10

108 5 5
                                    

Merhabaa<33
Yeni bölüme hoş geldiniz. Şimdiden iyi okumalar diliyorum:)

**
"Beni yemek istemiyor musun?" Yüzünü avuçlarım arasına aldım. "Öyle düşünme Taehyung. Ben sana çok aşığım. Neden yemek istemeyim ki sade-" yüzünü yüzüme yaklaştırdı ve dudaklarıma yapıştı. Önce affalladım. Sonra belinden tutup onu kendime çektim. Alt dudağını emdiğimde, üst dudağımı çok hafifce emiyordu. Öpmesi bile bu kadar tatlıydı...

Bana karşılık vermesini bile beklemiyordum. Aklımda o kadar soru işareti vardı ki... Heteroyum diyordu ama bunun öyle olmadığının farkındaydık. Bir birimize aşıktık. O gözümde ince hafif küçük bir bebek gibiydi. Onu öpmeye kıyamadım ama o kendisi dudaklarıma yapışmıştı. İnanın buradaca sevinçten ağlaya bilirdim. Çok mutluydum. Dudaklarının tadı da kendisi gibi tatlıydı.

Dudaklarımızı ayırdığımda geri çekilmedim. Gözlerinin içine baktım. Göz teması kurduk. Gözleri ve dudakları arasında göz gezdirirken belindeki elim sıkılaştı. Yutkunduğumda gülümsedi. Küçük melek olan bebeğim...

"Jungkook" dedi kısık sesle. Dudaklarım aralık duruyordu. Ne diyeceğini bekledim. O da konuşmaya devam etti. "Kalbim seni için çalıyor" dediğinde ağlamak istiyordum. Bu kadar masum bu kadar tatlı olmak beni ağlatıyor. Ben bu bebeğe hiç bir şey kıyamıyordum. Düşüncelerimden ayrılıp gülümsedim. "Benim de kalbim senin için çalıyor bebeğim" dediğimde gözleri böyüdü. Ağzı açık kaldığında sertçe öpücük bıraktım ve kıkırdadım.

"Noldu?" Dediğimde kollarını boynuma doladı. "Bana hep bebeğim söyler misin?" Küçük bebekler gibi sorduğunda gözlerimin dolmasına az kalmıştı. Başımı onu onaylarcasına salladım. "Derim, hep derim. Sen benim bebeğimsin" dediğimde güldü. "Senin bebeğinim" dedi ve çok mutlu olduğunu gösteren gülüşünü sundu. "Seni çok seviyorum bebeğim" dediğimde burnumu burnuma sürttü. "Ben de seni" dedi ve burnuma öpücük kondurdu.

**
Eve gelmiştik. Çok fazla yorulmuştum. Bu geceyi çok sevmiştim. Taehyung benim bebeğimdi. Tanrım bu çok inanılmaz bir şeydi. Nasıl bu hale geldik bilmiyorum ama çok mutluyum. Onu çok seviyorum. Koltukta oturmuş elim yanağımda onu düşünerken gülümsüyordum. Jimin sırıtarak yanıma geldi. Teöefonunu sallayarak yanıma oturdu. Kaşlarım çatıldı. "Ne o?" Dediğimde güldü. Telefonunu açıp galeriye girdi. Bana çevirdiğinde ağzım açık baktım.

"Aptal o kadar mı boştun. İnanamıyorum öpüştüğümüzü bile çekmişsin çok ayıp" dediğimde kıkırdadı. "Taekook öpüşmesi çektim. Umarım dilli de nasip olur" dedi ve göz kırptı. Ağzım açık kaldı. "Yuhh sen bu kadar arsız mıydın" dediğimde kahkaha attı. "Ne sandın yarram" dediğinde gözlerimi devirdim. "Yarran olmak istemem" dediğinde dil çıkarttı. "Yarram senden güzel" dediğinde başımı iki yana salladım. Güldüm ve saçlarımı geriye itekledim.

**
Okula geç kalmıştım. Sınıfa doğru koştum. Kapıyı dövdüm ve içeriye girdim. "A-afedersiniz geç kaldımm" dedim yel nefeste. Derin nefesler alıp veriyordum. Hoca gözlerini devirdi ve sırama geçmem için işaret verdi. Teşekkür edip sırama geçtim. Önümde oturam Taehyung yoktu. Şaşkınlıkla bakakaldım. Gelmemiş miydi? Neden? Acaba benim yüzümden mi?

Yutkundum ve çoçuğa sordum. "Ne?" Dedi duymamıştı. "Taehyung gelmedi mi?" Dedim tekrardan fısıltıyla. Bir kaşı havalandı. "Ne diyorsun?" Dediğinde ofladım. "Aptal Taehyung gelemedi mi diyorum!?" Dediğimde gözlerini devirdi. "Sus duymuyorum seni!" Dedi ve önüne döndü. Ya sabırr...

Diğerine sordum. "Taehyung belada" dediğinde gözlerim irileşti. "Ne!?" Ayağa kalkıp bağırmıştım birden. "Jungkook neler oluyor!?" Hoca bıkmışcasına sorduğunda kocaman gözlerimle ona baktım. Yutkundum ve çantamı alıp koşarak sınıftan çıkmıştım. "Jeon Jungkook nereye!?!" Hoca bağırdığına kulak vermedim. Gözüm dönmüştü.

Koşarak okuldan çıktım ve Taehyung'un evine koştum. Bütün yolu koştum. Bacaklarım popoma çarparak çok hızlı koşuyordum. Evine vardığım gibi kapıyı dövdüm. Çok hızlı atıyordu kalbim. Tanrım sen bebeğimi koru. Kapıyı Jin açmıştı. "Jungkook?" Dediğinde kocaman gözlerimle ona baktım. "Taehyung nerede??" Dediğim tek nefeste. "Okula gitmi-" bağırarak konuştuğumda sözü yarıda kaldı.

"Okulda değil başı belada. Numarası var mı??" Dediğimde şaşkınca başını olumlu anlamda salladı ve telefonunu cebinden çıkardı. Numarasını bana gösterdiğinde cebimden telefonumu çıkardım. Ellerim titriyordu. Numarasını kaydettim ve teşekkür edip koştum. "Dikkatli ol" bağırdı Jin arkamdan.

Onu aradım. Açmadı. Yine aradım açmadı. Ofladım sinirle. "Of Taehyung off!!" Bağırdım ve yeniden aradım. Çok geçmeden açtığı için Tanrıya şükrettim. "Taehyung neredesin??" Dediğimde sessizlikti. Sonra Taehyung'un sesini duydum. "Jungkook!! Yardım et lüt-ah siktir!" Kocaman olmuştu gözlerim. "Noluyor!??" Dediğimde kıkırdama sesi duydum. "Taehyung'un tacize uğruyor Jeon" dediğinde gözlerim döndü. "Ne diyorsun sapık sen kimsin nerede Taehyung!? Ona dokunan ellerini bir bir sikerim!"

Kahkaha atmıştı. "Konum atacağım yere gel. Polise söylersen Taehyung'una veda edersin" dediğinde sinirden dişlerimi kıracak şekilde sıktım. "Tamam geliyorum at hemen! Taehyung'a da dokunma!!" Dediğimde kıkırdadı ve telefonu kapattı. "Lanet olsun!!" Bağırdım ve bana atılan konuma baktım. Çok uzak değildi. Neresiydi onu bile bilmiyordum. Tuzak ola bilirdi..

Telefonda Jimin'i aradım. Açtığında hemen konuştum. "Efendim Jimin ben gelemeyeceğim Taehyung'u kurtaracağım sakın yanıma gelme duydun mu beni" dedim ve telefondan Jimin'e konum attım. Telefonu cebime koydum. Yan duvarda beni dinleyen birini görmüştüm. Koşarak o konum olan yere gittim. Bekle Taehyung'um geliyorum!

**
Bölüm sonu. Umarım beğendiniz<33
Yeni bölümde görüşürüz güle güle))

Tt: jtsussss

-ZeynepXx

MY FATHERS•TAEKOOK+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin