ben aslında bölüm biriktirecektim. ama sonra devam edeyim dedim. size güzel bir haberim var fic 25-30 arası bölüm olucak❤️🩹
metawin'in ağzından:
Gözlerimi açıp biraz kendime geldiğimde kollarını belime sarmış sevgilime döndüm. Başı göğsüme yaslıyken şirin görünüyordu. Göğsümün üzerindeki yanağına ağırlığını verdiği için dudakları öne çıkmıştı ve onu öpüp uyandırmak istiyordum.
Neyse ki yapmayacaktım. Dün gece çok yorulmuştu ve akşam yemeğine bile inemeyip hemen uyuyakalmıştı. Şimdi de öğlen olmuş olmalıydı. Uzun süre uyumuştuk anlaşılan.
Bright'ı rahatsız etmemeye çalışarak yataktan kalkıp bavulumdan havlusumu aldığmı gibi odamın içindeki banyoya girmiş, çok beklemeden soyunup duşa girmiştim.
Çok farklı bir histi. Öldürmek istediğim adamla 4.yıl dönümümüzü kutlamak için büyüdüğüm evime geliyordum. Ona aşık olmuştum. Ne zaman oldu bilmiyorum ama onun hayatımdan hiç çıkmamasını diler olmuştum. Ona yıl dönümümüzde her şeyi anlatacaktım ve devam edecektik. Belki şaşıracaktı ama bana aşıktı bunun üstesinden gelecektik.
Duştan çıkana kadar bu konuyu düşünmüştüm. Artık boğuluyor olduğumu hissettiğimde son kez durulanıp havlumu belime sarıp banyodan çıkmıştım. Düşüncelere boğulmaktan oldum olası nefret etmiştim.
Banyodan çıkarken kapının önünde Bright'ın beni bekleyeceğini düşünmemiştim. İster istemez de gülümsememi saklayamamış aramızdaki bir kaç adımlık mesafeyi kapatıp sevgilimi öpmüştüm.
"Günaydın."
Demiştim. Oda gülümsemişti bi elini belime atarken. Gerçekten duş alırken beni bekleme gibi hobisi vardı. Üşenmeden 10 saat kalsam da bekler gibiydi.
Eli belimi okşarken yine öptüm dudağını. Bunu seviyordum. Onu öpmeyi seviyordum, bana olan temaslarını seviyordum. Ne bileyim ona dair her şeyi seviyordum.
Küçük öpücüğümüz Bright'ın öpücüğümüzde dilini kullanmasıyla küçük öpücükten kesinlikle çıkmıştı. Elim refleksten boynuna gitmişti.
"Duşa girdiğinde bana haber vermeliydin."
Dedi sırıtarak dudaklarımızı ayırdığımızda. Benimle oynamayı seviyordu. Bright'ın duş almamı beklediği gibi, bir de duşta bana katılmak gibi hobileri vardı.
"Uyuyordun."
Dedim bende. Uykudan dolayı açamadığı gözleri resmen beni öptüğü için parlıyordu.
"Biliyorsun, hiç bir şey senden önemli değil."
Demişti sırıtmaya devam ederek. Aynı zamanda elini belimde gezdiriyordu. Öğlen olmuştu zaten günün yarısına geç kalmıştık bu yüzden bir kaç saat daha geç kalmak korkunç gelmiyordu. Bugün sevgilimle hasret giderecektim.
Ellerimi Bright'ın yanaklarına koyup dudaklarımızı birleştirdiğimde aynı zamanda üzerine yürüyerek geri adım atmasını sağlıyordum. Çok değil bir kaç adım sonra yatağımıza oturmuştu ve ben çok üstüne yükümü vermeyerek kucağına oturmuş onu öpmeye devam etmiştim.
Bu sırada elleri vücudumda gezintiye çıkmıştı. Bright omuzlarımı severdi, çok geçmeden elleri omuzlarımda yer almıştı.
Bir kaç dakika sonra ikimizde nefes almak için dudaklarımızı ayırdığımızda gülümsedi. Çok seviyordum onu uzun süre öpmeyi. Bir insan her şeyini sevmek ne kadar doğruydu bilmiyorum ama onu öpmeyi çok seviyordum.
Bir kaç saniye sonrasında dudaklarımızı birleştirip iyice tüm yükümü ona verdiğimde yatakta biraz daha yukarıya çıktık ve ben her gün öpücük çaldığım boynuna inmek için güzel dudaklarından ayırdım dudaklarımı.
İnanır mısınız bilmiyorum ama Bright huylanırdı boynunu öpmemden. Çoğu zaman kıkırtısını duyardım. Ve yine öyle oluyordu. Ben boynuna biraz diş izleri, biraz öpücük bırakırken kıkırdıyordu. Ellerini de omzumdan çekmemişti hiç.
Omuzlarıma dokunmadığı bir gün bile yoktu. Hatta bana omuzlarıma dokunmadığı bir gününün berbat geçtiğini söylüyordu.
Dudaklarımı boynundan ayırıp, dudağını öptüğümde fırsattan istifade yerlerimizi değiştirmişti. Bende ona ayak uydurup tişörtünü çıkarmış ve dudaklarımızı birleştirmiştim ve kapı çalmıştı.
Umursamayıp sevgilimi öpmeye devam etmiştim ama bir kez daha çalan kapıyla dudaklarımı ayırmıştım sevgilimden. Cidden gerçekten yeri miydi?
"Gel."
Dedim. Arada bir tahta duvar vardı odanın içinde. Tahta duvarın bir tarafında yatağım vardı ve diğer tarafını da oturma alanı olarak dekore etmiştim. Oturma alanının o tarafında kapı vardı. Kim geldiğini görmesem de sesinden anlardım.
"Metawin, babaannen aşağıda sizi bekliyor. Sizinle sohbet etmek istiyormuş. Ve saatlerdir bekliyor Metawin.Ona ne söyleyeyim?"
Babaannem mi? Onun burada ne işi vardı? Neden gelmişti ki şimdi?
Bright olanları dinlese de dudaklarını boynumdan ayırmamış, hatta olabildiğince beni çıldırtmak ister gibi benimle uğraşıyordu ben ise kafamı üç şeye yoğunlaştırmaya çalışıyordum. Amy'nin dediklerine, babaannemin neden geldiğine ve Bright'ın boynuma kondurduğu öpücüklere.
"Yarım saate geleceğimizi söyle. Yeni uyandığımızı eklemeyi unutma. Fırça yemek istemiyorum."
Amy kıkırdadığında adımlarını hissetmiştim. Aynı zamanda konuşuyordu.
"Neden çıkmıyorsun odadan?"
"Amy yerinde olsam odanın bu tarafına geçmezdim. Sonuçta özel denilen bir şey var."
Dedim. Sonra da döndüğünü anladım adımlarından.
"Pekala acele et. Babaannenin tepkisini merak ediyorum."
Amy odadan çıktığında Bright'la ilgilenmek istemiştim ama çoktan üzerimden kalkmış ve havlusunu almıştı.
"Nereye?"
"Duşa gireceğim, babaanneni bekletmek istemem. Hem Amy'i de meraktan çatlatmayalım şimdi."
Yüzündeki yapmacık gülümsemeden bir sorun olduğunu anlasam da akşam telafi edebileceğimi düşünüp bavuldan bir kaç bir şey çıkarmıştım.
Evet şimdi gün boyu sevgilime hasret edecektim. Delirebilirdim. Gerçekten Bright'ı öpemeyeceğim saatler için delirebilirdim.
Yarım saat sonunda aşağıya indiğimizde babaannemi selamladık. Biz kahvaltı etmediğimiz için masaya otururken babaannem de bize eşlik etmişti çayıyla.
Eğer gelip rahatsız etmeseydi. Ben edeceğim kahvaltıdan oldukça memnun olacaktım ama resmen yemek yemeğe bile hevesim kalmamıştı.
"Metawin kızamık mı oldun sen?"
Babaannemin sorusuyla şaşırdığımda aval aval baktım suratına. Anlamıştım.
"Boynun kızarmış."
"Yok, bizim evimizde kedimiz varda valize tüyleri düşmüş sanırım. İlacımı almayınca alerji yapmıştır babaanne. Yukarı çıkınca ilacımı alırım ve geçer."
Ben açıklama yaptıkça Amy kıkırdıyordu ve bu iyice sinirimi bozuyordu. Bright ise Amy'e göz gezdiriyordu.
Durgun gibiydi ne olmuştu? Yanlış olan bir şeyler mi vardı?
ay biraz kissli missli bir şey yapayım dedim ya
bide ara veresim gelmedi şu an :")
ŞİMDİ OKUDUĞUN
what's wrong, brightwin.
Short Story"Hepsi senin baban yüzünden, benden annemi çaldı!" ─devam ediyor. 211022|