17

266 31 34
                                    


Kalan kitaplarım kalıcak ve hesabı kapatmayacağım, diğer hesaptan eski kitapları atmaya devam edeceğim

///////

Jin ve namjoon babam sürekli yoongi ve sevgilisi, yoongi ve sevgilisi, başka birşey konuşmuyorlardı.

Yanlarında oturmuş kitap okurken yine namjoon babam "çok tatlılardı"  sinir ile kitabı kapattım, kalkarak odama çıktım, artık bağırıcaktım, bu evde yoongi den başka kimse konuşulmuyordu resmen.

Adamın kulakları çınlamakdan sağır olucaktı.

Hoca yine gruba sağlıkçıkar için ödev vermişti, hayır yani sağlıkçı fetişimi vardı anlamıyordum.

Bunlar da hep benimi buluyordu, istemediğim ot dibinde bitermiş derlerdi ve şuan öyle oluyordu.

Bu sefer okulun hazırladığı soruları sorucakmışız, pdf atmıştı, neyseki yazıcım vardı da hemen çıkartmıştım.

Saat öğlene geliyordu, aşşağı inerek babamların yanına gittim "baba hastaneye gidebilirmiyim"  kaşlarını çattı "neden, hastamısın bebeğim"   kafamı salladım "hoca ödev verdi, onları tamamlamam gerek"  namjoon babam "yoongi'ye haber veriyim" dediğinde kafamı salladım "ona gitmeyeceğim, boşuna haber verme" dediğimde kaşlarını çattılar.

Ne oluyordu şuan anlamış değildim, jin babam "hoseok yoongi'den bu aralar uzaklaştın, ne oluyor anlat bize" omuz silktim "bir şey olmuyor, özel hayatına fazla katılmıyorum, istediğiniz bu değilmiydi , şimdi gidebilirmiyim" dediğimde jin babam onayladı.

Arabaya binerek hastaneye geldik, kapıda yoongi hyung vardı, göz devirerek indim, namjoon babam asla laf dinlemiyordu.

Hastaneye doğru yürüdüğümde gülerek baktı, yanından geçerek içeri girdim, arkamdan gelerek "merhaba yokmu" takmadan vezne ye gittim "merhaba" dediğimde kadın gülümseyerek "nasıl yardımcı olabilirim"   "araştırma ödevim vardı da boşta olan hemşire veya doktor varsa rica edicektim"  kafasını salladı.

Bilgisayara döndüğünde yoongi hyung "gerek yok ben yardımcı olurum"  göz devirdim "size ihtiyacım yok, lütfen bakarmısınız"  kadın "üzgünüm küçük adam bir tek bay min boşta, diğerlerinin ders ve hastaları var" dediğinde kafamı salladım.

Geri dönerek hastanenin çıkışına yöneldim, kolumu tuttu "gel yardım edeyim" diyerek çekiştirdi, kolumu çekmeye çalıştığımda izin vermedi ve odasına getirdi beni.

Sinir ile nefes alarak koltuğa oturdum, karşıma geçerek "ödevin ne?"  kağıtları önüne koydum, sorulara bakarak "bu kadar mı?"  kafamı salladım, göz devirerek kağıtlardaki soruları cevapladı.

Geri uzattığında alarak kalktım, elimi tutarak "hemen gidicekmisin"  elimi çektim, belime sarıldı "hoseok böyle yapma" dediğinde kollarını itmeye çalıştım ama daha sıkı sarıldı "bırak beni"  kafasını omzuma koydu "gerçeği gördüğünde ben seni yinede affedeceğim hoseok" dediğinde güldüm "senden af dileyeceğimi kim söyledi, karaktersiz birinden af dileyecekmişim, komik"  kolları gevşedi.

Kolları arasından çıkarak odadan da çıktım, arabaya binerek kafeye geldim, buble tea alarak biraz dolaştım, parka geldiğimde banklar dan birine oturdum.

Etrafa bakarken yoongi'nin sevgilisini gördüm,  bir çocuk ile oynuyordu, kaşlarımı çattım, biraz daha izledim, dayanamayarak yanlarına gittim.

Çocuk sallanıyordu, diğerine ben oturdum "merhaba"  kadında gülerek "merhaba" dediğinde çocuğa baktım "annesimisiniz"  güldü "evet" dediğinde kafamı salladım "çok benziyorsunuz"  "teşekkür ederim" diyerek biraz daha salladı.

Bende sallanmaya başladım, bir adam yanlarına geldi, kadın çocuğu indirdi, ceketini düzelterek "görüşürüz bebeğim"  çocuk da " görüşürüz anne" diyerek el salladı.

İçimde birşeyler kopmuştu "ayrımısınız"  kafasını salladı "evet, velayetini almak için uğraşıyorum"  kafamı salladım "umarım kavuşursunuz" dediğimde "teşekkür ederim" diyerek parkın çıkışına yöneldi.

Pekala bunları kendim görmesem inanmazdım ama şuan çok büyük bir pişmanlık duyuyordum.

Arabaya binerek hastaneye gittim, yoongi'nin odasına girdiğimde içerideydi, kaşlarını çatarak "hoseok"  kapıyı kapatarak "ben"  güldü "evet sen, ne oldu"  yutkundum "b-ben şey, beraber gezeriz diye şey etmiştim, ama şimdi değil işin bitince" dediğimde kaşlarını kaldırdı.

Dilini yanağına bastırdı "neden? Karaktersiz biri ile gezecek kadar ne olmuş olabilir"  yanına giderek "özür dilerim, lütfen effet" aferin hoseok ,tükürdüklerini yala şimdi ,aptal.

Kaşlarını kaldırdı "bir şeyler oldu değilmi, ne oldu"  kafamı salladım "bir şey olmadı, istemiyorsan giderim" diyerek arkamı döndüm, elimi tutarak kendine çekti, kucağına düştüm, belime sarılarak "hadi gidelim, işimi evde de halledebilirim"dediğinde yutkundum
" tamam" diyerek kucağından kalktım.

Kafeye giderek oturduk, normal konuşurken içeri o kadın geldi, hay şansımı şey edeyim, kapişonumu kafama çekerek içeceğime gömüldüm, kadın "yoongi" dediğinde ayağımı salladım.

Yoongi hyung "selam jihyo"   kadın "arkadaşın mı"  yoongi hyung kapşonumu çekerek "evet, tanışmak istermisin" dediğinde kadın "ah sen o parktaki çocuksun"   "merhaba"  diyerek güldüm.

Yoongi hyung kaşlarını çattı 'sonra konuşucaz' bakışı atarak biraz konuştular, kadın gittiğinde sıçtığımı anladım.

Neden tanrım neden.

/

/

sope : honeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin