İSİMSİZ SON

17) SINAV

İnsanlar seni her zaman kendilerine

göre en iyisi olman için zorlar. Sende

fark etmeden insanları haklı

çıkarmak için kendini yorar ve sırf

onlar seni sevsin diye kendinden

uzaklaşırsın. İnsanlar gittiğinde ise

karanlığın içinde kimliksiz tek başına

oturursun.

****

Gözlerimi kapalı tutup elimle etrafa dokunup yolu bulunca kapının arkasında seslendim. " Kim o? " Tıkırtı sesleri geldi. " Benim Bade. Kapıyı aç sana yemek getirdim. Masaya oturmadın aç uyuma. "

" Önce ışığı yakar mısın? " Bir anda odanın ışıkları gelince gözümü açtım.
Sonra kapıyı açıp tepsiyi alıp teşekürler ettim. Kapımı kitleyip masada çorbamı içip yatağına yatıp uyudum.

****

/ Sınav haftası

Bugün ilk sınavım olan yabancı dil sınavına giriyordum. Sıramdaki tüm defter ve kitapları kaldırmış öğretmenin gelmesini bekliyordum. Öğretmen sınıftan içeri girip kağıtları dağıttığında sınav başladı.

Sınav çıkışında çoğu soruyu doğru yaptığımı düşündüğüm için mutluydum. Yarında matematik sınavım olacaktı. Bu yüzden öğle arasında ders çalışmak için kitaplarımı çıkarttım. Kitabımı açtığım sırada Sima yanıma geldi  "Adal ne yapıyorsun? Gel dışarı çıkalım. Sınıf çok sıkıcı tek kalma sende. " Tebessüm ettim.

" Teşekkürler ama sınıfta kalıp ders çalışsam iyi olur çoğu konuyu tam bilmiyorum. Düşük almamam gerek biliyorsun birinci olmalıyım. " Sima başını sallayıp omzuma elini koydu.
"  Okulda senden iyisi yok boşver ve bize katıl. Akşam evde çalışırsın gel hadi naz yapma."

Onun haklı olduğunu düşünüp onunla beraber dışarı çıktım. Zil çalana kadar sohbet edip yaptıkları şakalara güldüm.
Zil çalınca beraber sınıfa çıktık yerlerimize oturduk. Okul çıkışında ise Sima ile eve döndüm. Eve girdiğimde odaya geçop üstümü değiştirdim.
Defter ve  kitabımı alarak bahçeye geçtim. Hava hafif rüzgarlı olsada odadan daha iyi olduğu için içeri girmedim.

Yemek saatine kadar çalıştım sonrada içeri girip masaya oturmak için sandalyemi çektiğimde annem konuşmaya başladı. "Kalkta odana gidip çalış sıradaki sınavın matematikmiş. O daha önemli ona çalış. " Karnım aç olduğu için annemi ikna etmeye çalıştım.
"  Ama tek bir lokma yemedim sabahtan beri lütfen çorba içip gideceğim. "

Başını tabaktan kaldırıp gözlerime baktı. "Beni tekrarlatma!  Su iç çalışmaya devam et. Başarın daha önemli hemde biraz daha zayıflarsın bir şey olmaz. "
Bardakta olan suyu alıp içtikten sonra odaya geçip bir şal alıp tekrar bahçeye çıktım. Oda bahçeden daha çok karanlıktı ve arada ışık kendi kendine kapanıp duruyordu bu yüzden bahçe iyidi.

Bahçede çalışmaya devam ederken arada karnımdan sesler gelince su içip tekrardan devam ediyordum. Son soruyu çözdükten sonra uyumak için toparlanıp odaya geçtim.

****

Kahvaltı yaptıktan sonra okula gittim. Sınıfta sınava kadar tekrar yapmaya devam etmiştim. Sınav saatinden ise  her şeyi toplayıp kalem ve silgi ile sınavın başlamasını beklerken aklımda soru çözümlerini tekrar edip duruyordum.

Öğretmen gelince sınav başlamıştı. Çoğu soruyu doğru yaparken bazen formülleri unuttuğum için zaman kaybı yaşamıştım ama en sonunda tüm soruları yapıp kağıdımı vermiştim. Eve gelince edebiyat sınavım için çalışmaya bahçede devam ettim. Yemek saatinde de masaya gitmek yerine su içip çalışmaya devam ettim.

Yorulunca eşyalarımı toplayıp odaya gittim. Işığı yakıp odamı kilitledikten sonra eşyalarımı masama koyup yatağıma yatıp uyudum. Rüyamda ise  birbiri ile alakasız pek çok şey görmüştüm.

Okulun kar yağarken olan bir hali ile bir anda bahçe kan olmaya başlamıştı. Ailem etrafımda el ele tutmuş şarkı söyleyerek benim etrafımda  dönüyorlardı. Kendimi beyaz bir odada tek başıma görmüştüm.

****

Sabah çok yorgun uyanmıştım. Ne olduğu pekte anlamamıştım sonuçta insanların uyuduktan sonra dinç uyanması gerekirken ben savaşmış gibi hissediyorum. Rüya gördüğümü bile sanmıyordum görsem hatırladım sonuçta.

Geç kalacağım için hemen üstümü değiştirip çantamı alıp evden çıktım. Çok yorgun olduğum için yemek yemeden çıkmak kötü bir fikirdi. Zaten denesem bile annem kahvaltı yapmam izin vermeden sınava geç  kalmıyım diye beni okula yollardı.

Okula vardığımda çalışmak istemediğim için sıraya başımı koyup etrafa baktım. Kimse sınavı önemseyip çalışmıyordu herkes sohbet edip şakalaşıyordu. Sınav bir ders sonra olacağı için başımı koyup yattım biraz. Dersin yarısında başımı kaldırıp tekrar yapmaya başladım. Teneffüs zili çaldığında kantinden kendime bir tost alıp yedim.

Zil çalınca sınava geç kalmamak için sınıfa çıkarken koridorda telaşla dolana Buğlem'i gördüm. Oda beni görünce koşarak yanıma geldi. " Adal yardım et bana.  Sima giriş kattaki tuvalette kusup duruyor.  Sen bir peçete al yanına git bende hocalara haber vereyim. "

Sima'nın hasta olduğunu düşününce başımı sallayıp panikle sınıfa girip çantamdan peçete alıp merdivenlerin indim. Basamakları hızlıca inip giriş kattaki tuvalete girdim. Tüm kapılar ardına kadar açıkken ilk başta olan tuvaletin kapısını kapalı olduğunu görmüştüm.

Kapıyı çaldıktan sonra ses gelmeyince boş olduğuna emin olmak için kapıyı açıp içeri bakarken bir anda arkamdan bir el beni içeri itip kapıyı üzerime kapatmıştı. Panikle kapıyı açmaya çalışırken kapı açılmayınca koridordan geçen kızların sesini duydum.

" Koş hadi koş! Ortak sınav başlayacak! "

💙