Tutunacak Bir Şey

331 40 107
                                    

Evet biliyorum çok uzun zamandır bölüm atmıyorum ve üzgünüm ama sınavlarım geç bitti şu anda sömestr tatilinde olduğumuz için yazabildim ve atıyorum. Bir dahaki sınavlara kadar umuyorum ki tam gaz devam.

Bu bölümde de hikayeyi oturtmaya uğraştım. Bundan sonraki bölümde hikaye akışı tam olarak başlıyor.

Umarım beğenirsiniz yine de üstünde çok durduğum bir bölüm olmadı maalesef.

İyi okumalar <3

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Peter derin bir nefes aldı ve heyecanlı bir şekilde kapıya vurdu, aklına istemsiz olarak oraya son geldiği sefer geldi. Her şeyi mahvettiği sefer. Bu sefer öyle olmamalıydı, olmayacaktı....

Kapı çabucak açıldı ve karşısına sarı, Peter'ın tarif edemeyeceği bir şey giymiş ve saçları olmayan bir kadın dikildi.

Peter gülümsemeye çalıştı -bu konuda çokta başarılı olduğu söylenemezdi- ve sesinin titremesini engellemeye çalışarak "Ben Steph-" kendisini düzeltti burası farklı bir evrendi sonuçta, ona nasıl seslenmesi gerektiğini bilmiyordu. "Ben- Doktor Strange ile görüşmek için buraya gelmiştim, buradaysa, onunla- görüşebilir miyim lütfen?" Kadın bir an için kaşlarını çattı ardından yüzünden bu ifadeyi keskince silip "Korkarım yaklaşık iki ay kadar erken geldin. Stephan Strange daha yeni kaza geçirdi buraya gelmesine biraz daha zaman var- senin neden burada olduğunu göremesem de bir şeyler hissedebiliyorum, merak etme zamanı gelince Stephan seni bulacaktır, sana ise ben yardım edemem."

Evet klasik Parker Luck (Parker Şansı) yine kendini gösteriyordu. Sadece birkaç ay daha geç gelse işlerin halletmesi kesinlikle daha kolay olurdu, tamam kabul etmesi gerek en azından kötünün iyisiydi. Şimdiyse gerçekten bir plan yapmalıydı ve tek başındaydı çünkü bu konuda -paralel evren ve zaman- Stephandan başkasına güvenmiyordu.

Şimdi Mabetten dönerken bunu düşünüyordu. İlk önce kalacak bir yer bulması gerekiyordu. Sonra da bir şekilde Yenilmezler ile, Mr. Stark ile konuşması gerekiyordu.

Ama bunu öylece yapamazdı.

Kim Avengers kulesine gelen ve 'Selam Mr.Stark ben bu evrende olmayan bir kahramanım ve benim evrenimde biz yakındık ama blip denen bir olay oldu ve bende dahil evrenin yarısı yok oldu beş yıl geçti ama siz, bizi geri getirdiniz ve çok büyük bir savaş oldu, sonra siz... öldünüz. May de...Bunu haketmeyen iyi kişiler de, ve evrenimde yaşayan herkes beni unuttu. Bunların hepsini ve Thanos'u durdurmalıyız' diyen evsiz, zayıf ,yorgun ve 15 yaşında bir çocuğa inanırdı ki.

Üstelik dünyadaki en zengin insanlardan ve en ünlü kahramanlardan biriseniz.

Yani bu kadar basit olamazdı, bir plan yapmalıydı. Bir yerden başlamalıydı, süresi kısıtlıydı. Ama o kadar çok şey ve bunları çözebilemenin o kadar az yolu vardı ki. Panik olmamaya çalışıyordu çünkü hemen kalacak bir yer bulmalıydı sonra bir yerden, bir şekilde kağıt, kalem bulup bir liste yapabilirdi.

Ama nerede kalabilirdi?

Kalabilecek bir yer bulsa bile ödeyecek parası yoktu. Çalışabileceğini de sanmıyordu, kim bu görünüşe sahip bir çocuğa iş verirdi ki. Yemek parasını nerede bulacaktı. Bu düşünceler rahatsız ediciydi ama gerçekti. En rahatsız edici düşünceler her zaman acı gerçeğe en yakın olanlar değil midir zaten.

If I only could I'd make a deal with God~ 𝑃𝑒𝑡𝑒𝑟 𝑃𝑎𝑟𝑘𝑒𝑟Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin