Bölüm 8

209 26 214
                                    

Bu sefer biraz uzun bir bölümle geldim. Bölüm aslında daha erken gelecekti ama ülkemizde yaşanan o felaketten sonra bir an olsun içim almadı. Bir satır dahi yazmak zor geldi. Ölenlerimize Allah'tan rahmet kalanlara da sabır diliyorum. Biz ele ele verdiğimiz sırtımızı birbirimize dayadığımıs vakit çok güçlüyüz. Eminim ki bu felaketin yaralarını da en kısa sürede saracağız. ülkemizin başı sağ olsun. Yeter ki unutmayalım unutturmayalım.

Umarım bölümü seversiniz ve bir nebze olsun size moral verir. Sizleri seviyorum kendinize çok iyi bakın.

Badem - Sen Ağlama

Berk Baysal - Yaralarını Ben Sarayım

Berk Baysal - Yaralarını Ben Sarayım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-----

-----

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Çocukluk ve gençlik yıllarımın en güzel anlarında hep ailem vardı. Hem ailem hem de ailem saydıklarımla çok mutlu bir ömür geçirmiştim. Yani en azından şu ana kadar öyle olduğunu sanmıştım. 

Aydın'ın ağzından dökülen sözlerden sonra ben mıh gibi olduğum yere yapmışmış gibiydim. Ne yüzümü Aydın'dan çekebiliyordum ne de ağzımdan tek bir söz çıkıyordu. Gözyaşlarım da uğramıyordu. Elim ayağım buz kesmiş. Damarlarımda dolanan kan çekilmişti. Rengimin şuan bembeyaz olduğunu biliyordum. Ablam, Aydın'ın yakasından kavramış ona bağırıyordu. Sesi uğultu olarak bana ulaşıyordu ama ne dediğinin farkında değildim. Duyma duyuyordum ama anlamıyordum. Algılarım bir süreliğine beni bırakıp gitmişti. 

Zor bela dudaklarımı aralayabildiğimde "Neden?" diyebilmiştim sadece. Sesim inilti gibi çıkmış olmasına rağmen ablamın bağırışlarını dahi bastırmayı başarabilmiştim.

"Bilmiyorum!" dediğinde artık sabrımın son raddesine gelmiştim. 

"Sen bilmiyorsun, o bilmiyor. KİM BİLİYOR O ZAMAN? NEDEN YAPTI BUNU BANA?" diye bağırmaya başladığımda ablam Aydın'ın yanından hızla yanıma geldiğinde güçlükle ona tutundum. Artık dizlerimde de beni taşıyacak güç kalmamıştı. Oturduğum kaldırımda bir süre boş gözlerle kaldırımı seyrettim. 

SOLUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin