RAİNBOW EYES•TAEKOOK+18

8

"Renkli sevgilim.." dedi ve biraz düşündü. "Noldu Taehyung?" Diye sorduğumda iç geçirdi. "Şey..ben..yani sen.." bu beni biraz endişelendirdi. "Noldu Taehyung korkutuyorsun beni" dediğimde gözlerim irileşmişti.

"Hayır hayır korkma sadece..ben..ah neyse!" Dediğinde bıkmış yüzünü gördüm. Acaba bir şey mi oldu? Yoksa pişman mı oldu?.... Kalbim buna dayanamaz ki....

"Şey.. eğer.. pişman olduysan..yani.. anlarım..." Dediğimde gözlerim doldu. Göz renkim de maviye döndü. Gözleri büyüdü ve ağzı açık kaldı. "Hayır hayır! Sen ne diyorsun?? Ben pişman olmadım ben seni deli gibi seviyorum sadece..."

Yüzümü avuçları arasına alıp parmak boğumlarıyla düşen gözyaşlarımın yolunu kesti. "Ağlama tatlı bebeğim" dedi ve gülümsedi. Burnuma kaçamak bir öpücük kondurup geri çekildi. "Okula bir daha gitmesek?" Dediğinde gözlerim irileşti. Nasıl yani??

"N-ne?" Ağladığım için sesim titredi. Yanaklarımı sıkıp dudağıma kaçamak ve sert bir öpücük kondurdu. "Çok tatlısın! Yerim senii" dediğinde gözlerimi kırpıştırdım. "Yani yalnış anlama reddedersen anlarım seni tabii ki de..ama gitmesek?" Dediğinde düşündüm. Ne diyecektim? Annem? Babam? Onlara ne diyecektim ki?

"Gitmesek napacağız ki?" Dediğimde gözlerim yeniden kahve renkine döndü. "Yalnış anlama ama ben de o okuldan çıkacağım ve birlikte yaşarız güzel olmaz mı? Hem onlardan kurtulursun? Ailene ben söylerim istersen?" Dediğinde yutkundum. Annem olur da babam hayır derse?....

"Peki...denerim" dedim kısık sesle. Yanağımdan makas alır gibi yaptı ve beni öpücüklere boğdu. Yüzümü her yerini öpücükleriyle süsledi. "Seni seviyorum seni seviyorum seni seviyorum!" Diyordu her öptüğünde. "Tamam Taehyung ben de seni seviyorum öldüm!" Dedim ve hala boğulmakla meşguldüm.

**
Eve gidiyorduk. Taehyung yanımda oturmuştu. Korumaları arabayı kullanıyordu. Biraz gergindim. Tepkilerinden korkuyordum. Çok ama çok...

Ellerimi sıktığım için Taehyung bunu görmüş elini ellerimin üstüne koymuştu. Sıcaklığında hissederken yanımda olduğunu hissetmemi sağladı. Artık yalnız değildim. O vardı. Göz renklerimi ve beni seven biri vardı artık hayatımda.

**
Eve geldiğimiz gibi terlemeye, ellerim soğumaya başladı. Babam çok kolay evet demeyeceğini biliyordum. Kızmasından korkuyordum. Annem evet der zaten değil mi? Bana o söyledi zaten.

Kapının ziline bastığım gibi dudaklarımı kemirmeye başladım. Taehyung yanımdaydı. Kapı açıldı ve babamla annem korkmuş gözlerle bize baktı. Daha doğrusu endişeli gözlerle....

Annem hemen bana sıkıca sarılınca sırtına pat pat vurdum. "A-anne boğuyorsun.." dediğimde annem geri çekildi ve yüzümü inceledi. Yeniden sarıldı ve saçlarıma öpücük kondurdu. "Şükürler olsun iyisin.." dedi ve rahatlamış bir soluk saldı.

Geri çekildiği gibi kollarını göğsünde çarpazladı. Yutkunduğumda Taehyung benden önce konuştu. "Merhaba Jeon ailesi, beni tanıyorsunuz artık ben Kim Taehyung" dedi ve saygıyla eğildi. Çok tatlıydı böyle...

"Tanıyorum bizim de oğlumuz sayılırsın" dedi annem. "Onu anladık da sen nerelerdeydin ve okula niye gitmedin!?" Babam birden sesini yükseltince seslice yutkundum. Ah biliyordum işte!

"Öncelikle lütfen beni dinleyin" dediğinde babamın gözlerini alev aldığı için Taehyung'a döndüm. "Taehyung... şimdi değil.." dedim kısık sesle. Taehyung bana baktı ve iç geçirdi. "Ne? Taehyung'mu? Bay Kim demelisin ayıp lan!" Babam bunu söyleyince ellerimi yumruk yapmamak için zor duruyordum.

Sinirlenmemek için dudaklarımı yalayıp babama döndüm. "Ahahah ben Taehyung'mu dedim...afedersiniz Bay Kim" dedim ve Bay Kim sözünü ayrıca vurguladım. Taehyung'a baktığımda bana anlamamış bakışlar atmıştı. "Tamam hadi içeri geçin sen de gel Taehyung" dedi annem ve içeriye davet etti.

Babam bana sinirli bakışlarını atınca yutkundum ve içeriye girdim. Taehyung'da arkamdan geliyordu. Salona geçtik. Annem akşam yemeğe çağırmıştı Taehyung'u.

**
"Hadi anlat oğlum" annem yemek yedikden sonra beni salondan çıkarıp odama sürüklemişti. Şimdi bana Taehyung'la noldu diye anlatmamı istiyordu. "Anne, hiç bir şey olmadı! Kim söyledi sana Tanrı aşkına!?" Dediğimde annem alnına vurdu.

"Ben anneyim her şeyi bilirim. Had anlat yoksa Taehyung'dan sorarım" dediğinde omuz silktim. "Tamam git!" Dedim ve odadan çıkıp salona geri döndüm. Gözlerime inanamadım. Babam Taehyung'la televizyonda oyun oynuyordular. "Siz n-"

"Taehyung'u senden çok sevdim Jungkook" babam dediğinde gözlerimi devirdim. "Tiyingi sindin çik sivdim Jinkiik" kendi kendime mırıldandım ve sonra da koltuğa geçip oturdum. Onların oynadığı oyuna baktım. Annem yanımıza geldiği gibi Taehyung'un yanında oturdu. Yerde oturmuşlardı.

Oyunları bitmişti şimdi de sohbet ediyordular. Ben de koltukta onları dinliyordum. "Taehyung, çok yakışıklı erkeksin. Kızlar muhtemelen arkandan koşuyordur" babam dediğinde yanağımı dürtükledim. "Ha evet oluyor bu bazen" Taehyung onayladığında yanağımın içini dişledim.

Ne demek kızlar koşuyordu? Şimdi de mi? Taehyung buna sakince karşılık mı veriyor??

"Şimdi de mi?" Birden dedim kollarım kenetli şekilde. Taehyung başını çevirip bana döndü. Annem ve babam da dahil. "Yani bazen evet oluyor" dedi. Annem gülmemek için zor duruyordu. Komik bir şey mi vardı!? Babam yeniden Taehyung'a döndü.

"Ee hoşuna gittiyin yok mu?" Sorduğunda kafamı alev aldı. Gözlerim kocaman oldu. "Çok özür dilerim ama kızlardan nefret ediyorum" dediğinde rahatlamış şekilde gülümsedim. Annem bana bakınca gülmeye başladı. "Ay Aman Tanrım nasıl da rahatladı" dedi ve kahkaha attı. Babam kaşlarını çattı. Taehyung bana döndüğünde gözlerimiz kenetlendi.

Gülümsedi ve göz kırptı. Hehe annem babam olmasaydı şimdi yapışmıştım dudaklarına. Dudaklarımı öne büzüp öpücük attım. Görünce başını önüne çevirip aşağıya eğilip gülümsedi. Annem gülmeyi bırakmış ve öksürerek boğazını temizlemişti. Babam hâlâ anlamamış bakışlar atmaya devam etti. "Boş ver sen" annem dedi ona.

"Hadi gel gidelim" annem babamq seslendiğinde babam kaşlarını daha da çattı. "Sorgulama gel!" Dedi ve ayağa kalkıp salondan çıktılar. Annem salonun kapısını kaatacakken başını sokup bize seslendi. "Hey!" Dediğinde ikimiz de ona baktık.

"Sizin taraftayım ben" dedi ve göz kırpıp gitti. Kapıyı da arkasından kapattı. Aşağıdan anahtar attı. "Gerekirse alın" dediğinde utandım. Yanaklarım kıpkırmızı oldu. Hadi ama! Sevişeceğimizi mi sandı!? Sevişirdim Taehyung'la evimizde keşke hemen söylesek ve gitsek...

Ben düşüncelerimde boğulurken Taehyung'un sesini duyduğum gibi kafamı iki yana silkeleyip ona baktım. "Ha ne?" Dediğimde kıkırdadı. "Sevdim" dedi ve sırıttı. "Neyi?" Dedim anlamayarak. "Kıskanmanı sevdim" dediğinde kaşlarımı çattım. "Ne kıskanması çok komik" dedim ve yapmacık şekilde güldüm.

"Komik mi?" Dediğinde başımı onu onaylarcasına salladım. "Yani kızlardan birini sevsem senin için önemli değil öyle mi?" Dediğinde yanağımı dürtükledim. "Nasıl yani?? Sen kızlardan nefret ediyorsun" dediğimde güldü. "Erkek çıkar zaten karşıma" dediğinde kızarak üstüne atladım.

Sırtı yere değdi göğsü göğsüme. Ellerim başının iki yanında duruyordu. Bacaklarımız bir birine değiyordu. Gözlerimiz göz teması kuruyordu. Taehyung dudaklarıma bakınca yutkundum. Boğazım kurumuştu. Elimin birini yerden alıp Taehyung'un çenesinden tuttum. Destek alarak dudaklarına kapandım.

Taehyung iki eli ile kalçalarımdan tutmuştu. Öperken beni kendine daha çok bastırdı. Böylece ağzının içine boğukca inledim. Altımdakı sertliği hissedince tüylerim diken diken oldu.

**
Yeni bölümü nasıl oldu?
Çok seve seve yazdım bu bölümü. Bence güzel oldu.
Yarın yine okul geliyor:(
O yüzden yeni bölümleri atıyorum.
Akşam çalışacağım 'İN THE MİDDLE OF THE NİGHT' ficime yb yazarım.
Yazamazsam yarına kalır:))
Bu arada Tae'mizin doğum günü geliyoorr!Xx
2023-e de sağlıklı gireriz.
Sizi seviyorum<33

-ZeynepXx