Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
The Weeknd- Often
VI- Lee and his gun
●
"Şüphe beyninin duvarlarına yapışmış bir duygudur. Şüphe her şeyin temelidir. "
●
Seul Limanı
Özel Mülk
Han masasının üzerindeki satranç tahtasına bakarken bir labirentin içine düştüğünü biliyor. Şüphe her yerde, kafasının içinde, ciğerlerine yapışmış bir adım ötesi bile şüphe. Öyle ki Hanji her şeyden şüphe ediyor. Buraya neden geldiğinden bile şüphe ediyor. Lee'nin ona henüz her şeyi tam anlamıyla anlatmadığından şüpheli şuan en büyük şüphesi bu, onu zorlayacak. Lee'nin her türlü sınırlarını zorlayacak ve içindeki şüpheyi silecek.
Felix gibi o da bulanık sularda yüzmeyi sevmez. Onlar suyu bulandıranlardır çünkü böyle öğrendiler.
Odasının kapısının çalınmasıyla gözlerini beyaz-siyah kare tahtadan çekti ve masanın üzerine eğilmiş belini düzeltti. Kafasındakileri son bir kez geçirirken gözlerini kapıya dikti ve ilerleyip tahta kapıyı açtı.
Beklediği gibi Lee'yi görmesiyle sırıttı.
Siyah dar bir tişört ve siyah bir kargo pantolon giymişti ellerinde tuttuğu kıyafetler ise üzerindekilerin aynı. Böyle bile babasının bir askeri olduğunu bağırıyordu. Hanji'nin sırıtmasını gören Lee kaşlarını çatarken ilk konuşan oydu.
"Okul kıyafetlerini getirdim Hanji, bunları giydikten sonra dışarı çık. Bu sefer gerçekten ağır silahlar taşıyacaksın."
Ellerindekileri ona uzattı, Han gözlerini bir kıyafetlere bir Minho'ya değdirirken ağızından histerik bir gülüş çıktı. Kafasını aşağı yukarı salladı yavaş yavaş.
"Ne döndürdüğünün farkında değilim sanıyorsun değil mi Lee?"
Minho gözlerinin karşısındaki çocuğunun irislerine çıkarırken anlamsızca yüzünü izledi. Elindeki ona verdikten sonra duvar gibi suratıyla konuştu "Boş yapıyorsun Han, diğer kıyafetler dilsiz arkadaşının. Bunları giy ve dışarı gel."
Arkasını dönüp deponun geniş metal kapılarına ilerlerken kaşlarını çattı.
Hanji ise arkasından bağırmıştı.
"İşlerin bu kadar basit olmadığını biliyorum seni sikik."
-
Hanji ona verilen kıyafetleri üzerine geçirirken bir küfür savurmuştu. Eğildi ve botlarının arasına bıçaklarını yerleştirdi.
