RAİNBOW EYES•TAEKOOK+18

10

Evet buna bölüm attım. Çünkü tatlı'm bunu istedi~ taekookcuyumaskm

**
Uyandığımda tatlı Jungkook'un dudaklarını büzmüş gördüm. Off sert öpesim geliyor ama uyandırmaya kıyamıyorum. Çok tatlı olması da onu yememi istiyor. Kendimi zor tuttum ve yavaş kaçamak bir öpücük kondurup geri çekildim.

Yüzüne son kez baktım ve ayağa kalktım. Odadan çıktım ve aşağı mutfağa düştüm. Yiyecek hazırlatmalıydım ama kendimi riske atamazdım. Jungkook mafia olduğumu anlarsa kaçıp giderse napacaktım ben??

Ofladım ve saçlarımı karıştırdım. Merdivenlerden düşen kişiye baktım. "Jungkook?" Dediğimde gözünü ovalayarak aşağı düştü. "Taehyung, ne zaman uyandın?" Dediğinde eridim. Sesi uyandığı için boğuk çıkmıştı. Yanına gidip gülümsedim. "Yeni uyandım ben de. Güzel uyudun mu?" Dediğimde ensesini kaşıdı. "Ş-şeyy..."

Arabada uyuduğumda güzel uykudaydım. Ama evde uyuduğumuzda ben utanmıştım gece. Çünkü kasıklarım sızlıyordu. Bir bakmışım Taehyung fazla yakındı bana. Sertleşmiştim... Hemen koşarak banyoya gitmiştim. Taehyung uyanmasın diye o kadar çaba sarfettim. Terli yerli nihayet rahatlıkla Taehyung'un yanına uyumaya gitmiştim.

Jungkook dalmış gibiydi. Elimi önünde şıklattım. Sanki dünyaya geri döndü. "Ne düşünüyordun?" Dediğimde alt dudağını ısırdı. "Ben.. kahvaltıyı" dediğinde ensemi kaşıdım. "Bende yapacaktım zaten.." dediğimde biri içeriye girdi. "Bay Kim araştırmalara baktık ve o kişi-" ben ona korkunç bakış atarkeb susmayı tercih etti.

"Bu kim?" Jungkook sorduğunda ona bakıp gülümsedim. "Bu mu.. bu Eric" dedim ve ona dönüp sen bittin bakışı attım. Yutkundu ve eğilip selam verip gitti. Daha da boka giriyordum ya!

"Bu arada hep sormak istemiştim. Neden her zaman korumalarla geziyorsun?" Dediğinde yutkundum. "Aşkım bunları sonra konuşuruz hadi yemeğe çıkalım. Yemek yapmak istemiyorum" dediğimde iyi ki beni dinlemiş ve sormayı bırakmıştı.

**
Jungkook:
Çok güzel kahvaltılar getirmişdiler. Ağzım sulanacak kadar. Taehyung çok iyi biriydi. Bu iyiliği dillere destandı. Yemekleri getirince ayağa kalktım. "Ben gidip geliyorum" dediğimde Taehyung başını olumlu anlamda salladı. Tuvalet olan yöne gittim.

Ellerimi yuyarken birden kapı sertçe açıldı ve duvara çarptı. Babam yaşında biri içeriye girdi. Beni duvara çarptırdı. Genzimden küçük bir inilti çıktı. "Seni gördüm!" Dediğinde anlamadım. "Si-siz kimsiniz.." dedim titriyordum. Çok korkunçtu...

"Kim Taehyung mafia! Benim oğlumu öldürdü. Ben de hep onun sevdiği insanı öldüreceğime söz verdim" dedi sıktığı dişleri arasından. "Ne?..." Dediği sözler aklımı karıştırdı. "Neden korumaları var sanıyorsun!? Seni de kandırıyor! Benim oğlumu da böyle kandırdı zaten" dediğinde gözlerim doldu.

"Bende seni öldüreceğim!" Dediğinde seslice yutkundum. Elini boğazıma getirip sıktı. Ben nefes alamayana kadar durmadı ve gittikce baskısı arttı. Kızardım sonra bıraktı. Öksürdüm ve boğazımı tuttum. Halen daha eli boğazındaymış gibi hissediyordum. Nefes alamıyordum. Göğsüme yumruk vurup öksürdüm.

Daha sonra beni duvarlara çarptırdı tekme attı. Çok acıyordu...

Çıkış kapıya attığında kapı açıldı ve ben gürültüyle yere düştüm. Acıyla inledim. Ağlıyordum... Buna dayanamadım. "Şimdi git Taehyung senin canını alsın" dedi ve göğsüme tekme atıp gitti. Öksürerek ağlıyordum. Hiç kimse, ne görüyordu, ne de duyuyordu...

**
Eve gitmiştim. Korkunç haldeydim. Aynaya baktım ve kızarmış parmak izli boğazımı gördüm. Yutkunmak bile canımı acıtıyordu. Tişörtümü kaldırıp göğsüme baktım. Morarmış, kızarmıştı. Kan lekeleri bile vardı. Çok kötü haldeydim. Bu okuldakine bakarsan çok korkunçtu. En acı verici şeyse iyi biri dediğim insan aslında bir mafiyaymış ve beni de bir gün öldürecekti. Tabii neyi bekliyordum ki?

Kimse beniesevmezken mafia adamın beni seveceğini mi sandım? O da beni öldürecekti. O yüzden kaçtım. Annem evde değildi. Babam televizyona odaklı olduğu için beni görmedi. Ben de odama geldiğimde kapıyı kilitlemiştim.

Birden telefonum çaldı. Masaya yaklaşıp baktım. Kim Taehyung....

Yutkundum ve ellerimi yumruk yaptım. "Ben cesurum!" Dedim kendi kendime ve telefonu elime aldım. "Renkli sevgi-"

"Sus! Sus sus sus!" Dedim ve gözlerimi kulağımı kapattım. "Duymak istemiyorum!" Dedim sevgilim demesini istemiyordum. Resmen hipnotize olmuştum. "Noldu? Neden kaçtın?" Dedi endişeli sesle. "Artık oyunlarına kanmam Mafia Kim Taehyung!" Dedim ciddi bir sesle.

Az sonra sessizlik oldu. Bunu anlayıp telefonu kapattım. Telefon yeniden çaldı. Ya bıktırdın beni!

Kapım tıkkıldandı. Ofladım telefonu kapatıp kapıyı açtım. Ah siktir annem... Beni böyle görmemeliydi. "Oğlum!? Noldu böyle!?!" Dedi endişeli sesle ve sıkı yere oturdu. Saçlarımı gözlerimin üstünden çekti ve dikkatle bana baktı. "Noldu Aman Tanrım boğazın.. boğazını kim sıkmış!?" Dedi ve kendi boğazını tutup nefes almaya çalıştı.

"Annez sakin ol iyiyim ben" dediğimde annem hıçkırarak ağladı. "Annez ağlama geçti" dedim ve annemin yüzünü okşadım. "Ama çok acı çektin...kim yaptı bunu sana??" Dediğinde başımı iki yana salladım. "Annez unutalım gitsin hatırlamak istemiyorum" dedim ve gülümsedim. "Nasıl dayanıyorsun buna.." dediğinde gülümsedim.

"Alıştım okulda alıştım anne" dediğimde ağzı açık kaldı. "Bunu alışkanlık haline getirmemelisin!" Dediğinde dudaklarımı büzdüm. "Ama alışınca az acıyor" dediğimde annem ağladı ve sarıldı bana. "Ah oğlum!" Dedi ve bağırarak ağladı. Ben sadece sustum...

**
Annem babama her şeyi anlatmış ona kızmıştı. Şimdi kafama oyun açtılar. İkisi de polisleri arayıp beni boğan kişiyi bulmaya çalışıyordular. Merak ediyordum da acaba göğsümde, sırtımda, bacağımda, kolumdakıları görseydiler nolurdu?

Odamda yapayalnız kaldım. Yatağımda uzanıp tavana bakıyordum. "Neden hayatım bok gibi? Bu benim hayatım...mutlu olmak bana göre değil..." Dedim kendi kendime ve gözlerimin dolduğunda sildim. Galiba eski hayatıma dönüyordum...

**
Şimdi yeni ficime bölüm atacağım. O yüzden baiii<33

-ZeynepXx