GECELERİN AŞKI [Ladynoir]

13

Selamlarr. Öncelikle beklettiğim için kusura bakmayın lütfen.
Keyifle okumanızı dilerim. 12 oy ve 20 yoruma yeni bölüm atacağım.
Yazım hatam varsa kusura bakmayın.
✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨

 Sinirle banyoya girdiğimde Alya da arkamdan gelmişti. Odadan çıkarken bana olan bakışları üzerimde hissedebiliyordum. Ellerimi lavabonun kenarına sabitlemiş kafamı aşağı doğru eğmiştim. Soluklarım hızlı ve keskindi. O kadar sinirliydim ki şu anda onu camdan aşağı sarkıtıp çığlık attırmak isterdim. Ama hayır psikopat değilim. Ben Lila’ya çektirtmek istediğim acıları düşünürken Alya arkamdan konuştu. “Sakin ol kızım. Bilerek yapmadığına eminim.”

Alya beni şu anda sakinleştirmeye çalışıyordu ama daha çok sinirlendiğimin farkında değildi. Onun Lila’nın gerçek yüzünü görmemesi yeterince gıcık geliyorken bir de üstüne savunması.. Aghh! Alya’ya her ne kadar gerçekleri anlatsam da bana inanmamak konusunda kararlı. Ben de o yüzden ona uyuyorum. Çünkü ne kadar karşı çıkarsan Lila bunu gördükçe aramızı bozmak için daha çok şey yapacak biliyorum. “Evet, Alya haklısın.” Dedim umursamaz şekilde. 

Hala üstümde duran mahvolmuş elbisemle banyodan adımımı attım. Bana şeytani bakışlar atmasına rağmen pisliği geçtim ve dolabımın önüne geldim. Şimdi sorun şu ki o partiye giderken giyebileceğim tek bir elbise vardı ve o da sıkıldığım bir gece tasarladığım kırmızı, yırtmaçlı ve askılı seksi bir elbiseydi. “Harika” diye mırıldandım belirli belirsiz. O sırada Rosé arkamda bitti. “Eeee. Ne giymeyi planlıyorsun.” 

Dolabın kapağını kapattım ve sırtımı yasladım. ”Aaa… Maalesef şu anda giyebileceğim hayvan gib- ya-yani herhangi bir elbise yok.” Saçmaladığımda herkes beni anlamaya çalışıyordu doğal olarak. Denk geldiğim cadı gözlerle aklıma hücum eden düşünceyi söylemekten çekinmedim. “Ama bu partiye gelmeme engel değil.” Söylediğim her bir kelimede gözlerim onun gözlerine kenetlenmişti. Birbirine meydan okuyan sporcular gibiydik. Belki de boksör gibi. Ama bunu o istedi. Onun aksine ben yumruk atmaktan da yemekten de kaçınmam. Sonuçta hayatında hiç yumruk yememiş bir boksör maçta nasıl başarılı olabilir ki?

“ Günlük bir şekilde de gelebilirim. İlla gala geçesine gidiyormuşum gibi giyinmeme gerek yok değil mi?” arkadaşlarımın yüzlerindeki gülüşler tek tek soldu. “Şaka! Şaka yapıyor olmalısın” Rosé bana yetmeyen boyuyla yanıma geldiğinde kafamı eğerek ona bakmak zorunda kaldım. “Hadi kızım! O dolapta bir şeyler olduğuna eminim.”

“Evet, kesinlikle var.” Alya çoktan dolabın kapağını açmış ve elinde tuttuğu kırmızı elbiseyle bana doğru bakıyordu. “Hayır hayır. Onu giymeyeceğim.” Elinden elbiseyi almaya çalıştım fakat ani hareketle benden kaçırdı. 

“Tanrım! Şunun güzelliğine bak. Mari, kızım kesinlikle bunu giymelisin.” Rosé büyülenmiş gibi harfleri uzatarak konuştuğunda alt dudağımı ısırdım ve bakışlarımı yukarı kaldırdım. Juleka da arkamdan gelmiş ve donuk ama içten olduğunu bildiğim sesiyle konuşmuştu. “Marinette. Bu yakışır sana.”

Arkadaşlarım etrafıma toplanmışken 300 metre öteden aldığım, ne zaman koklasam yüzümü ekşittiğim parfüm kokusuyla yanıma gelen. Lila da yapmacık bir şekilde- ağzına çarpacağım şimdi- konuşmaya başladı. “Evet Marinette. Bu çok güzel bir elbise. Hem beni suçluluk duygusuna itme lütfen. Hadi bu elbiseyi giy de hazırlığına devam edelim.” Söylediği dört cümle bana dört sene gelmiş gibi bıkkın bakışlarımı heyecan dolu yüz ifadeleriyle duran arkadaşlarıma yönelttim. En sonunda pes eden bir ifadeyle kabul ettiğimde herkesten bir çığlık koptu. Annem ilk konuştuğumda bu kadar sevinmemiştir. 

Elbiseyi giymeden önce yaptığım makyajım bu elbiseye göre tatlı kaldığı için sildim ve sade ama daha iddialı bir makyaj yaptım. Saçlarımı elbisem askılı olduğu için serbest bıraktım ve hafif dalgalar ekledim. Elbiseyi giymek için yeniden banyoya girdim. Tek başıma olduğum için Tikki de ortaya çıkmış ve yanımda uçarak aynadan beni izliyordu. Elbiseyi üzerime geçirdim ve yan tarafta bulunan fermuarı kapattım. Tam olarak yere paraleldi. Yırtmacın açıkta bıraktığı bacağım beni fazla rahatsız ettiği için siyah ve dizimin üstünde biten bir çizme giymeyi planlıyordum. Odaya geldiğimde arkadaşlarımın bana olan büyüleyici bakışları beni utandırmıştı. Bir müddet karşılıklı iltifatlaşmadan sonra parti saati yaklaştığı için herkes kapıya yöneldi. Kafamda kurguladığım çizmeleri giydim. Elime de siyah ve elbisemle uyumlu bir çanta aldım.