Sinirli olduğumda beni yalnız bırakıyordu. Mutlu olduğumda başımın etini yiyordu. Bir süre sonra sorgulamayı bıraktım.
Hazırladığım sandivici dişlerimin arasına aldım ve masadaki kitapları iki elimle birden kaldırıp mutfağın kapısına ilerledim.
Odanda mı çalışacaksın?
Ama cidden, bu nasıl bir soruydu?
Sence başka bir yerde çalışabilir miyim?
E mutfak masası gayet uygundu ya.
Saçma sorular sormanın verdiği keyifle neşelendiğini hissedip cevap vermedim. Andrea halamın evinde olanlardan beri sabah uyandığım anda kafamın içinde beliriveriyordu Cameron. Ve akşama kadar yalnız bırakmıyordu beni.
Annemin sesini işittim.
-Audrey, akşama tavuk kızartacağım!
Kesin bana yine bir sürü iş yükleyecekti.
Dişlerimin arasındaki sandivici çıkarmadan odama girdim ve kitapları masama bıraktıktan sonra sandivici ısırıp elime aldım.
-Tamam anne!
Çalışma masamın yanındaki sandalyemi geriye çekip oturdum. Silindir kalemliğimden bir kalem ve silgi çıkardım.
Oof, bir sürü Fizik ödevi var. Onun yerine şarkı falan dinlesen? Ödevleri bugün bitirmem gerek.
Daha on günün var! Erkenden bitirip rahat edeceğim işte!
Homurdandığını işittim.
İyi!
Cameron bağırarak şarkı söylerken Fizik ödevimle uğraştım.
Telefonum çalınca Cameron meraklanarak sustu. Kalemi hiddetle masaya vurup test kitabını kapatarak telefonuma uzandım. Darryl arıyordu. Kıpkırmızı kesildim. Cameron kıkırdadı.
Uuu, seninki arıyo- Kes sesini!
Sustu. Sırf meraktan. Ben de telefonu açtım.
-Alo, Audrey?
-Darryl, selam. Bir şey mi oldu?
-Ha, ben şey diyecektim. Geçen gün doğum günümdü ya hani...
Kaşlarımı çattım. Ne demek istiyordu?
-Evet..?
-Hah, şey... Annemlerin bir işi çıktı ve parti işini falan bu hafta sonuna ertelediler. Gelmek ister misin diye soracaktım. Bu cumartesi olacak, benim evimin ordaki kafede.
Şaşkınlıkla kalakaldım. Cameron kafamın içinde sevinç çığlıkları atıyordu. Kekeleme, diye düşündüm. Sakın ha.
-Ah, tabi ki... Saat kaçta olacak?
-Henüz kesinleşmedi. Ayrıntıları okulda veririm.
-Teşekkürler... Şey... Davet için.
Hattın diğer ucunda güldü.
-Bir şey değil. Okulda görüşürüz.
Sonunda gelecekti, ha? Gribi geçmişti demek ki.
-Görüşürüz!
Kapattım. Cameron nefesini tuttu. Ben de nefesimi tuttum. Aynı anda patladık. Ayağa fırladım ve havayı yumruklayarak kocaman sırıttım.
EEVVVETT!!! EVVETT!!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cameron
Teen FictionBir bedende iki kişi, fazla değil mi? Audrey 16 yaşında liseli bir genç kız. Diğer kızlar gibi kitaplardan, müzikten ve yalnız kalmaktan hoşlanıyor. Ama hiçbir zaman gerçekten yalnız değil. Aklındaki o ses küçüklüğünden beri onu bırakmıyor... - 'Ah...