46

937 72 4
                                    

"Efe bebeğim bak sinirlenmek istemiyorum söyle şunun yerini." Arabada arkada koltukta göğsüne yaslayıp beni mıyıştıran sevgilime baktım.

Atada önden ona destek verdiğinde daha fazla direnme gücüm kalmamıştı. "Tam hatırlamıyorum ama tamam götürücem."

Ata arabayı park ettiğinde Cenk beni yavaşça göğüsünden çekip saçlarıma bir öpücük kondurdu. "Sen şimdi burada Nisa ila bekliyorsun ve biz hemen geliyoruz tamam mı güzelim?" Ona dolu gözlerimle bakıp kafamı salladım.

Ata ve Cenk arabadan indiklerinde Batuda inmek üzereyken onu bileğinden tuttum. "Lütfen sen sakin kal başlarını o piç için belaya sokmasınlar." Elini yanağıma koyup okşadı.

"Merak etme başlarını belaya sokacak kadar ileri gitmezler. Sen düşünme bunları." Bakışlarımı yanımda hâlâ sessiz sessiz ağlayan ve ağlamaktan gözleri kızarmış kıza baktım.

"Ağlama artık sen ağladıkça daha çok ağlayasım geliyor anasını satayım." Ona yalandan gülüp ellerinde sopalarla apartmana giren gençlere baktım.

Gözlerim şokla açılırken o sopaları nereden bulduklarını bilmiyordum. Yanımda oturan kızı kolunda dürttüm. "Nisa kalk peşlerinden gidelim ellerinde sopalar var yürü."

Arabadan inip canımın yanmasını umursamadan Nisanın kolunu tutup çok hızlı olmasada kabusum olan apartmana girdik. Merdivenleri her çıktığımızda sanki her basamak bana o anları anlatırcasına o anlar zihnime doluşuyordu.

"Efe bak bizi orada görünce kızacaklar sen de kötü oldun gel dönelim." Endişelenen kıza gözlerimi çevirip  burukça gülümsedim.

"Cenkle daha vakit geçirememiştim doğru düzgün onu hemen hapse göndermek istemiyorum. Hem Ata orada daha da katil olur." Dalga geçmemle bu akıllanmaz bakışı atıp bana destek vererek merdivenlerden çıkmamı sağladı.

Kapının aralık olduğunu gördüm. İçeriye girmeden orada durdum içeriye girecek kadar güçlü hissetmiyordum. Kapıyı elimle araladım sonuna doğru.

Kapıyı araladığımda sopayı kaldırıp yerde yatan piçin yüzüne doğru geçirmişti Cenk. Aynı anda Ata tekmeğini sırtına geçirirken yerde yatan bedenin acı dolu inlemesi ve kan tükürmesi bir olmuştu.

İçimde ona karşı çok az bir acıma duygusu vardı fakat dayak yediği için değil. Kendini bu hale getirip kendisine ve bana bunu yaşattığı içindi. İnsan gibi ayrılsaydı ve hayatına devam etseydi bunların hiçbiri yaşanmayacaktı.

Cenk dizlerinin üstüne çöküp onu saç diplerini tutarak yerde yatan kafasını kaldırdı. Yerdeki beden canının acıdığını belli edercesine yüzünü buruşturmuştu. Gözlerini açıp gözlerini bana diktiğinde o iğrenç gülümsemesini sundu.

Cenk onun bana baktığını görünce daha da delirip kafasını sertçe yere vurup karnına bir tekme daha attı. "Cenk yeter." Sesim güçsüz çıksada onu durdurmaya yetmişti.

"Gidelim lütfen daha fazla durmak istemiyorum." Elindeki sopayı atıp bana doğru gelecektiki ellerindeki kanı fark etti. Bir küfür edip hızla rastgele odalara giriyordu. Sanırım ellerini yıkayabilecek bir yer arıyordu.

Beni kitlediği odayı yanlışlıkla açtığını gördüm. Donup kalmıştı. Batuya onu almasını ister gibi baktığımda ne demek istediğimi anlamıştı ve gidip onu zorla çekiştirmişti. "Gel arabada su şişesi var aşağıda yıkarsın elini. Efe kötü etkileniyor daha fazla onu yıpratıp üzmeyelim."

Cenkin gözünden düşen yaş kalbimi sızlatmıştı. Beni bu kadar sevmesini asla beklemiyordum.

••••••••••••

Polis olaylarına falan girmiyorum orasını zaten hepimizin bildiği gibi yakalanacak edilecek ifadeler vb vb

Final düşünüyordum ama yazasım geldikçe geliyor sıkıldığımız yerde bitiririz

İZ [bxb]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin