Defne bir başka iş görüşmesine gitmek için otobüse binmişti. Evet ajans ajans geziyordu. Ve birine kabul edileceğine dair inancı neredeyse tükenmek üzereydi. Ne istediklerini gerçekten anlamıyordu. Galiba her işte olduğu gibi buralarda da yine torpil dönüyordu. Ve o bu şekilde bir işe kabul edilmeyi istemezdi. Yoksa ister miydi? Ah aklı çok karışıktı.
Hayatı boyunca istediği hiçbir şeyi elde edememişti. O yüzden artık hiçbir şeye şaşırmıyordu. Ne istediğinden de artık emin olamıyordu. Yıllar sonra Erdem ile yeniden karşılaşmak onun için yeterince yıkıcı bir gerçekti. Şimdi üstünden bir hafta geçmesine rağmen hala aklını istila eden bir adamla uğraşmak durumundaydı. Üstelik adam hiçbir şey yapmamıştı. Haberi bile yoktu.
"Aferin sana Defne. Hayatını daha da zorlaştır." diye mırıldandı genç kadın.
Genç kadın yeni bir hayata adım attığını bilmeden ilerliyordu. Her durakta otobüs daha da tıklım tıklım olmaya devam etti.
Erdem yeni kontrat imzalamak ve reklamın konseptini belirlemek için Celal Bey ile toplantı yapmaya gelmişti. Bu aralar oldukça yoğundu. Bu sektörde iyi para olduğunu biliyordu. O yüzden yatırımını bu sektöre yapmıştı. Ve doğru yatırım her zaman kazanç getirirdi. Birkaç yılda bu kadar aranan bir ajans olmak herkesin yapabileceği bir iş değildi. Tabiki doğru insanlarla da çalışmıştı. Evet işi kurmak için gerekli parayı kumardan kazanmıştı. Ancak geri kalan her şey onun alın teriydi.
"Her zamanki gibi harikasın Erdem. Fikrini çok beğendim. En kısa sürede çekimlere başlamak gerek." dedi Celal Bey.
"Elbette hemen başlarız Celal Bey. Ajansın mankenleri -" diyen Erdem'in sözünü Celal Bey böldü.
"Bugün bir gösteri olacak. Reklam için gerekli mankeni bizim seçeceğimizi düşünmüştüm." dedi Celal Bey.
"Siz nasıl isterseniz o şekilde yapalım." dedi Erdem.
"Vaktiniz varsa benimle gösteriye gelmenizi isterim." dedi Celal Bey. Erdem önce saatine sonra sekreterine doğru baktı. Sekreteri başını onay veren bir şekilde sallayınca Erdem, Celal Beye dönüp "Elbette size eşlik etmek isterim Celal Bey." dedi.
Erdem müşterisi ile birlikte şirketinden ayrılmak için hareketlendi. Bakalım onu hangi kadınlar bekliyordu. Mankenler genelde vücutlarını öne çıkarmayı tercih eden kadınlardı. En azından Erdem böyle düşünüyordu. Belki düşüncesi yanlıştı. Sadece bir kadının ya da erkeğin vücudunu pazarlamasını sevmiyordu. Sevmemesine rağmen de tam olarak bu işi yapıyordu. Eski hayatında da sevmediği şeyleri yapıyordu. Şimdi de yine sevmediği işlere bulaşmıştı.
Defne kendisine verilen kostümleri giymiş makyajını yapıyordu. Yine bir ajans seçimine gelmişti. Bu sefer işlerin yolunda gitmesini dinliyordu. Gerçekten buna ihtiyacı vardı. Artık olmalıydı. Umut her geçen gün onu içten içe çürüten bir histi. Önceden umut etmeyi sevse de artık sevmediğini hissediyordu. Neden böyle yaşamalıydı ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asil Kumarbaz
General FictionEğer aşk bir kumarsa o bir kumarbazdı. Erdem Pehlivan hayatının en büyük kumarını oynamak üzereydi.