İZ [bxb]

2

Bir elimdeki cüzdana birde yürüyüp giden yabancıya baktım. Gerçekten merak etmiştim.

"O konuştuğum yakışıklı kimdi?" Diye sordu Nisa

Gözlerimi ona çevirdim. "Sabah arabadan inerken çarpıştık cüzdanım düşmüş onu verdi. İlk defa görüyorum bizim kampüste sen gördün mü hiç?"

Birlikte derse doğru yürümeye başladık.Aynı zamanda sorumun cevabını bekliyordum. "Evet bir kaç defa gördüm ama adını falan bilmiyorum neden taktın bu kadar?"

Bende bilsem. "Yeni biri sandım merak ettim. Olay ne oldu?" Asıl merak etmem gereken buydu.

"Sen gözlerini o kansızdan ayırmadığın için görmemen normaldir her neyse Batu bir güzel yamulttu o suratını üzüldüm azıcık yalan yok ama hak etti daha sonra olay büyümeden Ata onu kucaklayıp uzaklaştırdı."

"İçimde ona karşı bir his olmadığından mı yoksa sinirden mi bilemem ama o kadar sevmeme rağmen içim cız etmedi canı yandığı için. Su nerede?"

Aklına her ne gelmiş olucakki kahkaha attı.

"Şöyle ki kavga yaşanırken bunu ittiler buda ayakkabısının topuğu kırıldı bu zaten o an bir sinirlendi görmen lazın o kadar komikti ki ayakkabısını çıkardı onunla birde o vurmaya başladı bir yandan da onu ayırdık. Hem vuruyor hem senin yüzünden kırıldı diye bağırıyordu. Şimdi şu aşağıdaki mağazalardan alıp gelicek derse kadar yetişir."

Ben size o süslüdür diye söylemiştim ama onun o hallerini görmek için can atardım sinirlenince aşırı komik oluyordu.

Sıraya yerleşip hocanın gelmesini bellemeye başladık o sırada genel olarak bir kaç dedikodu yaptık tabi ki. "Akşam bir şeyler mi yapsak hep beraber?"

Gözlerini telefondan çekip baktı. "Mesela ne gibi?"

"Ne bileyim hep beraber yemeğe çıkalım sonra sahilde falan gezeriz ya da klübe gideriz yeterki bir şeyler yapalım evde durmak istemiyorum."

"Evde durmak zorunda değilsin efe annenlerin evi burada onlara git küçük kardeşinle ilgilen vizelere çalış kafanı dağıtacak bir sürü aktivite var."

"Her neyse tamam." Anlaşıldı Nisa'dan hayır diğerlerinede dersten sonra sorarım artık.

Günün son dersinden de çıkıp kendimi bir bankın üstüne atmıştım. Kafam kazan gibi olmuştu.

Hem düşünmekten hem aldığım bilgilerden başım ağrımaya başlamıştı. Gözlerimi etrafta gezdirirken tekrar o çocuğu gördüm. Ne kadar sık görmeye başlamıştım onu.

Şekil verdiği saçları, üstüne giydiği gömlek ve açık bıraktığı 2-3 düğmesi sayesinde belli olan kasları ile göz alıcı gözüküyordu.

Onunda gözlerini etrafında gezdirmesi ile gözlerimiz kesişti. Hızlıca gözlerimi ondan kaçırıp ayaklandım.

Hızla arabama doğru gittim. Biraz evde yatsam iyi olacaktı.

Alarmın çalmasıyla gözlerimi araladım. Başımın ağrısı geçmişti ve yorgunluğum bir nebzede olsa gitmişti.

Yataktan kalkıp kendimi banyoya attım. Kısa bir duş alıp üzerimi giyip mutfağa doğru gittim.

Dolaptaki yemeklerden kendime ısıtıp bir mesaj var mı yok mu diye baktım. Umuttan gelen binlerce mesaj ve bir kaç cevapsız çağrıyı silip diğerlerine baktım. Hepsi gelemeyeceklerini söylemişti. Anlaşılan akşama tek başıma gidecektim.

Yediklerimi toparlayıp üzerimi değişmek için dolaba yöneldim. Beyaz tişörtü ve siyah kotumu alıp dolabı kapadım. Üzerimi değişip bir kaç parmağıma yüzüklerimden taktım. Masa'nın üzerinde olan parfümüde sıkıp her şeyi aldığımdan emin olup evden ayrıldım.

Arabayı uygun yere park edip kitledikten sonra içeriye doğru geçtim. İçerisi ne çok kalabalıktı ne de az tam ideal bir kalabalık vardı.

Barmenin olduğu kısma ilerleyip oturdum. Her zaman içtiğimden farklı biraz daha alkollü bir şeyler söyleyerek açılışı yapmış oldum.

Normalde ne bara gelmeyi severdim nede bu kadar içmeyi ama umutun yaptıklarından sonra iki gündür alışık olmadığım şeyler yapıyordum. Doğru mu yapıyordum bilmiyorum ama pişmanda olmuyordum artık üzülmek istemiyordum.

Okulda Umutla ilişkimi sadece bizim grup biliyordu diğer herkes yakın arkadaş olduğumuzu düşünüyordu. Eh elbet sevgili olduğumuzu düşünenler laf atanlar oluyordu ama fazla değillerdi.

Yaptığı şey tekrar aklıma geldiğinde önümdeki içkiyi kafama dikerken bir bardak daha istedim. Alışık olmadığımdan olsa gerek kafam hafif bulanıklaşmaya başlamıştı bile.

Önüme diğer bardak konulduğunda. Başkası tarafından alınmasıyla kaşlarımı çatıp yanıma baktım.

"Yine sen?"

Kaşlarım bu sefer şaşkınlıkla kalkarken adını bilmediğim yabancının göz kırpmasıyla şaşırmam biraz daha artmıştı.

———

Bu hikaye nereye gidecek ne olacak hiçbir fikrim yok. Aklımda düşündüğüm olaylar ve yazdığım olayların alakası yok.

Resmen doğaçlama yazıyorum.

Umarım seversiniz ne diyeyim.Yorum yapmayı falan unutmayın görüşürüz yeni bölümde