Selam!
Naber maviler 🦋🧊
Kurt Pençesi ve Gümüş Tanrıçası -3- 🦅 "Gölge'nin varoluşu."
🦅
Alparslan Akbay.
Ensemdeki acıya küfür ederek helikopterden indim, karşımızda albay ve postası varken gözlerim büyüdü.
Hızla kendimi toplayıp hazır ola geçtim.
"Rahat aslanlarım. Hayalet, yarmışsın enseyi." Albayın bilmiş bi tavırla söylediğiyle şeyle alt dudağımı ağzımın içine alarak ısırdım.
Her şeyide bil.
"Ne yazık ki komutanım." Dediğim şeyle güldü.
"Bir daha her şeyi merak etmezsin, Gölge olmasa orada ne yapacaktın?" Dediğiyle sertçe yutkundum, operasyon başarılı geçmişti işte ve Şafak timini almıştık.
"Komutanım... Gölge konusunda herkesten daha çok merak ettiğimi biliyorsunuz." Dediğimin ardından hafif dudağını büzerek başını sallamıştı albay.
"Biliyorum Alparslan ama... Size şunu söyliyeyim. Gölge adıyla bir biri, onun lakabı neden Gölge, neden Gölge diye anılıyor biliyor musunuz?" İki tim olarak başımızı çevirmiş bir uçtan diğer uca birbirimize bakıp geri albaya döndük hepimiz.
Albay bu halimize gülüyordu tabi.
"Gölge senelerdir olan biri, bildiğim kadarıyla onun 2. yada 3. operasyonu olmalı. Timiyle beraber Sincarda pusuya düşmüşler, 7 kişiler. Tim komutanları da dahil olmak üzere altısı yakalanmış, gölgedense iz dahi yokmuş... Teröristler altılıyı gösterip komutanlarını arıyorlar, gösteriyorlar onların işkenceye maruz kalmış hallerini. Ve diyorlar ki, 'Altı kişilik timinin altısı da bizimle' Gölgenin gölgesinin izini dahi görmemişler, takip edememişler."
Duydularımla sertçe yutkunup komutanı dinlemeye devam ettim.
"Gölge o zaman lakabı daha olmadığı için çaylak diye anılırmış, komutanları bunu duyunca görüntülü arama kapandıktan sonra gölgeye ulaşmanın yollarını arıyor, gölgeyse bulmuş bi yöntemi ulaşmış tabi. İlk dediği ne olmuş tahmini olan var mı?!" Bizden cevap beklerken tekrar yutkundum.
" 'Komutanım gölgemi dahi bulmalarına müsade etmedim, tim arkadaşlarımı da bırakmayacağım.' Olmuş... Ve yine Gölge, mükemmel bir operasyon planlayıp desteğe gelen timle beraber siyahlar içinde teröristlerin elinden tim arkadaşlarını almış. Ele başları kaçmışta keskin nişancı tüfeğiyle tekte alnının ortasından indirmiş adamı. O çok mükemmel bir keskin nişancıdır, hayran olduğum bir nişancılığı vardır, eğer onun yanınızda olduğuna inanmazsanız, araziye bakın. Elbet bir leşin üstünde göğse saplanmış bıçak görürsünüz, bu onun izidir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurt Pençesi ve Gümüş Tanrıçası
AcciónBir hayaletin gölgesi olur muydu? Eğer adamı çok seven bir kadın varsa, o hayaletin bir gölgesi artık var demektir... Hayalete giden yol TSK'dan geçiyorsa, Gölge seve seve o yolu gider. !Eski adı Hayaletin Gölgesi! !ASKERİ BİR KURGUDUR! !KURT PENÇES...