44 17 0
                                    

İnsan ne ile sınanırdı?Sınanmamız için illaki bir sebep mi lazımdı?Neyi çok severseniz, elde etmeye çalışırsanız onunla sınanırdınız hayat sizden onu alırdı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnsan ne ile sınanırdı?
Sınanmamız için illaki bir sebep mi lazımdı?
Neyi çok severseniz, elde etmeye çalışırsanız onunla sınanırdınız hayat sizden onu alırdı.
Doğduğumdan beri sınanıyordum.
Demek ki zamanın da değmeyecek insanlar için çok çaba sarf etmişim.
Bunlardan birisi de babamdı.
Belki annemden sonra bana sahip çıkıp başımı okşar diye ummuşdum ancak hiçbir zaman öyle olmamıştı.
Onun hayatına dair hiçbir fikrim yoktu hayatına birisini almışmıydı bunu dahi bilmiyordum bildiğim tek şey varsa yoksa sürekli işiyle meşgul olduğu ve umursamazlığıydı.

Balodan çıkmış arabayla usulca ilerliyorduk.

Aklımda olan şey ile Berte seslendim.

Arka koltukta duran şalı çıplak omuzlarıma bıraktım.

Pencereden gelen rüzgar üşütmüştü beni.

"Mezar yoluna sürer misin?"dediğimde odaklandığı yoldan gözlerini ayırıp bi kaç saniye gözlerime baktı.

"Bu saatte ne işimiz var hava da serinledi."

Hah ne de düşünceli!

"Olsun"

Bu aralar fazla geriliyordum kendimi sadece annemin yanında rahatlamış bir ruh haliyle buluyordum.

Yüzünde pis bir ifade belirirken işi hemen şakaya vurdu.

"Valideye torun müjdesi mi vericeksin yoksa önceden"

İnanamıyordum ölmüş birisinin ardından bile rahatça şaka yapabiliyordu hem de kendi çıkarı için.

"Kes çeneni" dedim sert ses tonumla.

"Daha yeni başlıyor gece iki dakika dururuz sonra direk eve haberin olsun"

Kaşlarımı çatarak yüzüne baktım
"başka emriniz var mı paşa hazretleri" dedim.

"Var ama onu sonra söyleyeceğim"derken sırıtmayı da ihmal etmemişti.

Sinirimi bozmak için başka sebebe ihtiyacım yoktu çünkü sinir kaynağı her an dibimdeydi.

Yol boyu hiç konuşmadan gelmiştik annemin yanına,daha doğrusu o arabadaydı bende karanlık mezarlığa rağmen annemin baş ucuna gitmiştim.

Biraz vakit geçirdikten sonra burdan hiç gitmek istemeyerek arkama dönüp arabaya ilerleyip bindim.

Kafam da çok huzursuz edici düşünceler dönüyordu boğuluyordum adeta buna engel olamıyordum hissediyordum boğazımdaki yumru aynı zamanda da vücudum da hissettiğim ağrıyı.

Bert'in direksiyondaki elleri sinirimi iyice bozuyor aklıma eve geçince olacak şeyler geliyordu.

Sessizliği böldü"eve gitmeyi istemiyorsun dimi?" diye sordu aklımdan geçenleri okumuş gibi.

Dalmış olduğumu belli etmek istemezken boğazımı temizledim konuşmadan önce
"neden istemiycek mişim?" sorusuna soruyla karşılık vermiştim.

gecenin uğultularıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin