydum. Taehyung gelip yanımda oturdu.

"Bir hata mı oldu? İstmeyerek bir şey mi yaptım? Neden beni istemiyorsun?" Dediğinde yutkundum. 'neden beni istemiyorsun' dediği söz beni titretti. "Öncelikle neden bura geldiniz? Ve nasıl buldunuz?" Dediğimde yüzü daha da düştü. "Gelmemi istemedin değil mi? Ben..ben mutlu olursun diye düşündüm" dediğinde ona baktım.

"Neden okul müdürünün gelmesini isteyeyim ki? Okulda zaten görüyorum" dediğimde biraz sesim yüksek çıkmıştı. "Tabii ki ben sadece okul müdürüyüm evet" dedi ve ayağa kalktı. "Teşekkür ederi dün için. Ben gidiyorum, okulda görüşürüz Jeon Jungkook!" Dedi ve adımı ayrıca vurguladı. Renkli çocuk demedi..

Yoksa kalbini mi kırdım? Üzdüm mü? Neden böyle yapıyordu ki? Bu müdür ve öğrenci ilişkisine benzemiyor. O yüzden korumalı müdür olduğu için biraz korktum. Napayım yani? Hem neden kırılsın Jeon?? O aşık değil aklını kullan aptal!

Beynim beni sikti o yüzden başımı iki yana salladım ve kendime geldim. Odama baktım Taehyung gitmiş. Ah siktir nasıl sessizce gitti yaa.

Ayağa kalktığım gibi ışık hızında aşağıya düştüm. Telaşlı şekilde aileme bakarken bana korkmuş gözlerle baktılar. "Anne baba!" Dedim nefessizdim bu ne amk!

"Oğlum, öyle uçarak geldin ki sanki sevgilin gitti" annem dediğinde dudaklarımı büzüp bir şey demedim. Kıkırdıyordu benim dudak büzdüğümü görünce durdu ve şaşkın gözlerle baktı.

"Ciddi misin??" Dediğinde babamın telefon elinden düştü. Şok yaşamıştı resmen. "Hayır, sevgilim değil. Ama benim doğum günümü kurtaran ve okulun müdürü diyebiliriz" dediğimde başını olumlu anlamda salladılar. Annem ayağa kalkıp yanıma geldi. Gülümsediğinde kaşlarımı çattım.

"Gel senin odana gidelim" dediğimde suratım düştü. "Gerçekten gitti mi?" Dedim üzgün sesle. Annem iç çekti ve elimden tutup beni odama sürükledi. Kapıyı kapattı ve yanıma yatağa oturdu. "Canım oğluşum aşık mı olmuş??" Dedi heyecanlı bir sesle. "Ne alakası var???" Dediğimde gülümsedi.

"Bana söyleye bilirsin. Baban anlamaz ama ben anlarım da kız mı bulmadın?" Dediğinde ofladım ve ağzımdan söz çıktı. "Benim gözlerimden nefret edenleri mi bulayım yani??" Dediğimde annem dudaklarını kemirdi. "Afedersin unutmuşum" dediğinde parmaklarımla oynadım.

"Üzgün ve kırılmışdı sanki..." Dediğinde anneme baktım. "Kim?" Dediğimde annem saçlarımı okşadı. "Sevgilin" dediğinde gözlerimi devirdim ve elini itekledim. Ayağa kalkıp konuştum. "Sevgilim değil! Okulumun müdürü ve doğum günü arkadaş da diye bilirim. Ama sevgilim değil!" Dediğimde annem başını salladı.

"Anlıyorum ama göz ren-" saçlarımı çekiştirdim. "Biliyorum, her şeyi biliyorum. Sorun bu mu!? Sorun Taehyung gitti ve ben ona yetişemedim. Boşuna kırıldı, boşuna üzüldü" dediğimde annem kıkırdadı. Gözlerimi devirip kısık gözlerle baktım.

"Yani onu seviyorsun ve söyleyemedin boşuna kırıldı, üzüldü değil mi?" Dediğinde saçlarımı kafamdan koparacaktım! "Hayı-" annem konuşmaya devam etti. "Kapıya doğru giderken söylediği sözleri duydum" dediğinde kaşlarımı çattım. Sakince durdum yerimde ve annemi dinledim.

"'Renkli çocuk beni sadece okul müdürü olarak görüyor. Ben kimim ki? Sadece bir müdürüm. Benim sevgimi anlamadı. Tabii 16 yaşında çocuğa aşık olacağım aklıma gelmezdi'" annemin dediği sözleri duyunca şok yaşadım. Ağzım açık kaldı. NEEE!?!? Okulun müdürü Kim Taehyung benim gibi bir eziğe aşık mı olmuş!?

"Şaka gibi.." dedim ve gözlerimi kırpıştırdım. "Ciddiyim oğlum kırdın onu. Gerçekten seviyorsan git kalbini düzelt. Sevmiyorsan bir şey demiyorum. Ama çok üzüldüm ona.." dediğinde yüzünü hatırladım. O beni mutlu ederken ben aksine yapmıştım. Onu kırmıştım, üzmüştüm..

Annem haklıydı. Gidip kalbini onarayım. Benimle konuşmaması en son isteyeceğim şey ola bilir. Çünkü ondan başka bana iyi davranan yok. Evet Taehyung..

Dolabımı açıp siyah ceketimi çıkartıp giyindim. Annem şaşkınca bana bakıyordu. "Sevi-" diye başlamıştı ki yüksek sesle "evet seviyorum!" dedim. Annem ağzı açık bakarken başını salladı. Eğilip odamdan çıktım. Babam nereye? Dedi ama gittim. Aklımda Taehyung vardı baba üzgünüm. Annem ona anlatır. Gitmeliydim ben.

Evden çıkıp yürüyordum. Tabii aptaldım. Evinin nerede olduğunu bilmiyordum. Nereye gidecektim? Kendisi de cevap vermez. Kimden soracağım??

Oflayarak yürüdüm. Telefonumu çıkarıp Taehyung'u aradım. Cevap veriyordu demiştim. Nereden bileyim şimdi ya! Off!

Google'ye girip okulumuzun numarasını yazıp Kim Taehyung'un evi yazdım. Umarım yalan değil diye içimden geçirdim. Geliyorum Taehyung!

***
Büyük bir villanın önündeydim. Şok yaşıyordum. Ama önemli olan Taehyung'un beni affetmesi. En kötüsü de yağmur yağmışdı ben yürürken. İslanmıştım, hastalanmasam iyi olur.

Kapıyı tıklatamadım. Niye mi? Kapıda iki koruma durmuştu. "Merhaba ben Bay Kim için geldim" dedin şirin olmak için uğraştım. "Giremezsiniz" dedi. Hay ben senin!

"Beni tanıyor lütfen izin verin onu görmem gerek" dediğimde sinir bozucu koruma "olmaz" demişti. Girimizsiniz! Ay sana muhtaç değilim!

"Ta-Bay Kim'i arayın benim adımı söyleyin bakın" dediğimde ofladı ve telefonunu cebinden çıkartıp onu aradı.

**
Bu bölümü yazdım. Neler geldi başıma. Ay ölüyorum! Neyse neyse stress'imi atmak için artık uyusam daha iyi. Ben gitti baii canlarım<3

-ZeynepXx

RAİNBOW EYES•TAEKOOK+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin