Avengers Ve Prenses

17

Merhabalar!
Umarım bölümü beğenirsiniz. Oy ve yorum yapmanız beni gerçekten mutlu edecektir😊.
İyi okumalar✨.

****

"Tony!"

Helga tuttuğu uçurtmanın ipi ile biraz daha koştu. Tony de ona seslenen ve şimdi küçük bir kız çocuğu gibi bakan genç kadına bakıyordu.

Tony,
"Benim uçurtmam en iyisi!"

Tony de koşarak uçurtmasını havalandırmaya çalıyordu. Fakat uçurtma inatçı bir insan gibi direniyor yere süzülüyordu. En sonunda uçurtmayı boşvererek Helga'nın yanına gitti.
Yavaşça kollarını arkadan karnına doladı. Bu ani temas ile irkilen Helga elinde ki uçurtmayı bırakmıştı.

"Olamaz! Uçurtmam," diyerek onu tutmaya çalıştı.

"Bırak gittin o özgür olmayı tercih etti."

Helga Tony'nin kolların da huzuru bulmuş gibi gülümsüyordu. Zaten Tony Stark onun için tek huzur değil miydi?

İkili sarlmal dolaş güneşin ve hafif esen rüzgarın tadını çıkartıyordu.
Helga'nin kokusunu içine çeken Tony Stark onun kokusunu eşsiz bir koku olduğuna karar vermişti.
Güven, mutluluk ve huzur. Helga bunları ve daha fazlasını şuan onu kolları ile sarmalayan adam da Tony de buluyordu. Ondan başkasıda da asla bulamayacağı hisselerdi bunlar.

"Ben acıktım."
Helga Tony'nin kollarından çıkarak ona döndü. "Karnım tam iki kez guruldadı duydun mu?"

Tony güldü.
"Sanırım hayır,"dedi ve işaret parmağını sallayarak konuştu. "Eğer sabah kahvaltı da benimle uğraşmak yerine kahvaltını yapmış olsaydın Prenses şimdi acıkmazdın."

Sabah erken saatlerde kulleden ayrılarak kahvaltıya gitmişlerdi. Helga kahvaltı yapmak yerine tabii ki Tony ile uğraşmış ve  onu tatlı tatlı gıcık etmişti.

"O kadar yiyeceği keyif olsun diye hazırlatmadın Tony."
Büyük yaşlı ağacın altın doğru yürüyen Helga piknik sepetini açtı.

"Hadi göster marifetlerini."

Sepetin içinde olan örtüyü açtı ve çimlerin üstüne serdi. Ardından da içinde ki sandviçleri meyve sularını ve diğer atıştırmalıkları örtünün üzerine koydu.

Helga ellerini birbirine vurarak, "Buyrun Bay Stark."

Takılırcasına yüzünü buruşturup yere örtünün üzerine oturdu.
"Bu oldukça basitti."

Sandviçlerden birini Tony'e uzatarak gözlerini devirdi.
"Ne yapmamı beklerdiniz ekselansları?"

Tony güldü. "Senin bir Prenses olduğunu göz önünde tutarsam bu kadarını bile yapmış olman fena değil."

Helga Tony'nin onu gerçekten şımarık ve her işini hizmetlerin yaptığını düşünmesi ile birazcık alınmış ve kızmıştı. Dışarıdan bakınca öyle görünmediğini düşünüyordu oysa.
"Prenses oluyor olmam her işimi hizmetlilerin yapıyor olduğunu göstermez Stark!"

Tony dikkat etmişti ki Helga ona kızdığın da sadece soyadı ile hitap ederdi. Birazcık daha onu kızdırmak ve sabahın intikamını almak için konuştu. "Sen şimdi yemek yapmasını biliyor musun bilmiyor musun?"

"Bu da nereden çıktı?"
Helga kendi işlerini yapsa da yemek yapmasını bilmiyordu. Çünkü Asgard da onlar için yemek yapan bir baş aşcı ve komutasındaki çalışanlar vardı. En son mutfağa girişmiş olduğu yılı bile hatırlamıyordu.