Kızlarla İzem'in odasında oturmuş kahkahalar eşliğinde sohbet ediyorduk. "Sonra düşünce herkes daha çok gülmeye başladı, yarım saat kahkaha attık. Çok komikti!" üçümüz aynı anda yeniden bir kahkaha patlattık.
Neredeyse on beş, yirmi dakikadır İzem'in geçen gün katıldığı MUN konferansında yaşananlar hakkında gülüşüyorduk. "Size çok saçma ama yaparsak çok eğleneceğimiz bir şey söyleyeyim mi?"
Gülüşmeleriz ardından oluşan kısa sessizlik İzem'in konuşmayı son buldu. Arya da ben de meraklı gözlerle Güler kızına bakmaya devam edince İzem konuştu. "Hadi birilerini arayıp telefon şakası yapalım."
Kocaman bir kahakaha patlattım. "Kızım bu ne ortaokulda mıyız?" Arya'dan bana katılır sesler gelirken o da gülüyordu. "Ama kabul eğlenceli olur." bu defa sorgular bakışlarım Arya'yı buldu.
"Saçmalamayın!" İzem zafer kazanmış gibi yatağının yanında duran telefonumu aldı ve şifresini girdi. "İkiye bir kaybettin canım." göz devirip onlara katıldım.
Rehberimde ilk bulduklari kişi Efe olmuştu. Efe'yle ayrılalı neredeyse bir yıl olacaktı ama hâlâ numarasını silememiştim. İzem, Efe'nin numarasını görünce bana ters bir bakış attı. "Ne? Silmeyi unutmuşum!"
"Ya da silmek istemedin?" Arya'nın cevabına karşılık bakışlarımı ellerime indirdim. "Olaylı bir şekilde ayrılmadık ki. Ne diye sileyim?" kızlar bana göz devirdi.
Arya telefonu İzem'in elinden aldı ve direkt olarak Efe'yi aradı. İzem de ben de şaşkın bir şekilde ona bakarken Arya bizi umursamayıp Efe'nin açmasını bekledi.
Birkaç çalışın ardından ahizeden Efe'nin sesi geldi. "Alo?" sesindeki değişiklik yüzünden şaşkınlıkla ağzımı kapadım. Gülmemem lazımdı.
"Alo, Efe Bey'le mi görüşüyorum acaba?" İzem ciddi bir ses tonuyla konuşmaya başladı. Efe daha öncesinden İzem'i tanıdığı için sesini de biliyordu. Anlamaması için değiştirmişti İzem sesini. "Evet, benim?"
"Fenerbahçe Spor Klübü'nden arıyorum ben. Adım Merve. Müsait olduğunuz bir günde sizi tesislerimizde ağırlayıp transfer görüşmesi yapmak isteriz." Efe'den ses çıkmadı. Küçüklüğünden beri hayali Beşiktaş'ta oynamak olduğunu her fırsatta dile getirirdi. Aynı zamanda Fenerbahçe'ye olan nefretini de kusardı.
İzem'in Efe'yi sevmemesinin en büyük nedeninin bu olduğunu düşünüyorum ben. Fikrim hâlâ da değişmedi. "İzem, sen misin?" uzun süren sessizliğin ardında Efe'nin sorgular sesi duyuldu.
Arya daha fazla kahkahasını tutamayınca İzem de mecbur oyunu bozmak zorunda kaldı. "Ya, nereden anladın?" Efe'den minik bir kıkırtı geldi. "Alev'in telefonundan aradığın için olabilir mi?"
"Belki numarasını değiştirdi?" İzem tek kaşını kaldırıp boşluğa meydan okuyordu. Bu haline gülmeden edemedim. "Bence haberim olurdu." goz devirdim.
İzem'in elinden telefonu aldım. "Efe, sen takılma kızlara. Kusura bakma rahatsız ettik."
"Sorun değil." Efe'yle konuşmamız daha fazla uzamadı ve telefonu kapattık. İzem telefonu elimden alıp tek eliyle gözünü kapadı ve rehberi aşağı yukarı bir iki defa kaydırıp bir numaraya tıkladı.
...
Kızlar neredeyse rehberimdeki herkesi aramıştı. İkisi de oldukça eğleniyor gibi duruyorlardı, o yüzden sesimi çıkarmamış ve onları izlemiştim. "Arda'yı arayalım!"
İzem'le aynı anda Arya'ya döndük. Bu fikir hoşuma gitmedi desem yalan olurdu. "Ara." telefonu bu defa ben aldım. Önce gizli numara kodunu tuşladım. Daha sonra da Arda'nın numarasını ezberimden girdim.
Kızlar çatık kaşlarla kısa bir süre bana baktı. Onlara "ne var?" dercesine omuz silktim ve Arda'nın telefonu açmasını bekledim.
"Alo?" boğazımı temizleyip sesimi incelttim. "Arda Güler?" kızlar çıkan tiz sesime karşılık elleriyle ağızlarını kapadı. "Buyurun, benim."
"Ben senin en büyük hayranınım ve sana çok aşığım." Arda'dan ses gelmedi. Mikrofonu kapatıp hafif bir kahkaha attım. "Siz kimsiniz ve numaramı nereden buldunuz?"
Arda'nın ciddileştiği sesinden belliydi. "En büyük hayranınızım." lafımı tekrarladım. "Bakın kimsiniz bilmiyorum ama lütfen numaramı silin ve bir daha beni aramayın!"
"Kırılıyorum ama Arda. Biz daha evlenecektik!" mikrofonu yeniden kapatıp kızlarla kahkaha attığımız sırada odanın kapısı açıldı. Yüzünde sinirli bir ifade, elinde telefonuyla yanağının içini dişleyen Arda'yı görünce yüzüme sevimli bir gülümseme yerleştirdim.
"Demek 'En Büyük Hayranım'?" elleriyle tırnak işareti yaptı. Telefonu kapatıp Arda'nın bize, daha doğrusu bana, yürümesine karşılık ben sevimli sırıtmamı yüzümde tutmaya devam ediyordum.
Telefonumu yatağa fırlatıp bir anda koşmaya başlayınca Arda arkamdan bağırdı. "Gel buraya!" evin içinde koşturmaya başladığımızda İzem ve Arya'nın kahkaha seslerini duyuyordum.
Uzun bir süre koştuktan sonra, Arda'nın peşimde olmadığını gördüm ve soluklanmak için bir süre mutfakta durup tezgaha yaslandım. Geri İzem'in odasına girdim ve kendimi yatağa attım.
Kapıdan gelen sesle oraya döndüğümde Arda'yı gördüm. Aramızda geçen kısa bir bakışmanın ardından tekrar kaçmak için odadan çıkmaya yeltendiğimde Arda tek elini belime sardı ve beni sımsıkı tuttu. "Hiçbir yere kaçamazsın küçük hanım!"
Mahçup bakışlar atarak kızların yanına oturdum. "Ne be! Azıcık eğlendik işte!" evet saniyeler içinde mahçup bakışlı Alev'den çemkiren Alev'e geçmiştim, her zamanki gibi. Arda da alışık olduğu bu ani ruh değişimime sadece sabır diledi ve odadan çıktı.
...
Aradan geçen iki saatin sonunda abimden beni almaya geleceğine dair bir mesaj geldi. "Kızlar ben gidiyorum. Abim geliyormuş." yavaş yavaş eşyalarımı toparlamaya başladım. "Kalsaydın bu akşam."
"Yok be İzom. Yarın okul var, birde çıkışta antrenmana gideceğim falan... Uğraşmayalım." İzem "peki" dercesine omuz silkti.
On beş dakika sonra telefonum çaldı. Abim arıyordu. Onu meşgule atıp çantamı omzuma astım ve telefonumu cebime atıp dış kapıya yöneldim. "Alev, nereye?"
Arda'nın odasının önünden geçerken içeriden bana seslenmesiyle birkaç adım geri gidip kapı pervazından kafamı uzattım. "Eve." Arda bana el sallayınca gülümseyerek geri el salladım.
"İyi geceler!" gülümseyerek kapıya giderken Arda'ya geri seslendim. "İyi geceler Güler!" ayakkabılarımı bağlayıp kızlarla vedalaştıktan sonra merdivenleri kullanarak aşağı indim.
Kapının önünde beni bekleyen beyaz spor arabaya binip çantamı arka koltuğa fırlattım ve kemerimi bağladım. Eve girer girmez kendimi direkt olarak yatağıma attım. Saniyesinde de uyuyakalmışım zaten.
[💙]
simdi en basindan kitapla ilgili minik bir bilgi veriyim. İzem ve Arya arkadaşlarımın karakterleri. İzem reliapotter, Arya VERABARZAL a ait karakterler. Arda'nin ailesindekileri ve İsak'i da kullanicam bu kitapta. Efe karakteri de Başakşehirin oyuncusu Arda Efe Koyuncu. daha once Enes diye bi karakterim vardi ama degistiedim onuumarim kafanizda bir soru isareti kalmamistir. daha oncesinde de dedigim gibi eger bi sorunuz okursa bana kitabin yorumlarindan ya da panoma yazarak ulasabilirsiniz. maalesef dmimde sorun oldugu icin oradan yazarsaniz goremem
yazim hatalarim varsa kusura bakmayin. ben ne kadar dikkat etsem de gozumden kacabiliyo
optuum<33
ŞİMDİ OKUDUĞUN
istanbul beyefendisi.güler
FanfictionArkadaşlar arasındaki en önemli kurallardan birisi de şudur; kız/erkek kardeşler her zaman sınırın ötesindedir. Ancak İzem ve Alev'in arkadaşlığı bu kurala o kadar da önem vermemişti. Küçüklüğünden beri imkansızıydı Arda onun. Arda'nın gözünde küçü...