Sabah saat 6:00'ya gelirken uyanmamın şerefine evin anahtarını alıp içerideki ayakkabılıktan panduf gibi olan terlikleri kapıya çıkarıp üstünde barbie olan çoraplarımın üstüne giydim.
Karşı kapıyı rahat yüzden fazla çaldığımda arzu sonunda açmıştı. Söylene söylene kapıyı açınca homurdandım.
"Hadi ayıl kahvaltıya gidiyoruz."
Onu içeri ittirdim ve hızlı giyinmesini umarak bekledim. Neyse ki yaklaşık on beş dakika sonra gelmişti ve hala ayık değildi.
Dışarıda kimse yoktu, burada askeriyedeki herkese açık yemekhane vardı. Kapıya yaklaşınca güzel kokular almam ile keyifle mırıldandım ama bu uzun sürmedi.
"Ya bir kız gelmiş duydun mu? Komutanlara falan tersleniyormuş hatta ağızı bozuk falan diyorlar doktor diyorlar ama iğne ne sen bilmiyormuş."
Öncelikle Bismillahirrahmanirrahim.
Yavaşça o hala konuşmaya devam ederken ona ilerliyorum ama herkes onu dinlerken beni fark etmemişlerdi köşedeki masadaki şişeyi görmem ile elime aldım.
"Ya bu salata çok sağlıklı."
Şaçlarını kavradığım gibi salataya soktum. Ben bununla yetinir miyim? HAYIR.
"Ağzını aç."
Tırnaklarını koluma geçirirken kafasını salataya güzelce yedirdim .
"Çok sağlıklı ya sadece yemene yardımcı oldum yanlış anlama."
Son olarak kafasını kaldırdığında bağıracakken kafasından aşağı elimdeki şişedeki limonatayı döktüm yani şimdi limonata olduğunu anladığım sıvıyı.
Hafifçe yüzüne eğilip elimle şaçlarını yüzünden çekip salataya baktım tabaktaki son domatesi çatala batırıp ağzına dayadım. Ağızını zorlamadan açınca hafifça alkışladım.
"Afferin sana. Bu arada ilkokulu bile anlayarak bitirdiğin muamma afiyet bal şeker olsun."
Ellerimi silkeler gibi yaparak doğruldum. Yemek alınan tarafa geçip bakarken kuru fasülye pilav görmem ile moralim yerine geldi.
"Pilav üstüne kuru fasülye alabilir miyim?"
Kadın gülümseyerek başını salladığında arkadan ağlamayla karışık sızlanma sesi gelinca arkadan ıslak mendil alarak az önceki kıza fırlattım. Tam masasının önüne geldi.
Paslanmamışsın hera.
"Sil yüzüne bakım zamanı bitti hem çok ağlama yüzün erken kırışır bak benden söylemesi."
Masadaki kadın burada yemeyeceğimi tahmin ederek beyaz bir poşete koymuştu. Poşeti hızlıca alıp kapıya yöneldim.
Çıktığımda kastan adamlar geliyordu ve ben konuşmalarını duyuyordum.
"Yemekhaneden ağlama sesi duymam normal mi?"
Mutlu mesut ilerleyen beni görünce durdular hepsi beni süzünce umursamadan mırıldandım.
"Günaydın ve görüşürüz."
Hızlıca eve girip kendimi koltuğa attım tatil günüm olduğumdan bahsetmiş miydim? Yavaşça televizyonu açtım ve açık olan haber kanalını izlemeye başladım.
Telefonu elime aldığımda bir bidirim geldi. Arzu, ayıptır söylemesi ben onu kapıda unuttum. Hızlıca mesaja girdim ve attığı linke tıkladım.
Bir anda yemekhanede çekilen bir video açılınca kadraja mavi pijama üstü pembe pijama altı ve barbie çorapları bileğine kadar çekilmişve son olarak pofuduk terlikleriyle biri girdi yani ben.
Tabikide yüzümün pijamanın kapşonunun gözüme kadar kapalı olduğuna mutlu olmuş olabilirim. Üstüm çok güzeldi bir kere hem barbie hem harbi. Bu bir ınstagram sayfasıydı.
Bir anda televizyon ekranda kırmızı yazılarla son dakika açılınca telefonu kenarı koydum ve ağızıma kocaman bir kaşık pilav tıkıştırdım.
Ekranda çok tanıdık bir sima görmem çiğnemem durdu.
"Hepinize merhabaaa sizi boşuna meşgul etmeyeyim diyeceğim ama bu önemli bir mesaj. Beni özlemişsindir diye düşünüyorum komutaaaan yani hala yaşıyorsan bu arada yanlış anlamayın kendisi geç tahminimce şu an yirmi beş yirmi altı yaşlarındadır diye düşünüyorum."
Gülmesi ile zorla yutkundum.
"Neyse devam edeliiiim nerede kalmıştık. Heh elimden nasıl kaçtığını hala anlayamıyorum ya? Neyseee yakında geri alacağım derken noktalamak istiyorum fakat gizli bir mesajım var."
Ekrana sır verir gibi yaklaşınca yavaşça geriye yaslandım.
"Saçların nasıl? Değişik işlemler uygulamak kötü olmuştu ama rengi hala aklımdaaaa. Bunu herkes dinleyebilir rengi boya olamayacak kadar güzel nasıl desem kan kırmızısı mı yoksa kızıl mı? Bilemedim gerçi artık hayatta mı emin olamıyorum ayıptır söylemesi."
Uzun bir süre durunca ekrana eğilip sözlerini noktaladı.
"Umarım yüzündeki yaraların iyidir komutaaaaaan."
Unuttuğum şeyler hızlıca aklıma kesit kesit gelirken şimdi kalkmış olduğum koltuğa geri oturdum. Tekrar televizyona bakarken haber spikeri kan ter olmuş şekilde ekranda belirdi.
"Bu haber bizim izinimizde sunulan bir haber değildir öncelikle bunu belirtmek isterim. Ekrandaki yüzü tanıyorsunuzdur diyerek bugünki yayınımızı noktalıyorum."
Aklımdan öylesine mutfakta bir şeyler yapmak geçince ayağı kalktım ve yavaşça mutfağa girdim. Büyük kek kalıbını çıkartıp sufle yapmaya başladım benden söylemesi özel tarif eşi benzeri yok.
Kekin harcını hazırladıktan sonra kocaman çikolatayı elimle kırıp içine yerleştirdim ve fırına koydum. Bunu neden yapıyorum, yukarıdaki kastan adamlara biraz sövdüğüm için aklımda kalmış olabilir küs gitmeyelim.
Sufle fırından çıkartıp üstüne pasta için mavi renk işte o yazma şeyi anlamışsınızdır pasta süslemek için olan. Neyse üstüne kalp çizip ve ekstra olarak küçük karta kalemle not yazarak pastanın köşesine batırdım ve eserime baktım.
"Sorun sizden kaynaklasada size hediye, sihirli tarifimden marum kalmayın küçük sarhoşlar."
💙
Here allah seni çarpmassa iyi dev gibi adamlara hel o komutana küçük dedin. Hızlıca merdivenleri çıkarak pastayı uygun bir yere yerleştirip hızlıca aşağıya indim. Tahminimce beş dakika sonra kıyafetlerini değiştirmeye gelirlerdi yani sabahları görüyorum.
BAŞ KARAKTER İSİMLERİ- ARAL VE HERA
BAYAĞIDIR YAZMIYORUM YAZIM DİLİ BASİT GELEBİLİR, YAZIM HATALARI OLABİLİR YAZDIKÇA DÜZELECEĞİNE EMİNİM İLK BÖLÜMLER BİRAZ KISA OLABİLİR TİK TOK HESABIMDAN BÖLÜMLER İLE İLGİLİ KESİTLER PAYLAŞACAĞIM🥹👶💗
TİKTOK:hwadaap
