BÖLÜM 3 : "HEMDEM OLMUŞ YÜREKLERİN ÇIĞLIĞI"

146 18 13
                                    

BESTEYE DÜŞEN SERENAT

03.01.2023 🖇️

BÖLÜM 3 : "HEMDEM OLMUŞ YÜREKLERİN ÇIĞLIĞI"

"Kalbim, virâne olan avare bir dala tutunmakta şimdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Kalbim, virâne olan avare bir dala tutunmakta şimdi. Hemdem göğsüm, acının imzasını bir iz gibi bırakmakta kararlıydı ne yazık ki. Ebediyete uzanan bir sevdanın çığlığı kulaklarımda, için için kan ağlamakta."

Karanlığımı gören sen, hayallerimi gerçek kılan yine sen. Senden öğrendiklerimi şimdi unutma vakti sevgilim. Unutursam, huzurun kapıları sonsuza dek bana açılacak. Şayet geçmişimi her an hatırlayacak olursam acımın eşiği gittikçe artacak.

🎹

Soğuk tenime keskin bir acı bırakmıştı. Acıyı tenimde hissetmek istiyordum. Bunu kabul ettim. Ve yağan yağmurun altında öylece kaldım. Bu karanlık sokaklara evimden daha çok alışmıştım.

Ev dediğim yer zindanım, bu şehirse benim bileklerime bağlanmış prangalarım. O hariç. Tek ona bakarken özgürdüm ben. Bir tek ona bakarken çocuktum. On yedisinde çocukluğumu toprağa gömeceklerken tek elimden tutanım.

.

Kiri pası eksik olmayan dünyadaki tek saf iyi kalabilen şeydi Beste, Çağrı'ya göre. Deponun anahtarını açtı usulca. Rutubet sinmişti her bir köşeye. Ama onu görmeye değer diye düşündü. Dağınık saçlarını ellerinin arasından geçirdi ve cebindeki eli çakmağa uzandı bu sefer. İçeriyi aydınlatan tek şey sigarasıydı şimdi.

Duvarı mesken bilen Beste'nin gecenin zifiri karanlığına rağmen üzerindeki beyaz elbisesi her yeri aydınlatmaya yetmişti. Tırmanıp gelmişti yine yanına. İzini belli etmeden. Kimseye görünmeden.

Genç adam dudaklarına götürdüğü zehri bir kez daha içine çekecekken Beste buna izin vermedi ve yere atıp ayağıyla ezerek, "Seni ölüme yaklaştıran bu saçmalığı sevmiyorum." dedi. Çağrı ne olduğunu idrak edemeden Beste elini Çağrı'nın dudaklarında gezdirdi.

.

Tırnaklarımı etime geçirdim ve stresimin beni esir almasına izin verdim. Bir taraftan bahçemde duran o salıncağım gibi sallanıyor, öbür taraftan önümde duran bu boyalı kapının ardındaki gelecek olan gerçeğimi duymak istiyordum.

Zihnim, bu şehrin terk edilmiş yetim çocuğu; kurumuş bir gül kurusuydu. Yapraklarımı döktüm, sonbaharı boynundan öptüm. Acımı sahiplenip, evladım gibi kucağımda büyüttüm.

"Beste, merhaba. Girebilir miyim?" kapının ardında duyduğum genç ve bir o kadar tok olan erkek sesini duyunca doktorun geldiğini anlamıştım ve yatağımın baş ucunda ayağa kalktım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 05 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BESTEYE DÜŞEN SERENATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin