Pls oy + yorumm
Denizden
Uyandığımda merdivenleri çıkıyordum. Beni taşıyan adam beni uyandırmamak için aşırı yavaş hareket ediyordu. "Kendim yürüyebilirim "dedim. Uyandığımı fark edince beni yere bıraktı. "Emin misin ?" diye sordu. Başımla onayladım. "Beni taşıdığın için sağ ol " dedim ve merdivenlerden inmeye başladım . Tanımadığım birinin evinde durmaya niyetim yoktu. Ve şuan için daha farklı planlarım vardı. Bir anda beni tişörtümden yakalayıp kucakladı. "Hiç bir yere gitmiyorsun." dedi. Sesi fazla sert çıkmıştı. Demek ki hala bana kızgındı. Merdivenleri çıkarken hiç konuşmadı. Konuşmaması daha iyiydi çünkü şuan durduğum şekil zaten gericiydi. Tamam itiraf edeyim beni taşıması işime geliyordu ama yine de garip hissettiriyordu. Kapının önüne gelince anahtarlarını aramaya başladı. Belli ki anahtarlarını unutmuştu. İç çekerek " Beni bur da bekle anahtarları alıp hemen geleceğim "dedi. Lafı geveleyerek "Tamam " dedim. Bur da beklemeye yada o eve girmek gibi bir niyetim yoktu. O yüzden buradan kaçacaktım.
O binadan çıkınca bende arkasından indim. Binadan çıkıp onun göremeyeceği bir yere ilerledim. Sokağı dönünce koşmaya başladım. Bu sefer adımlarımı kesin bir şekilde atıyordum . Gideceğim tek bir yer vardı. Oda Aylin'in eviydi. Aylin kesin olarak beni evden kovacaktı ana yine de şansımı deneyecektim. Bir iftira yüzünden hayatımın karamasını izlemek yerine bir şeyler yapmak tercihimdi.Yolu yarılamıştım. Yağmur tüm şiddetiyle mermi gibi üstüme yağıyordu . Burnumdan akan kan durmuştu. Canım ilk baştaki gibi yanmıyordu. Sadece Aylinle yüzleşecek olmanın ağırlığı vardı üstümde. Bir süre sonra o tanıdık sokağa girdim. Artık koşmuyordum. İlerledikçe daha çok gerilmeye başlamıştım. Belki de hala onunla konuşacak durumda değilimdir diye düşünüyorum. Ama ne olursa olsun artık buraya gelmiştim. Bu sokak, bu bina. Önüne durduğum bu bina sanki beni itiyordu. İçeri girmemem için yalvarıyordu bana. Ama artık geri dönüş yoktu. Buraya kadar gelmişken geri dönemezdim. Binaya yaklaşıp kapıyı açtım. Evin yedek anahtarları hala bendeydi. Merdivenleri çıkmaya başladım. Kalbim stresten un ufak olmuştu bile. Kapının önüne gelince duraksadım. Vereceği tepkilere hazır mıydım? Derin bir nefes alarak anahtarı kapı kilidine geçirdim "En fazla ne olabilir ki Deniz?" diyerek kapıyı açtım. Tedirgin bir şekilde içeri girdim . Kapının yanında bir kutuya konmuş eşyalarımı görünce afalladım. Demek ki çoktan benden kurtulmaya başlamıştı. "Aylin evde misin?" dedim. Bunu dememle odalardan birinden fırlayıp "Çık git evimden!" diye bağırdı. Gözlerinden alev fışkırıyordu. Eskiden sevgiyle bakan o güzel ela gözleri şimdi ise nefret dolu bakıyordu. Bir yalanla nasıl bu kadar değişmişti? Sesim titreyerek "Aylin" dedim. "Lütfen beni bir dinle" bunu dememle yüzüme bir tokat yemem bir olmuştu. Yüzüm sağ tarafa doğru eğildi. Karıncayı bile incitmeye kıyamayan Aylinim bana tokat atmıştı. Ben anın şokundayken bağırmaya başladı. "Neyini dinlicem lan senin ?" biraz duraksadı. Söyleyecek laf bulamıyordu çünkü oda tam olarak Çağıla inanamıyordu."Sapığın tekinin lafını kim dinler ki?" Sözleri beni parçalıyordu. Kendi bile söylediği şeyin gerçekliğine inanamıyorken hala Çağılın ustaca planladığı iftiraya inanıyordu. Tam konuşacakken "Senin gibiler konuşmayı geç yaşamayı bile hak etmiyor Deniz" dedi. Gözümden bir yaş süzüldü sözlerinin ağırlığının altında eziliyordum. "Eşyalarını da al çık git şimdi evimden. Bir daha şu lanet olası yüzünü görmek istemiyorum !" diye bağırdı. Haklıydı . Çok haklıydı. Yaşamama gerek yoktu. "Tamam " dedim. Anahtarları sol taraftaki komidinin üstüne bıraktım. Sonra yere eğilip anılarımız doldurulduğu o kutuyu aldım. Kapıya yöneldim. Ne kadar umrun da olur bilmiyordum ama ona söyleyecek son bir lafım vardı. "Eğer bir gün gerçekleri öğrenirsen gel bul beni. Seni bekliyor olacağım " dedim ve bir umutla açtığım kapıyı çekip gittim. Bir an önce bu sokaktan yok olmak istiyordum. Eşyalarımı çöpün kenarına bıraktıktan sonra yoluma devam ettim. Toplasan 3 5 laf etmişti ama onlar beni bir yokluğa itmeyi başarmıştı. Şimdiki hedefim yüksek bir bina bulup çatısına çıkıp, boşluğa doğru bir adım atmak. Dünyayı ve arkadaşlarımı bir şerefsizden kurtarmaktı.
...
Gizemli adamımız kim acabaa
Çağılı hiç sevmedim böyle güzel shsuhugdsgy
Pls oy + yorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dalgasız Deniz
Teen Fiction"Islak sigaralarda yanar Deniz" hayat bu kadar anlamsızdı işte. Islak sigaranın yanacağına inanmak kadar anlamsız . Kimisi kuruyunca yanacağına inanır. Kimisi de çoktan o sigaradan vazgeçmiştir.