12) KARANLIK

2 2 0
                                    

Aslında içine girince korktuğun

karanlıkta bir evin var ama sen

güvenli olan bu eve girmekten

korktuğun için kapının ardındaki

aydınlığı görmüyorsun. Sen gören

kör ve korkarksın.

****

* 4 Yaşındaki Adal

Evimizin bahçesinde kız kardeşim Armin ile oyuncak bebeklerimizle beraber evcilik oynuyorduk her zaman olduğu gibi: Sorunsuz oynadığımız oyun bir anda bozulmuştu. Armin benim elimdeki bebeği bir anda elimden almış ve oynamaya başlamıştı. Bende bebeğimi çok sevdiğim için ondan almak istemiştim çocuk aklımla.

Armin ise bebeği bana vermeden kalkmış ve koşmaya başlamıştı. Ben arkasından koşarken Armin bahçeden çıkıp kaldırımlarda koşmaya başlamıştı. O sırada ise ben artık birşey olur korkusundan Armin'e bağırmaya başlamıştım. Yolda oynamamız gerektiğini bahçeye geçip oyuna devam etmemizi elinden bebeğimi almayacağımı söylemiştim ama o koşmaya devam etmişti.

Bende çocuk hislerimi daha fazla bastırmadan onun peşinde koşmaya başlamıştım sonuçta kaldırımda koşuyorduk. Armin'e yaklaştığımda ise Armin arkasını dönüp bana bakarken yakalaştığımı görüp hızla yolu ortasına geçmişti.

Her şey ben ne olduğunu anlamadan gerçekleşmişti. En son duyduğum ise motorun Armine çarpıp daha sonra Armin'nin kolunu tutup bağırmasıydı. Tüm şoku bırakıp koşarak kardeşime yardıma gitmiştim. Ben kardeşimi kaldırmadan biri beni kenara itmişti.
Başımı kaldırıp baktığımda ise işte olan annem bir anda yanımızda olup Armin'i kucağına alıp eve doğru koşuyordu.

Yolun ortasına öylece dururken en sevdiğim oyuncak bebeğimin kafasının araba lastiğinin altına görmüştüm.
O zamanlar annem beni suçlu yapmış beni her gördüğü yerde kızıyordu. Ben ise bir köşede durup kendimi suçluyor annemin doğru söylediğini biliyordum. Artık annem beni etrafta görmekten sıkıldığını söyleyip beni kolumdan tutup çekerek alt kata getirmişti.

O zamanlar korkum olmadığı için annemin beni nereye götüreceğini merak ediyordum. Her şey beni bir kapıyı açıp içine beni ittip kapıyı üzerime kilitleyip yukarı çıkması ile anlam kazanmıştı. Karanlık odada kapının yanına oturup etrafa bakmaya devam ederek kaç saat geçtiğini bilmiyordum.

Yukarıdan gülme sesleri geldiğinde anlamıştım masada oturmuş ailecek yemek yerken gülüyorlardı. Ben karanlıkta soğuk zemine oturuken onların orada gülme seslerini dinlediğim an başlamıştı her şey. Ben gülme seslerinin dinlerken bir yandan ise yanaklarımdan yaşlar süzülmeye çenemden aşağıya akmaya başlamıştı.

Ben ilk defa o zaman anlamıştım içine içine ağlamanın içimi ne kadar çok yaktığını. Sesleri dinlerken gözlerimi açmam ile onlarla karşılaşmıştım. Kırmızı gözler...

****

Etrafa bakamıyordum çünkü etrafta korkularımın gezdiğini çok iyi biliyordum. Bu korku yeni değildi ben büyümüştüm belki ama bu geçmediği gerçeğini değiştirmeye yetmiyordu.
Dizlerimi kendime çekip derin nefesler almaya başladım. Kendimi kandırıyor karanlık odada olmadığımı söylüyordum.

Zihnimde bana düşman olan taraf ise karanlık odada olduğum gerçeğini bas bas bağırıyor ve üzerini örtmemi engelliyordu. Gözlerimin arkasında olan karanlık bile beni daha çok sıkmaya başladığında gözlerimi korkarak karanlık odaya açtım. Etrafta kırmızı gözler olmadığını görünce ise sevinmeye başladım. Her yer çok karanlık olduğu için bir şey görmüyordum bu yüzden burası daha çok korkunç oluyordu.

Bu zamana kadar çok iyi gittiğimi düşündüğüm zaman herşey patlak vermeye başladı. Başımı yan tarafıma çevirdiğimde bana bakan bir çift kırmızı göz ile karşı karşıya gelmiştim. Bana bakıyordu yine o kırmızı büyük gözleriyle. Ondan kurtulmak için derin bir nefes alıp başka bir yere baktığımda ise bu sefer bir çift küçük kırmızı gözler görmeye başlamıştım.

Gözlerimi kapatıp derin derin nefesler alıyordum. Korktuğum oluyordu çünkü yıllar önce gördüğüm o kırmızı gözler tekrar karşıma çıkıyordu. Bana bakıyor ve incelemeye devam ediyorlardı. Tıpkı ilk zamanlarda gördüğüm kadar korkutucu bakıyorlardı. Gözlerimi açmaya korkuyordum ama buradan da çıkmam gerektiğini biliyordum.

Kalkıp kapalı gözlerim ile ilerleyip kapıyı bulmaya çalıştım. Bulduğumda hızla kapıya vurdum. Aslında boş yere çalıştığımı biliyordum ama vazgeçemiyordum. Yine aynı oluyordu onlar yukarıda gülüp eğlenirken ben yine karanlıkta kalıyordum. O kadar hızlı ve şiddetli vuruyordum ki ellerim artık ağrımaya başlamıştı.

Elimi indirip yavaşça yere oturup dizlerimi kendime çektim. Annem belkide yine doğru demişti. Ben onun sözlerini dinleseydim başıma bunlar gelmezdim. Annem çoğu şeyi bildiği gibi belki bunun da olacağını biliyordu. Beni o yüzden odamdan çıkmamam için uyardı. Annem haklıydı ben suçluydum ve çocukça davranıyordum.

Annemi dinlemediğim için olmuştu tüm bu olanlar. Artık gözlerimi çok sıktığım için acımaya başlamıştı ama ben açmaya korkuyordum. Bunun yanı sıra gözyaşlarım gözlerime baskı uyguluyordu bende daha fazla dayanamadım. Gözlerimi açıp göz yaşlarını silerken yine karşıma çıkmıştı. Bana bakıyordu kırmızı gözleri ile beni izliyordu. Beni yine köşeye sıkıştırmıştı.

Geriye gitmeye çalışırken sırtım kapıya yapıştı artık daha fazla kaçamıyordum. Yine beni karanlıkta bulup beni izliyorlardı. Ellerim titremeye başladığında artık arkasında büyük küçük başka gözlerde görmeye başlamıştım. Daha fazla dayanamadım sesim titreyerek bağırmaya başladım.

" ANNE... ANNE BENİ ÇIKAR BURADAN LÜTFEN. ANNE. ÖZÜR DİLERİM BİR DAHA YAPMAYACAĞIM! "

Boğazım acıyana kadar var gücümle beni buraya kitleyen anneme bağırmaya devam ettim. Sesim titreyerek yardım istemeye ondan özür dilemeye devam ettim ama hiçbir şey değişmedi. Ben yine karanlıkta kırmızı gözler ile kaldım.

Korkularım ile odanın içinde baş başa kaldım.

🤍

Yıllar sonra yeniden döndüğü karanlık odası.

İSİMSİZ SONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin