Minik bebeklerim nasılmış?
Güzelce yorum yapın güzellerim.İyi okumalar;)
Yazardan~
"Prensim, lütfen inat etmeyin. Kendisi güzel bir Omega Prens"
Elindeki kitabı kapayıp ayağa kalktığında derince iç çekmişti Jungkook. "Aşık olduğum insanla evleneceğim. Güzel insanla değil" diye ciddi sesiyle konuya nokta koyduğunu belli ettiğinde usulca başını salladı özel hizmetlisi.
Sürekli aynı konu gündemdeydi. Kore Hanedanlığının Veliaht Prens Jeon Jungkook yirmi dördünde hâlâ bekardı.
Kendinden küçük üç kardeşi çok Kralın emrine uymuş, izdivaçlarını büyük şenlikle kutlamıştılar. Ancak bunlar Jungkook için insanların gözünü boyamaktan başka bir şey değildi.
Yirmisinde evlenen Taehyung iki senedir gergin bir birliktelik geçiriyordu. Kendi sevdiğiyle evlenmediği için Omega'sı Yoongi ile yıldızları bir türlü barışmıyordu. Bilakis Omega da geri adım atmıyordu sert tavırlarından.
Hoseok ise on dokuzunda ağabeyi Taehyung'dan sadece iki ay sonra babasının güvendiği rütbeli komutanlardan olan Alfa Namjoon ile evlenmişti. Onların arası limoni değildi. Bunun sebebiyse Omega'nın yuvası için çırpınmasıydı. Alfa'sının etrafında dört dönüyor, gönlünü hoş tutmak işin her şeyi yapıyordu.
Kralın son gözbebeği, Prenses Jiyoo ise on sekizinci yaş gününde Alfa Seokjin'in Omega'sı olmuştu. Şatafatlı düğün ile izdivaç halkın sevinmesi için yetmişti.
Lakin halk oldukça iştahlıydı. Veliahttın evlenip varis vermesini istiyor, Prens Taehyung'un çocuğu olmamasından dolayı hoşnut olmadıklarını vurguluyordular.
"Cevabınız yine hayır olduğu taktirde yanına buyur etmenizi istedi Kral"
Gözlerini devirmemek için gayet çaba sarf etti. Karşısındaki yaşlı adama saygısızlık etmek istemedi.
Çünkü Jeon Jungkook saygıya önem veren biriydi.
"Gidelim bakalım"
Mavi hanboku, uzun boyu, fiziği ile bir Omega'dan farksız güzel ve naifti. Ancak onu gerçek 'Alfa' kılan şeyse karakteriydi.
O kalplerin Kralıydı...
Daha o taç başına konmamıştı. Ama herkes ona şimdiden 'Majesteleri' diye hitap ederdi.
Statüyünü umursamadan, gocunmadan Hanedanlığın en ücra kentine bile gider, sorunlarla ilgilenirdi. Hasta olan köylülerin iyileşmesi için saraydan hekimler getirtirdi.
O her anlamda bir Alfa'ydı. Gerçek bir Kral.
"Beni çağırmışsınız Majesteleri"
Saygıyla Kralın önünde durduğunda hafif gülümsemeyi eksik etmemişti. Bakışlarındaki yumuşaklığa kanmamak için ona bakmadı yaşlı adam.
"Ne zamana kadar direneceksin Jungkook? Woo çok güzel bir Omega"
"Seveceğim kişiyi bulana kadar"
Veliaht Kralın gözbebeğiydi. Onu gözünden sakınırdı. Saçlarını okşamaya bile kıyamazdı.
Ama Jungkook'un bazı konularda inatçı olması, önceliğini unutması onu çileden çıkarıyordu. Prens veya Prenses, Kral veya Kraliçe. Statü sahipleri aşk için yaşamazdı. Güç için savaşmalıydı.
"Bu konuyu şimdi kapatıyorum. Hazırlıklara başla. İki güne İngiltere Krallığına gideceksin. Beni, Kore Hanedanlığını orada sen temsil edeceksin. Sayılı Krallık davet olunmuş"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diana Jikook/Taegi
FanficDiana'nın güçlü aynı zamanda naif ruhu artık Jungkook'ta idi. Jeon Jungkook intikamını en güzel şekilde alacaktı. Ve Diana'nın ruhu gerçek aşkı tadacaktı... [Jikook] [Taegi] [Omegaverse] [Kingdom]