4

151 10 9
                                    

Merhabaaa:D
Aslında bölüm atmayı düşünmüyordum. Tavşan taekookcuyumaskm istedi diye atıyorum;)
O yüzden iyi okumalarrXx

**
"Neee!?" Jimin bağırdı birden. "Evet Taehyung'dan hoşlanıyorum Jimin..." Dedim üzgün yüzümle. Jimin iki eliyle ağzını kapatmıştı. Evde bizden başka kimse yoktu. Bu yüzden iyiydi. "Sen ciddi olamazsın" dedi şaşırmıştı tabii. Benim gibi bir aptal deliye aşık oldu..

Omuzlarımdan tutup beni silkeledi. "Kendine gel! O sana kötü davranıyor ne aşık olması!?" Endişeyle bakıyordu. "Biliyorum üzgünüm..ne buldum onda bilmiyorum.." dedim titrek ve kısık sesle. "Seni sevmeyeceğini biliyorsun değil mi?" Dediğinde kalbim paramparça oldu. "E-evet... biliyorum.." dediğimde Jimin üzüldü ve bana sarıldı.

"Ağlama ya.. bende ağlarım" dediğinde gözyaşlarımın akmasına izin verdim. Dolmuştum ve sakinleşmek istiyordum. Jimin haklıydı. O beni sevmeyecek. Gay bile değil. Hep itiraz ediyor ama kalbim onu seçmişti. Kalbim onun kalbini istiyordu. Ama yalnış kişiyi seçmişti. Bu canımı yakıyordu...

**
Okulda yalnız geziyordum. Artık Taehyung'la konuşmuyordum çünkü bu canımı yakacaktı. Kalbim ona bakmam ve konuşmamla çok hızlı atıyor. Ben dayanamam... Jimin çok şanslıydı. O gay olsa bile umursamaz biriydi. Yani onun sevdiği insan onu sevmezse umrunda olmaz. Ama ben tam tersiydim. İlk kez birine aşık oldum. Kalbim Taehyung'u istiyordu...

Taehyung önümde oturduğu için biraz gergindim. Teneffüs olduğu için daha çok gerilmiştim. Taehyung'la alay eden iki çocuk geldi yine. Kalbim onu korumak istiyor ama o benim yaptıklarımı görmek istemiyordu. Bir yardımı reddediyordu.

Taehyung'un ensesine şaplak attığında canım yandı. Taehyung nasıl sabrediyor? Nasıl dayanıyor? Taehyung onlara baktığında sırıttılar. "Ne o sakinsiniz?" İkimize baktıkları için Taehyung başını çevirip bana baktığında gözlerinde kaldım. Kalbim yerinden çıkacak şekilde atıyordu. Yutkundum ve gözlerimi ondan kaçırdım. O da sanki üzülmüştü. Ola bilir mi?

Jungkook çok safsın.. Hep iyi yönden bakıyorum..

"Taehyung yazıklar olsun sana enerjik, güleryüzlü çocuğun enerjisini sömürdün" kahkaha attıklarında benden bahsettikleri için ayağa kalktım. Evet yine yardım ediyordum ama bu son yardımım olacak. Taehyung'u unutmam gerek.

"Hey! Bana bakın" dediğimde her kesin dikkatini çekmiştim. Hassiktir.. Abim bile ne saçmaladığıma bakıyordu. "Bu kadar mı boş insanlarsınız? Ne yapacağınızı bilmiyor musunuz?" Dediğimde susup beni dinliyordular. "Taehyung enerjimi sömürmedi. Kimse sömürmedi. Hem size ne bundan? İnsanlara karışmayı bırakın ve kendinizle ilgilenin!"

Ağızları açık bana baktılar. Taehyung'a baktığımda gülümsediğink gördüm. Ona baktığımı görünce hemen eski haline döndü. Tabii geç kaldı. Gördüm her şeyi. Çok güzel gülümsüyor. O gülümsedi ve benim kalbim parladı. Of Taehyung bana naptın sen?

Unut Jungkook! O seni sevmeyecek. Aşık olmayacak. O gay değil! O hetero! Ağla Jungkook ağla.

**
Hoca dersi anlatıyordu. Dinlerken az kalsın uyuyakalıyordum. Çok sıkıcıydı. Taehyung bana döndüğünde şaşkınlıkla ona baktım. "Teşekkür ederim" dedi ve gülümsedi. Önüne döndüğünde yutkundum ve göğsümden çıkacak olan kalbimde tuttum elimi. Yapma Taehyung iyi değilim...

Kağıt attı bana. Neler oluyordu? Kağızı açtığımda her kesin yaptığı gibi mesaj yazmıştı. Taehyung? Bana? Kağıtda mesaj yazdı?

Teşekkür ederim Jungkook. Çok cesaretlisin. Keşke bende de senin gibi cesaret olsa... Bunları sana söyleyemiyorum bile. Yani teşekkür ederim:)

Okuduğum gibi cevap yazdım ve ona fırlattım.

Teşekkürüne ihtiyacım yok. Benim hakkımda konuştukları için söyledim. Senin için değildi. Sen gay değilsin. Ben gay'im. O yüzden uzak dur benden Kim Taehyung.

Pişman değildim. Kalbim sızlasada pişman değildim. Haketti o.

Kağıtı okuduğu gibi şaşkınlıkla bana baktı. Ağzı açık kalakaldı. "Bir şey mi oldu?" Dediğinde başımı iki yana salladım. "Hayır" dediğimde gözlerini kıstı. "Neden böyle yaptın?" Dediğinde gülümsedim. "Karşılık verdim sevmedin mi?" Kaşlarını çattı. "Sevmedim" dediğinde güldüm. "Ben de sevmemiştim" dediğimde ciddi yüzüme döndüm. "Şimdi önüne dön" şaşırmıştı. Önüne döndüğünde gözlerimi sıkıp göğsümü tuttum. Kalbime karşı gelmiştim.

**
Teneffüs olduğu gibi Taehyung'u ayağa kalkıp yanıma geldi. Şaşkın olduğumu ona bildirmeden baktım yüzüne. "Jungko-" Jimin yanımıza gelip Taehyung'a anlamamış bakışlar attı ve bana döndü. "Gelir misin? Seninle konuşmam gerek" dediğinde başımı onu onaylarcasına salladım. Taehyung dudaklarını yaladı. Jimin bileğimden tutup beni kendisiyle sürükledi. Taehyung'u yalnız bıraktık.

Sınıfın kapısında durduk. Kimse duymasın diye kısık sesle sordu. "Taehyung'la aranda ne var?" Heyecanla sordu. "Jimin, ciddi misin?" Dedim bıkmış yüzümle. "Dün seninle konuştuk" dediğimde düşündü. "Evet ama bu gün?" Dediğinde ofladım. "Yine iğrenç haraketleri işte. Boş ver sınıfa gidiyorum" Jimin'i bırakıp sınıfa girdim. Gördüğüm şeylə kalbim paramparça oldu.

Kocaman irileşmiş gözlerimle Taehyung'u tekmelediklerini gördüm. Koşarak yanlarına gittim. Taehyung'un yüzüne yumruk vuracağı sırada Taehyung'a sıkı sarıldım. Böylece durdular. Vurmayı bıraktıklarında Taehyung'a sarılı halde ağlamaya başladım. Jimin'de bizi görmüştü. O kadar korkmuştum ki Taehyung'un başını göğsüme yaslamıştım.

Geri çekildiğimde dolu gözlerimle Taehyung'a baktım. Taehyung bana şaşkınca bakıyordu. Biliyor musunuz annesine sığınmış bir çocuk gibiydi. Tabii annesi yok ve o sevgi görmedi. Belki bir yüzden böyleydi. Taehyung'um.. Beni sevmese bile onu sevmeme engel değil. Ben onu çok seviyordum. Galiba artık geri dönüşü yok.

Saçlarını okşayıp yanağından öpmek isterdim. Ama yapamadım. Yutkundum ve iki orospuya döndüm. "Kafayı mı yediniz!? Size az önce ne dedim ben!? Götünüzle mi dinlediniz beni!?" Dediğimde kaşlarını çattılar. "Bir daha Taehyung'a dokunmayın. Saçına bile bir şey olsa sizi gebertirim anladınız mı beni!?" Sona doğru yüksek sesle konuştum.

Yutkundular ve uzaklaştılar. Taehyung'un eğilmiş başını kaldırdım ve bana bakmasını sağladım. Gözleri dolmuştu. Kıyamam yaa. Bende ağlayacağım şimdi. "Ju-Jungkook.." dedi kısık sesle. Güvende hissetmesi için ensesinden tutup göğsüme kafasını yaslamasını sağladım. Saçlarını okşadım. Sırtına pat pat vurdum. "Geçti..her şey geçti Taehyung.." burnumu çektim ve gözlerimi sildim.

Taehyung ağlıyordu. Göğsüme doğru ağlıyordu. Saçlarına öpücük kondurup kokladım. "Güvendesin" dedim ve sıkı sarıldım ona. Küçük çocuk gibiydi. Ben onunla sonsuza kadar böyle kala bilirdim. Ağlaması kalbimi acıtıyordu ama bana güvenmesini çok istiyordum. Onu çok seviyordum ve kendimden çok ona değer veriyordum. Onu sonsuza kadar koruya bilirdim. Çok masum bir çocuk vardı ruhunda...

**
Biraz üzgün bölüm oldu değil mi? Yazarken bile üzüldüm.. Beğendiniz mi? Gelen bölümde görüşürüz<33

-ZeynepXx

MY FATHERS•TAEKOOK+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin