Sabah'ın 6'sın da bizi kaldırmışlardı. O saatte kalkılır mı bu nedir. Neyse hemen üstümüzü değiştirip dışarı çıkmıştık. Herkesi toplamışlardı. Bizlere saat 9'da ormanlığa gitmemizi ve 1 gün boyunca orda çadır da kalmamızı istemişlerdi. Ne diye kalcaz lan güzelim yataklardan bizi boşu boşuna kaldırıyorlardı.
Hemen eve gidip gerekli olan herşeyimi hazırlamıştım. Telefonumu şarja takmıştım tabi ki de. Kahvaltımı da yapıp Batu'nun yanına gitmiştim daha kahvaltı yapmamışlardı neymiş efendim üşeniyorlarmış, sonra bunlara kahvaltılarını hazırlayıp Batu'yu da öpüp, eve geçtim. Saat 8.40'dı Cemre'de uyuyordu hemen onu kaldırıp eşyalarımı da bir kez daha gözden geçirdikten sonra dışarı çıkmıştık. Kardelen ve Yaren'i görmüştük yanlarına gidip biraz lafladıktan sonra diğerleri de çıkmaya başlamıştı. O sırada Berk'in Doğa'nın yanına gittiğini görmüştüm konuşuyorlardı, Doğa'nın utandığı çok belliydi.
Orman'a doğru giriş yapmıştık. Fazla uzaklaşmadan bir yerde durup çadırları kurmaya başlamıştık, hepimizde bir çember şeklinde kurmuştuk çadırlarımızı, ortası boştu oraya ateş yakıcaktık akşama. Ben eşyalarımı hazırlarken Cemre'nin Emin'lerin çadırına girdiğini gördüm fakat Batu bi yere gidicem demişti 30 dk'dır ortalıkta yoktu? Diğerlerine görüp görmediklerini sormuştum ama onlar da görmemiş. Hemen ordan uzaklaşıp Batu'yu aramaya çıkmıştım nereye gittiğimi bilmiyordum bunun da bir önemi yoktu ne de olsa söz konusu Batu'ydu. Bir kaç dakika sonra bir ağacın altında birilerini görmüştüm koşarak kim var diye bakmıştım. Nasıl ya?? Off.
Orda değildi, Berk ve Doğa vardı hesap sorucak vaktim yoktu o yüzden koşarak sahile inmiştim. Sonunda! Orda oturmuş denize bakıyordu hemen yanına gitmiştim;
+Ne işin var burda Batu? Kaç dakkadır seni arıyorum
-Sadece bir kaç dakika geçti fazla telaşlanmasaydın
+Her neyse işte off
-Neden geldin?
+Seni merak ettim Batu.
-Ee?
+Baksana boşver Batu. Ben gidiyorum ya.
-Şaka amk, gel buraya
+Ee anlat?
-Ne anlatim?
+Niçin buraya geldin?
-Bilmem
+Bilmemini sikim Batu. Söyle şunu
-Canım sıkıldı geldim işte amk
+İnsan bi haber verirdi değil mi?
-Sanane
+İyi.
(Bir kaç dakika sonra)
-Biliyo musun?
+Neyi?
-Seni sevdiğimi
+Tabi ki de evet
-Öpücük var mı?
+Mal :D
-Ama bu sefer dudaktan :d
+Şşşş
-Ne
+Hiç
Susmuştuk, yavaşça birbirimize yaklaşıyorduk sonra o sırada dudağını hissetmiştim dudağımda..
Biraz orda oturduktan sonra, diğerlerinin yanına gidiyorduk. Yolda tartışa tartışa gelmiştik sonundaa.
Berk ve Doğa hala yoklardı? Onları beraber iken gördüğümü anlatmıştım, bunlar birşey karıştırıyorda neyse Doğa gelirse sıkıştırırız.
Çadıra giricekken Cemre'nin çadırda olmadığını farketmiştim, Emin'leydi değil mi? Evet kesinlikle. Onların çadırına sessizce yaklaşmıştım ve bir anda fermuarı açmıştım.
Oha lan oha!
Tam açtığım sıra Cemre Emin'i öpüyordu hem de dudağından lan bunlar ne zaman çıkmaya başladılar. Neyse.
Neyse neyse diyerek içimi çürüttüm abi.
Hava kararıyordu, ateşi yakmaya çalışıyorlardı 1 saat boyunca donduktan sonra yakabilmişlerdi sonunda be. Tamam fazla atarlıyım.
Yatağımda uyanmıştım. Çünkü hepsi bir rüyaydı. Mutlu bir rüyaydı. Hiçbir şey değişmiyecekti ben hala sikik hayatıma devam edecektim.
