twenty one-taennie

altı

Yüzümde hissettiğim ıslaklıkla hemen ayaklandım, "Ne oluyor amına koyayım?!" dedim ve gözlerimi açtım. "Uyan lan!" dedi ve Jisoo yatağıma oturdu. "Ne işin var burada?" dedim ve yüzüne baktım, "Bir hafta oldu neredesin sen?" dedi ve bana bir tane vurdu. "Annem ders çalışmam için zorluyor beni" dedim ve elimle yüzümü ovuşturdum, "Çalıştın mı bari?" dedi ve gülümsedi. "Çalıştım kızım valla yoruldum" dedim ve yüzümü buruşturdum, "Dedikodu patlatıyoruz bu akşam" dedi ve ayağa kalktı. Dolabıma adımladı, "Nereye?" dedim ve geri yerime yattım. "Yeni bir kafe mi ne açılmış bütün yakışıklılar güzeller oradaymış diye oraya gidiyoruz" dedi Jisoo bana bir kaç kıyafet çıkartarak.

"Ben niye geliyorum?" dedim ve yüzümü buruşturdum, "Çünkü baya dan beri dedikodu yapmıyoruz herkes de birikmiş" dedi ve sandalyeme oturdu. "Hadi kalk" dedi ve yastık fırlattı bana, sakince örtümü kaldırdım ve banyoya adımladım. Elimi yüzümü yıkadım ve banyodan çıktım, yatağın üstündeki kıyafetleri elime aldım. Siyah bir şort ve üstüme tam bir yapışan beyaz crop giydim, saçımı taramak için aynama baktım. Tipimle uğraşamazdım o yüzden saçımı taradım ve telefonumu aldım, "Hadi gidelim" dedim ve ona baktım.

"Tamamdır" dedi ve ayaklandı, mutfaktaki annemin yanına adımladım. "Anne biz çıkıyoruz" dedim ve yüzüne baktım, "Tamam geç kalma" dedi ve bana bakmadan konuştu. Sıkıntı ile nefes verip evden çıktım, Jisoo arabasını almıştı. ön koltuğa oturdum ve Jisoo'ya baktım, "Sen neden bu kadar mutlusun?" dedim ve ona anlamsız bir tipte baktım. "Gidince anlatacağım" dedi ve gülümsedi, "sende bir şey var mı?" dedi bana dönerek. "Ne olabilir?" dedim ve sakince cevap verdim, "neden olmasın yavrum" dedi ve gülümsedi. Ardından fazla konuşmadık ve niye buradaydım bilmiyordum.

Sanırım bizimkiler oradaydı, kimseyi beklemeden içeriye girdik. "Bunlar neden burada?" dedim Jisoo'nun kolundan tutarak, "Bilmiyorum ki salak Bambam'in işi" dedi ve beni tutup yürümeye başladı. "Selamlar!" dedi ve herkesin bize dönmesini sağladı, "Hoş geldiniz!" dedi Bambam salak salak bir heyecan ile kafamı çevirip ona baktım. "Sana da selam Bambam!" dedim ve ona sıkıca sarıldım ardından yanındaki sandalyeye oturdum. Herkes Jisoo ile sarıldıktan sonra yerlerine geçti, Taehyung benim karşıma oturdu.

"Şimdi hepiniz buradasınız söyleyebilirim" dedi ve çantasını masaya koydu Jisoo, kafamı ona çevirdim. "Neyi?" dedi Yugyeom elindeki telefonu bırakarak, "Benim sevgilim var" dedi ve telefonuyla bir şey gösterdi. O anın şokuyla bende arkama yaslandım, Jisoo en sonra sevgili yaptığında lise üçte falandık. "Ciddi misin sen? bu benim arkadaşım lan!" dedi Bambam elindeki telefonu alarak. Bende uzanıp kenarından köşesinden baktım, "Adı ne bunun?" dedim Jisoo'ya bakarak.

"Hae-in" dedi ve utanıp gülümsedi, "sen gerçekten delirmişsin" dedi Lisa ve önündeki bardağı tutup içti. "Ne tuhaf iş" dedi Yugyeom ve telefonuna geri döndü, "Beğendin mi?" dedi Jisoo aniden bana bakarak. Aninden kala kaldım, "aşırı iyi beğendim" dedim ve gülümsedim. "Senin işler ne oldu tanıştın mı biri ile?" dedi Jisoo gözlerini bana dikerek. "Hayır tanışmadım" dedim ve konuyu kapatmak için arkama yaslandım.

Taehyung gözlerini bana dikti, "Tanışmadın mı?" dedi sessizce dudaklarını hareket ettirerek. "Seni sikerim" dedim bende sessizce dudaklarımı oynatarak. Gülümsedi ve önüne döndü, "Jungkook nerede?" dedi Jisoo ama herkes aniden strese girdi. Birbirlerine tuhaf tuhaf baktılar, "Biriyle buluşacakmış" dedi Yugyeom ve Jisoo'ya baktı. "Kimmiş o?" dedi Jisoo hala anlamayarak, "Geçen Bambam'in partisinde bir kızla tanıştı onunla" dedi Taehyung ona bakarak. "Ha anladım" dedi ve arkasına yaslandı, benden saklamaya çalıştıklarını anlamıştım.

"Sana birini ayarlayayım mı?" dedi Bambam dibime girerek, "Daha yeni arkadaşını Jisoo'ya kaptırdın dur bir hayatım" dedim ve ondan uzaklaştım. Gülümsedi ve bana baktı, "Neyin var senin?" dedi ve kolunu arkama attı. "Bir şeyim yok yorgunum" dedim ve mal gibi ona baktım. "Yine ortadan kayboldun neredeydin?" dedi şüpheli bir ifade ile "Annem bir yere çıkamama izin vermedi ders çalıştım" dedim ve mal mal etrafa bakındım. 

"Merak ediyoruz kızım" dedi ve gülümsedi. "Bara geçelim mi? burası çok sıkıcı" dedi Nayeon, herkes olur falan derken ben eve kaçacaktım. Herkes kalkıp parayı ödedikten sonra kapıda buluştuk. "Ben eve geçiyorum annem erken gel dedi siz takılın" dedim ve herkesin bana dönmesini sağladım. "Ya Jennie daha saat on hadi" dedi Lisa mal mal elimi tutarak, "gitmem lazım Lisa biliyorsun sonra hiç bir yere salmaz" dedim ve ona sarıldım. "Nasıl gideceksin?" dedi bana bakarak Jisoo, "Yürürüm evim yakın zaten" dedim ve ona baktım. "Bende gelemeyeceğim arkadaşlar gel ben seni bırakayım Jennie" dedi ve yanıma adımladı Taehyung.

Herkesle vedalaştıktan sonra arabaya adımladım, asla konuşmayı düşünmüyordum. Arabayı açıktan sonra ön koltuğa oturdum ve kemerimi taktım, "Neden konuşmuyorsun?" dedi arabayı çalıştırdıktan sonra "Ne konuşmam gerek?" dedim ve ona döndüm. "Bilmem sessizsin" dedi ve bana baktı, "konuşacak neyimiz var seninle?" dedim ve önüme döndüm. "Ara sıra benden nefret edip ara sıra normal davranıyorsun Jennie" dedi camını açarak. "Her insana nasıl davranıyorsam sana da öyle davranıyorum Taehyung çünkü yakınım değilsin! hiç bir şeyim değilsin" dedim ve yüzüne baktım.

"Eski sevgilinin arkadaşı olmasaydım bana böyle davranır mıydın?" dedi sakinliğini koruyup bana bakarak, "Evet nasıl davranmamı beklerdin? kucağına mı atlasaydım?" dedim bende aynı sakinlikte, "ben sana aynı şekil davranmazdım" dedi birden bana dönerek. 

"Şuan bunu konuşmamız çok saçma biz seninle asla duygusal bir şey yaşamayacağız" dedim ve camı açtım. Arabayı çevirip kenara park etti, "İn aşağı da konuşalım" dedi ve arabadan indi. Gerçekten aşırı sinirliydim, "Ne bu hareketler? ne yapmaya çalışıyorsun? konuşacak neyimiz var bizim?" dedim ve koşarak peşine gittim. "Bana bağırma! kör müsün aramızdakileri görmeyecek kadar" dedi ve bana döndü. Evimin iki üç sokak arkasındaki meydandaydık, "Ne var aramızda açıklar mısın?" dedim ve yüzüne sabitlendim. "Öpüşmemizden sonra unutamadım seni" dedi ve ellerini saçlarına götürdü, "Taehyung bak biliyorum aramızda belki bir şey geçebilirdi ama durumun farkındasın aynı arkadaş ortamı içerisindeyiz Jungkook ile ilgili hala sorunlar yaşıyorken seninle aramda nasıl bir şey olabilir?" dedim hızlı hızlı konuşarak.

"Jungkook'un böyle bir sorunu yok! senin var bak bara yeni kızı getirecekti senin yanına demek istediğim o umursamıyor" dedi ve arkaya doğru baka kaldı. "Biliyorum ama ben bir ilişkiye hazır değilim" dedim lafı çevirerek, "İlişki olsun demiyorum ki eğer çok rahatsızsan bizimkilerden saklarız" dedi ve tekrar bana baktı. "Nasıl saklayacağız onlar bizim arkadaşımız?" dedim bende tekrar ona bakarak. "Yavrum bu arkadaş grubunda kimler neler saklıyor biliyor musun sen?" dedi bana bir adım atarak.

"Bence önce biraz birbirimizi tanımalıyız" dedim bende tekrar ona bakarak. "Zamanla akar gider bakarız ama benden nefret etme uzaklaştırma beni kendinden" dedi ve gülümsedi, "Denerim ama şimdi eve bırakabilir misin beni yoksa annem beni bir yere salmayacak" dedim ve arabaya adımladım. O da peşimden geldi, kemerimi takıp onu bekledim. Nedense şuan Taehyung'dan çok şüphelenmiştim, güvenememiştim. Eve gidene kadar bir şeyler daha zırvaladı, evimin önünde durunca ona döndüm. 

"Bıraktığın için teşekkürler" dedim ve gülümseyerek ona döndüm, "Ne demek yavrum her zaman hadi dikkat et kendine" dedi ve benim gitmemi izledi. Yavaş yavaş eve adımladım, kapıyı açtım ve salonda oturan annemle karşılaştım. "Hoş geldin" dedi annem televizyondan bana dönerek, "Hoş buldum" dedim ve odama adımlamaya çalıştım. "Dur bakalım" dedi ben gitmeden, "Artık seni sabah kütüphaneye bırakacağım dönüşte alacağım yeter bu kadar gezmek" dedi bana dönerek. "Gece yine gezersin istersen eve bile gelme ama sabah erkenden gidip çalışacaksın Jennie bu sene kazanacaksın" dedi onun yanına gelmemi izleyerek. 

"Tamam anne çalışırım" dedim ve tepkisini izledim, benden böyle bir tepki beklemiyordu. "O zaman bana karışmayı bırakacak mısın?" dedim bende ona havadan bakarak, "evet istersen eve bile gelme" dedi ve tekrar önüne döndü. "Tamam iyi geceler" dedim ve odama adımladım.