JUNİOR ECE

10 1 0
                                    

~Lavin~

Poyraz onun üzülmesine dayanmıyordu aralarınd arkadaşlık dışında bir şeydi aşk değildi bu bu yani bizim rüzgarla olan kardeşlik ilişkimizdende öteydi...

Poyraz dışındaki herkes junıor ecenin yanındaydık saatlerdir ağlıyordu bu hıçkırıkları eceye gidiyordu muhtelen ve daha da kahroluyordu ecenin yaşadıkları çok zordu daha sadece yarısını anlatmışken ve juınor eceninde bu davranışı onu yıkmıştı odasndaydı ama onun yanına gidemezdim uyumuyordu biliyordum ama

"Ececim acaba özür mü dilesek" dedim sesimi aynı ece gibi yumuşatmaya çalışarak "hayır o ölüm prensesinden özür dilemicem" dedi sonra kapıya baktı bende onun baktığı yere baktım ece bizi dinliyordu gözleri dolmuştu içeri girmek isteyince  ece junıor yanında duran eceyle birlikte aldığı bardağı fırlattı ece ceklilmedi bile gözlerinde o gülen ifade yoktu" ya sen gitsene sen canavarsın bu odaya canavarlar giremez kötülüğünle pembe odamı kirletemezsin hoş ya benim pembe masal dünyamı kirlettin" ardından onu süzdü pembe pijamaya baktı ve kusarmış gibi yaptı"çıkar şu üstündekini pembe rengi kirletiyorsun karanlığınla kanla" dedi yaman onu kucağına aldı "ececim yapma böyle" "abi biz niye bunun yanındayız bu da aynı babam gibi kötü çok kötü" diyip ağlamaya başladı yaman junıor eceden bakışlarını çekip özür diler gibi eceye baktı ece ifade bile vermiyordu "abi neden onun adıda ece ismimi kirletiyor gitsin odamdan" dedi hıçkırıklarının arasından ece daha fazla dayanamadı yanağında göz yaşı süzüldü ece tam giderken junıor ece yamanın kucağından inip eceye koştu ilk onun ellerine baktı ve ardından gözlerine baktı "ellerini yıkayınca kan gitmiyor temizlenmiş olmuyorsun o kan seni hep katil canavar ve şeytan yapıyor hatta şeytan bile senin yanında halt etmiş azrailsin sen ölüm prensesi" dedi ve ardından eceye vurmaya başladı ece hareket bile etmiyor du eceye izin veriyordu gözünden ikinci gözyaşı dökülünce dayanmadım kalktım eceyi kucağıma aldım ece odanın kapısını kapattı ve gitti eceyi yamanın kucağına verip ardında çıktım ece poyrazın dizine yatmış hıçkıra hıçkıra ağlıyordu onu ilk defa böyle görüyordum poyrazda biandan saçını okşuyordu ece bianda ayağa kalktı bıçak aldı ve koşarak kendini tuvalete kapattı poyraz arkasından koşup"ece şu kapıyı aç güzelim bak ben kırmadan aç bence sen" dedi "ne yapabilirki en fazla" dedim"self mutilasyon kendine zarar verip hatırlamıyor" korkusunu şimdi anlıyordum sese rüzgar ve yaman indiler arkalarından paytak adımlarla ece indi ona nasıl baktıysam iki adım geri gitti 3. denemede kapı açılmıştı olduğum yerde kaldım ece yerde kanlar içinde yatıyordu poyraz onu kucağına aldı poyraz biandanda eli ile bileğini tutuyordu eceyi süzdüm sadece o değil elinin içide kanıyordu boynundada çizik vardı bakışlarım junıor eceyi buldu korkuyu gördüm onun yüzünde sonra odasına çıktı ağlamamıştı bile yaman arada kaldı ilk junior ecenin yanına çıktı ama rüzgar yanıma geldi "noldu" dedi sesi titremişti "acı çekio" diyebilmiştim ve hızlı adımlarla salona geçtim poyraz "lütfen bir şey olmasın lütfen" diye ağlıyordu bileğine dikiş atmıştı ama nabzı hala çok yavaş atıyordu demekki tam damarını kesmediği için çok büyük bi durum değildi ama bende korkmuştum poyraz ağlamayı kesip boynundaki yaraya pansuman yaptı sonrada eline eli zaten yaradan gözükmüyordu başını ecenin göğsüne koydu onun yanına gittim be elimi omzuna koydum bana döndü "onu ne bu hale getirdi" dedi "ece onun üsütne biraz fazla gitti" dedim gözleri.... 

~POYRAZ~

Ölmek üzereydi ilk defa bu kadar ileri gitmişti ecenin sözleri onu bu hale getirmişti yavaş yavaş uyanıyordu"ece" dedim bana baktı sonra lavine ve rüzgara baktı gözleri ardından bileğine döndü derin iç çekip ayağa kalktı yukarı çıktı sağa dönünce odasına değil eceye gittiğini gördüm şuan psiklojisi bunu kaldırmazdı "eceeee" diye bağırdım cevap vermedi ama kendi odasına yürüdü 5 dk sonra tekrar yanımıza geldi elinde çöp poşeti vardıtum pembe olan şeyleri atmaya başladı pembe kıyafetlerin hepsinide ayrı çöp poşetine koymuştu ne yaptığını anlamıyordum lavine baktım kulağıma "ece ona pembe rengi karanlığıyla kanıyla kirlettiğini söyledi" dedi anlamıştım bir söz onu ne kadar etkilemişti ayağa kalktm ve yarali olmayan bileğini tuttum ve sarıldım o bana sarılmadı ama bu değildi önemli olan kulağına"sen hiçbir şeyi kirletmiyorsun" dedim beni bianda itti "hem karanlığım haklıyıd neyi değiştircem ben ya gülünce prenses gibi davranınca pembe giyinince ne oluyordum masum mu çocuk mu ben elleri kanlı seri katilim eğer bana yardım etmek istiyorsanız evdeki ecenin eşyaları dışındaki tüm pembe şeyleri atın" dedi çok ciddiydi ayağa kalktığımda lavinde rüzgarda kalkmıştı ve yardım ettik ona sonra yaman geldi sorgulamadı ama oda yardım etti hepsini gittik çöpe attık ece kıyafetlerini yaktı ece o gün cidden duygularını gömmemişti bugün onun yok oluşuydu gözlerinde hiç duygu yoktu 

eve geçince internetten yeni eşyalar söylemişti ve yarın duvarları boyamak için boya almıştı bugün eve geçer geçmez yine kendini bilgisayara gömdü en son yeni bir telefon gelmişti o telefon ile yanımızdan ayrılmıştı

~ECE~

"Anladım demir bey yolunuza benimle devam etmenize sevindim çünkü kazanan tek kişi olur o da ben olacağım 1 ay sonra büyük bir toplantı olucak mekanımda türkiyeye geleceğim umarım o zaman tanışırız" dedim "ah sizinle tanışmak bir onur olucak benim için" dedi kapattık telefonu geri salona geçtim ece herşeyde haklıydı ben canavardım ve öyle devam edicektim yarın boyayı ben yapmicaktım işlerim vardı usta ayarlamıştım bilgisayrdan cemilin evinin kameralarına ulaşmıştım aniden gördüğüm şey ile güldüm çalışma odasında benim arkamda duran birine iş teklif ediyordu komikti bilgisayarımı kenara koydum "arkadaslar keyfim yerine geldi bir pizza yermisinizz" dedim bana bakıyordu herkes pizza sipariş ettim 

Beyaz ZambakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin