Kapı çaldı, kalkıp kapıya baktım.
"Jiminie! Hoşgeldin"
"Hoşbuldum Minsuie"
"KİM GELMİŞ MİNSU?"
"JİMİN GELDİ!"
"TAMAM"
İçeri girdik ve kapıyı kapattım. Jungkook kolunu kaldırdı ve Jimin altına girdi
"Napıyosun la?"
"Ne? Beni çağırmadın mı?"
"Yoo, Minsu'yu çağırdım"
"Kırıldım, hıh"
Kalkıp gidecekken ona sarıldım
"Ne kıskançsın sen öyle Jimin-ssi!"
Omuz silkti. Sonrada sarılmama karşılık verdi.
"Sen bebek değilsin, herşeye küsmek yok. Tamam?"
"Tamam"
Jungkook'un sesiyle birbirimizden ayrıldık
"Jimin, sevgilimi bırak. Yoksa ikinizede farklı cezalar var"
Sırıttı. Kesin kötü şeyler.
"Cezaları duyabilir miyiz acaba Jeon?"
"Tabi, şöyle söyleyeyim. Jimin için: 220 soru test çözme, senin içinde... Ihım ıhımm, anladın sen"
"Pis tavşan."
"Bu tavşan seni YİNE havuç niyetine yesin mi istiyorsun?"
"Yok yok, bak ayrıyız biz"
"Aferin"
"Bir dakika, YİNE yesin mi derken? Daha öncede..."
Jimin bana bir bakış attı, sanırım aklına masum bir öpücükten daha fazlası gelmişti.
"Jimin, aklından ne geçiyor bilmiyorum ama, onların hiçbiri yaşanmadı."
"Hı hı, tabi"
Alnıma vurdum, bu çocuk çok fesat.
"Aklına sıçayım Jimin, fesatsın fesat"
"Evet öyleyim"
"Bu benim kardeşim olamaz! Ben bu kadar fesat değilim, bana çekmemiş. Kime çekti bu velet!?"
"Sakin oluyoruz"
(...)
Yatma zamanıydı, yarın okul vardı. Tam yatmaya hazırlanırken odamın kapısı çalındı.
"Gel"
İçeriye başını uzatan bir Jungkook gördüm
"Müsait misin?"
"Hm hm"
Odaya girdi ve kapıyı kapattı. Sonra yorganı açtı ve beni kolumdan çekerek yatağa yatırdı. Kendiside yanıma geçip kafasını göğüsüme koydu ve belime sarıldı.
"Beraber uyuyabilir miyiz?"
Biraz düşündüm. Beraber uyumaktan zarar gelmez ya. Onalyadığımı belli eden mırıltılar çıkardım. Oda hemen yatakta doğrulup yorganla üzerimizi örttü, sonra beni kendine doğru çekti ve kafamı kendi göğüsüne yaslatıp, belime sarıldı. Kafasını aşağı çevirip biraz daha aşağı kaydı. Yüzlerimiz yakındı, ve çok güzel bakıyordu.
"Ama sen yüzüme bu kadar yakın olursan ben heyecan yaparım, uyuyamam ki"
"Ben seni uyuturum havucum"
Dudaklarını kulağıma yaklaştırdı ve şarkı mırıldanmaya başladı.
Can I call you baby?
Sana bebeğim diyebilir miyim?Can you be my friend?
Arkadaşım olabilir misin?Can you be my lover up until the very end?
Sonuna kadar sevgilim olabilir misin?Let me show you love, oh, I don’t pretend
Sana sevgiyi göstermeme izin ver, oh, taklit etmiyorumStick by my side even when the world is givin’ in, yeah
Dünya teslim olduğunda bile yanımda kal, EvetOh, oh, oh, don’t
Oh, oh, oh, yapmaDon’t you worry
Merak etme senI’ll be there, whenever you want me
Ne zaman istersen orada olacağım.I need somebody who can love me at my worst
Beni en kötü şekilde sevebilecek birine ihtiyacım var.No, I’m not perfect, but I hope you see my worth
Hayır, mükemmel değilim, ama umarım değerimi anlarsın‘Cause it’s only you, nobody new, I put you first
Çünkü sadece sen, yeni kimse yok, seni ilk sıraya koydumAnd for you, girl, I swear I’ll do the worst
Ve senin için, kızım, yemin ederim en kötüsünü yapacağımIf you stay forever, let me hold your hand
Eğer sonsuza dek kalırsan, elini tutmama izin verI can fill those places in your heart no else can
Kalbindeki o yerleri doldurabilirim. başka kimse dolduramaz.Let me show you love, oh, I don’t pretend, yeah
Sana sevgiyi göstermeme izin ver, oh, rol yapmıyorum, EvetI’ll be right here, baby, you know I’ll sink or swim
Tam burada olacağım, bebeğim, biliyorsun batacağım ya da yüzeceğimJungkook'tan
Baktığımda uyumuştu. Normalde de gereğinden fazla güzeldi, ama uyurken daha bi güzeldi. Bende onun kokusuyla kendimi huzurlu bir uykuya bıraktım.
Müsait değildim sabah atamadım, 2. Bölümü 1 veya 2 saat sonra atacağım<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bay Jeon//JJK
Fiksi PenggemarYeni öğretmen olan Jungkook, öğrencisine hissetmemesi gereken şeyler hissederse ne olur? (...) "Ha, ne!?" "Duydun işte! Seni-Seviyorum" Gülümsedim, bu hareketime şaşırmış olmalı ki 'ne gülüyon' der gibi bakıyordu. "Sonunda kabul edebildiniz Bay Je...