Bölüm 43

160 14 0
                                    

Aybige Sultan'ın Anlatımından

Mihrimah korkuyla bakıyordu. Mihrimah :
- Validem bağışlayın beni. Dedi yalvararak.

Ben :
- Sen kimsin, benim kızıma ne yaptın ? Dedim hayal kırıklığıyla.

Mihrimah :
- Validem bana ağza alınamayacak laflar edince hamamda dayanamayıp tokat attım sonra işler çığrından çıktı. Dedi ağlayarak.

Ben :
- Kes sesini hatan bir değil iki değil ardı arkası kesilmedi hatalarının. Ne kaidelere uydun ne kendinin ne de hanedanın itibarını düşündün. Sen bir sultana el kaldırdın yetmiyormuş gibi tehdit ettin. Diye bağırdım.

Mihrimah :
- Validem bu son ne olur affedin ! Diye ayaklarıma kapandı.

Ben :
- Bu kaçıncı son Mihrimah. Hünkar baban haklıymış izdivaç yapıp yuvanı kurman lazım belki o vakit büyürsün. Dedim arkamı dönüp.

Mihrimah :
- Hayır validem nolur. Dedi haykırarak. Boğazım düğümlendi, eninde sonunda ben olmasam hünkar baban evlendirecek. O yaşlı çıkarcı adamlarla yahut seni istemeyen sevmeyen adamla evlenmektense seni sevip koruyacak genç bir paşa ile evlenmen daha iyi olur kızım.

Ben sesimin titremesine zorla mani olup :
- Divan-ı Hümayundan Yavuz Paşa ile izdivacın olucak Mihrimah hazırlıklı ol. Dedim. Ve daireden çıktım. Ağladığını duyabiliyorum.

Ertesi Gün

Has odaya gittim. Murat her daim olduğu gibi devlet işleriyle meşguldu.

Ben :
- Hünkarım, Paşam. Dedim gülümseyip eğilirken. Yusuf Paşada vardı.

Yusuf Paşa eğilip :
- Sultanım. Dedi.

Ben :
- Rahatsız etmiyorum umarım. Dedim.

Murad :
- Hayır Aybigem söyle bakalım yoksa Mihrimah'ın izdivacı ile alakalı mı ? Diye sordu.

Ben :
- Doğrudur hünkarım. Münasip gördüğüm ve rızanızı almak istediğim paşa size ve hanedana sadık güvendiğimi bir paşa. Yavuz Paşa. Dedim.

Murad düşünürken Yusuf Paşa :
- Hakkı var Sultanımızın, Yavuz Paşa biçilmiş kaftandır. Mihrimah Sultanımızı el üstünde tutucaktır. Dedi.

Murad :
- Haklısınız. Peki Mihrimah'ın rızası var mı Aybige. Dedi.

Ben :
-Yalan söyleyecek değilim, tanımadığı biriyle evlenmeye rızası yok lakin eninde sonunda olucak olan bu. Bende bunu hesaba katarak Yavuz Paşa'nın münasip olduğu kanaatindeyim. Dedim.

Murad :
- Senin kızımıza zarar vericek yahut üzecek bir karar vermeyeceğinden emin olduğumdan benimde rızam var. Dedi.

Ben :
- O vakit ben hazırlıklara başlayayım. Dedim.

Murad :
- Âla hazırlıkları sana bırakıyorum. Dedi.

Ben eğilip :
- Emredersiniz hünkarım. Dedim.

Murad :
- Bir izdivaç daha mevzu bahis. Dedi.

Ben :
- Ne izdivaçı ? Diye sordum.

Murad :
- Oğlum Şehzade Orhan ile Kardeşin Kırım Han'ı Mehmet Giray'ın kızı Kırçiçek hatunun izdivacı. Dedi.

Muradla hep aynı şeyleri düşünüyoruz. Ben :
- Aynı şeyi düşünmüşüz hünkarım, kardeşimin, yeğenimin ve şehzadem Orhan'ın rızası varsa en hayırlısı olsun. Dedim.

Murad :
-Âla onların rızalarınıda alırız lakin evvela Mihrimahımın izdivaçı. Dedi.

Yusuf Paşa :
-Hayırlara vesile olur inşallah sultanım. Dedi gülümseyerek.

Padişahın Aşkı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin