‼️bu kurgu pedofili ve +18 sahneler icerir, hikaye angst olacak bilginize‼️
❤️🩹
Ölmeden önce yapılacaklar listesi
1- saçlarını farklı bir renge boya, örneğin mavi💙
2- hoşuna giden en pahalı kıyafetleri al.
3- karaokeye git.
4- Bowling oyna.
5- Pahalı şeyler ye, özellikle de baharatlı olanlarından.
6- Geceyi deniz kenarında geçir.
7- ...
-
-
Ailesinin gidişinden beri gördüğü her rutubetli duvara gözleri dalan genç adamın, aylardır ilgisini hiç bir şey çekmiyordu. Kimseyle göz teması kurmuyordu, gerekmedikçe yani. Ağlamıyordu da. Yaşadığı yer acımasızdı. Ağlayan bir genci alay konusu etmek en büyük zevkleriydi.
Anne babası ölmüş insanlar, başka anne babası ölmüş insanları ezikliyordu. Tabii aralarında bu "yetimhane" denilen cehenneme atılmış zavallılar da vardı. Bir de hepsine çöpmüş gibi davranan yetimhane babası.
Hiç birini yüzüne bakmaya değer görmüyordu henüz 17 yaşının sonlarında olan genç, ona hiç biri ailesi gibi hissettiremezdi ki.
Her zaman duyarlardı aralarında kendisi hakkında konuşanları.
"Hyunjin denen velet hala konuşmuyor. Bence travma falan değil, yalnızca burnu havada."
"Biz de ailemizi kaybettik, onun gibi davrandık mı?"
"Bence bir tık fazla konuşuyorsunuz." Aralarında kendisine hak veren bir-iki genç de vardı tabii. Lee Minho ve en yakın arkadaşı Han Jisung. Aslında onlarla konuşabilirdi ancak bunun için fazlasıyla çekingendi.
Bugün yine bir çocuk geliyordu sıkış tepiş yatakhanelerine. 11 yaşında küçük bir çocuk. Hyunjin her zamanki gibi yalnızca gelen kişi kim diye başını kaldırdı ve baktı küçük çocuğa. Saçları ensesine kadar uzun ve kahverengi, ayrıca kendini belli eden çilleri vardı. Sıska ve kısa boylu bir çocuktu. Sevimliydi.
Küçük çocuk çekingence adımladı yatakhaneye ve kendisine gösterilen yatağa, hiç konuşmadan yürüdü. Bir yatakta iki kişi yatıyordu. Yatağa memnuniyetsizce baktı ve kollarının arasındaki yastığı taş zemine koyup, oraya kıvrıldı.
"Bizi mi beğenmiyorsun?" Gençlerden biri kaşlarını çatarak konuşunca hiç bir şey demeyip, elinde sıkıca tuttuğu kulaklıklarını taktı.
Herkesin ona sinir olduğu açıkça görülüyordu. Yine de başlangıçta çekindiğini düşünerek pek bir şey demediler. Küçük çocuk o sert zeminde uyudu.
Ertesi gün duş günüydü. Yetimhane müdürünün haftada iki kez açtığı musluklardan akan soğuk suyla yıkanıyordu çocuklar. Bir kişi dışında, yetimhaneye yeni gelmiş olan küçük çocuk dışarıda bekliyordu.
