Hyunjin yıllar önce onu kurtaran çocuğu tekrar bulmuştu.
[Bu kurgu femlix, smut, açık görseller, açık konuşmalar İçerebilir, rahatsız olacaklar okumasın]
10k için çok teşekkür ederim🥺 Tatiliniz nasıl gidiyor Yorum istiyorum
Gotune mizrak girmis minho
Minho Bu kendini oldurmus olmasin
Changbin Cidden 2 haftadır yazmıyor @hyunjin
Ses ver
Hyunjin Wfebdim
Minho Iyi misin lan
Hyunjin Hayır
Changbin Kendi yediğin bok Aptalsın Hyunjin
Minho Yanina gelelim mi
Hyunjin Felix gelsin
Changbin Geliyoz
Hyunjin Felixle gelin
Minho Sikicem felixini Cocuk nerde biliyoz sanki Seungmin soyledi ama sana soyleyemem/
Kendini oldurme biz gelene kadar
Felix&Chan
Chan Nereye gittin abicim
Felix Hava almaya ciktim
Chan Bir yerlere gidelim mi bugün güzelim
Felix Hayir
Chan Dondurma alırız Oradan köpek kafeye gideriz
Felix Pek canim istemiyor Uzgunum
Chan Tamam bebeğim Dikkatli ol bir şey olursa ara beni
Felix çevrimdışı
@felixlee bir hikaye paylaştı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
hwhwang hikayenize yanıt verdi
Hyunjin Felix Neredesin Görüldü
Özür dilerim Görüldü
Seni çok özledim lütfen konuşalım Görüldü
Felix Mesaj iletilemedi
Hyunjin kafayı yemek üzereydi.
Koskoca iki hafta geçmişti, Felix'e her yerden ulaşmaya çalışmıştı yine de ondan bir haber alamamıştı.
Chanın evine gidip saatlerce yalvarmasına rağmen Chan onunla muhattap olmamış, kapıyı açma zahmetine bile girmemişti.
Sigara paketinden bir dal daha çıkaracağı sırada boş olduğunu görmesiyle elinde buruşturup kenara attı, anahtarlarını alıp dışarı çıktı.
Çok uzak olmayan markete girip birkaç içki ve sigara alıp aylak aylak eve yürürken dış kapının aralık olmasıyla adımları yavaşlamış, gözlerini birkaç kez kırpıştırmıştı.
Eve girip elindeki poşeti fırlatırcasına bırakıp üst kata koştu, "Felix!" Odalarının kapısını açtığında büyük bir valize dolabından eşyalarını yerleştiren sevgilisini görmesiyle yutkundu.
Fakat Felix kafasını kaldırıp ona bakmamıştı bile, bir hafta onun için de hiç kolay geçmemiş olsa da Hyunjini affetmek istemiyordu.
"Sevgilim?"
Gözlerini sıkıp kıyafetlerini çıkartmaya devam ederken parmaklarını tutan ellerle sinirli bir tonda fısıldadı,
"Bırak."
Hyunjin yutkunup elini çekmezken diğer elini çillerine götürüp yavaşça okşamıştı küçüğünün. "Konuşalım, olmaz mı?" Sesi titrediğinde Felix gözlerini yavaşça aralayıp onu ağlayarak izleyen Hyunjine dikti.
"Konuşacak bir şey yok. Kalbini kırmak istemiyorum, uzaklaş." Yüzündeki elini sertçe tutup çektiğinde valizin kapağını kapatmış, ayağa kalkmıştı.
"Felix lütfen..."
Odadan çıkacağı sırada belinden tutulup çekilmesiyle dengesini kaybetmiş, birlikte yere düşmüşlerdi.
"Hyunjin bırak diyorum sana!"
Sinirden gözyaşlarını daha fazla tutamadığında küçük ellerini onu hala bırakmayan çocuğun göğsüne vurmaya başladı.
Birkaç dakika boyunca çırpınıp Hyunjine vurmaya devam ettiğinde en sonunda bırakmayacağını anlayıp pes etmiş, hıçkırarak konuşmuştu.
"Gitmek istiyorum ben..."
Kahvelerinden akan yaşlar bıçak gibi göğsüne saplanırken baş parmaklarıyla gözlerini sildi yavaşça.
"Sensiz nefes alamıyorum."
Üstünden inmesine izin vermeden sırtını yatağa yasladığında yüzlerini hizalamış, parmaklarını yüzünden çekmemişti.
"İstediğin kadar vur bana, hakaret et... ama gitme benden sevgilim."
İkisi de sessizce gözyaşlarını dökerken sevgilisinin omzuna küçük öpücükler bırakıyordu Hyunjin.
"O gün öyle söylemek istemedim Felix, seni üzecek hiçbir şey yapmak istemedim."
"Ama yaptın Hyunjin."
Kalbi acıyordu.
Onu affetmek istemese de onu sarmayalan kolları o kadar özlemişti ki, zamanı durdurup sonsuza kadar bu pozisyonda takılı kalmayı hiçbir şeyden daha çok istememişti o an.
"Gitme benden." Kafasını omzundan kaldırdığında yüzlerini hizalayıp bir elini yanağına götürmüş, yavaşça okşamaya başlamıştı.
"Seni öpmek istiyorum, sevgilim."
Reddedilmediğinde yavaşça yüzünü yaklaştırmış, tüy kadar hafif bir öpücük bırakmıştı güzelinin dudaklarına.
"Tekrar öper misin... lütfen?"
Çok ağladığı için sesi kısık çıkarken Hyunjin tekrar tekrar yumuşak öpücükler konduruyor, iki elini yüzünden çekmeyip çillerini okşuyordu bir yandan.
"Uyumak istiyorum..."
Mayışık sesiyle konuştuğunda kafasını boynuna yerleştirip gözlerinş kapatmıştı, tanrı şahit, şu iki hafta da uyuduğunu hissettiği tek bir gün olmamıştı.
Sabaha kadar onu uykusunda izlemiş, çillerini tek tek öpmüştü Hyunjin. Onu bu kadar üzdüğü için bir an bile kendini affetmese de bir daha onun canını sıkacak tek bir şey de yapmayacaktı.
Çünkü onun tek isteği gün sonunda göğsüne kıvrılan sevgilisini sarıp sarmalamaktı.
-
Bölüm geç geldi farkındayım ama bu keyfi bir şey değil, ayrıca kaosu uzatmayı gerçekten isterdim fakat diğer bölümün final olması hem sizin için hem benim için daha iyi olacak diye düşünüyorum
Yeni yükleyeceğim fic (hyunlix) için takip edebilirsiniz
