Isırık

531 27 44
                                    

İyi okumalar.

Hyunjin'in ağzından;

(Hatırlatma; Hyunjin: Sonunda konuşma fırsatı bulduk.)

Onun kanını istiyorum. Çok güzel kokuyor. Onu ısırmamak için kendimi zor tutuyorum.

Başkası olsa çoktam ısırıp kanının son damlasına kadar içmiştim. Ama o farklıydı. Sanki bir şey beni engelliyordu.

Acaba aşık mı oluyorum? Aşk nedir ki?

Min-ji'nin ağzından;

Min-ji: E-evet öyle oldu.
Hyunjin: Hyunjin.
Min-ji: Min-ji.

El sıkıştık. Fakat eli buz gibiydi. Teni de solgundu. Kitapta okumuştum vampirlerin de teni bembeyaz ve buz gibi olurmuş. Acaba vampir olabilir miydi? Ah, yine saçmalıyorum galiba.

Kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. (Dinlediği müzik medyada var isterseniz açabilirsiniz.) Birden Hyunjin bir kulaklığımı alıp kendine de takmak için eğildi. Ama bunu yaparken yüzü yüzüme çok yakındı. Kalp atışlarım hızlanmaya başlıyordu.

Gözünü kulağımdan çekip gözüme baktı. Bir kaç saniye öylece kaldık. Sonra geri çekildi. Kalbim sanki göğüs kafesimi delecekmiş gibi atıyordu. Nefesimi düzene sokup müziği dinlemeye devam ettim.

Yan tarafa baktığımda Eun-woo ve Mina'nın konuşup gülüştüklerini gördüm. Pek bir samimi gibiydiler.

Birden Hyunjin'in kafası omzuma düştü. Yüzüne baktığımda uyuduğunu gördüm. Ben de kafamı onun kafasının üzerine bırakıp gözlerimi kapattım.

(...)

Gözümü açtığımda vardığımızı gördüm Hyunjin bana bakıp gülümsedi.

Hyunjin: Hadi kalk vardık.
Min-ji: Tamam.

Kalkıp çantamı aldım. Herkes partneri ile birlikte gidiyordu. Sonunda uygun bir yer buldukta herkes çadırlarını kurmaya başladı. Hyunjin ve ben de kurmaya başladık.

Sonuncu çiviyi de yere sabitledikten sonra çadıra Hyunjin ile birlikte gururlu bir şekilde baktık.

Hyunjin: İyi iş ortak.
Yumruklarımızı tokuşturduk. Sonra yanımıza Jeongin gelip bize alayla baktı.

Jeongin: Hah! Biz sizden önce bitirdik.
Deyip kolunu Felix'in omzuna attı.

Hyunjin: Sus lan sen. Bebek ekmek.
Jeongin: Sana kaç kez bana öyle söyleme demeliyim?!
Hyunjin: İstediğin kadar söyle yine de Bebek ekmeksin.
Jeongin: Gıcık şey seni deyip Felix'le beraber gittiler.

Bizde Hyunjinle çadıra girdik. Eşyalarımızı yerleştirip dışarı çıktık. Ormanda yürümeye başladık. Birden Eun-woo ve Mina'nı gördüm. El ele tutuşup yürüyorlardı.

Birden Eun-woo Mina'yı öptü. Gözüm fal taşı gibi açıldı.

Hyunjin: Abinle Mina'nın sevgili olduğunu bilmiyordum.
Min-ji: B-Ben de bilmiyordum. Onlara ben sonra göstericem. Benden niye sakladılar ki?

Hyunjin ile yürümeye devam ettik. Birden bana döndü ama gözleri kıp kırmızıydı.

Hyunjin: Özür dilerim.

Boynuma yöneldi. Onu ittirmeye çalıştım ama çok güçlüydü. Boynumu yaladı.

Tam bağıracağım sırada boynumda hiss ettiğim acıyla yavaş yavaş gözüm kapandı.

Selamm.

Nasılsınız?

VAMPİRE/Hwang Hyunjin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin