✧*。
Başkan ekipi odaya toplayıp oturmamızı söylemişti. Herkesin kendine ait bir yeri vardı zaten o yüzden herkes kendi yerine geçip hızlıca başkana yöneldi.
Başkan derin bir nefes alıp hafif öksürdü ."Bildiğiniz üzere her yıl bir üyemiz ekipten süreli olarak ayrılır ve onun yerine süreli olarak başka birini koyarız bu sefer gönüllü varmı diye sormayacağım çünkü konsey tarafından kimin gideceği belirlendi zaten"
Herkes susmuş pürdikkat başkanı dinliyordu. Kimse bu ekipten ayrılmak istemezdi çünkü hepimiz aile gibiydik bir giden 3-4 ay gelmiyordu ya özel bir göreve gidiyordu ya da başka bir eğitime tabi tultuluyordu. Ben geleli daha 1 ay olmuştu o yüzden rahattım çünkü her üye yılda bir kere gidiyordu.
"Buraya sizi topladım çünkü konsey toplantısından önce benden duyun ve kendinizi hazırlayın istedim."
Başkan derin nefesler aldı ve kıravatı sanki onun boynuna idam ipi olmuşçasına yüzü kızarmıştı ve kıravatını çekiştiriyordu."Gidecek kişi , İzgi Karaca yerine gelen kişi ise Araz Çağrı Demir " tepkimi elbette koyacaktım hemen ayağı fırladım.
"Bunu yapmaya hakkınız yok daha yeni döndüm her ekip üyesi yılda bir kere gider başkan" derin bir nefes aldı sanki o da gitmemi istemiyor gibi davranıyordu.
"İzgi öncelikle sakin ol ve lütfen otur" öfkeme hakim olmaya çalışıyordum. Onun oturduğu masanın önüne gittim , başkana doğru eğildim.
"Beni ekipten göndermeyeceksiniz başkan" geri çekildim , fakat her zaman çenem ve omuzlarım dik bu durum şu an ne kadar canımı sıksada bu yanımı onlara göstermeyecektim. Çünkü biliyordum konsey kendinden alt kademedekileri zaaflarından vurmaktan çekinmezdi,benim zaafım da işimdi.
"İzgi seni anlıyorum ama benim kararım değil , konseyin kararı lütfen zorluk çıkarma" derin derin nefesler almaya başlamıtım.
"Lanet olsun" dediğim son kelime buydu sandelyemden ceketimi çekip hızlı adımlar ile kapıyı çarpıp dışarı attım kendimi.Ekip benim herşeyimdi en eğitim için gittiğimde vücudumda çok yara açmışlardı onlar iyileşmeden yenileri gelecekti yerine , bunu biliyordu eğitimde açılan yaraların geç iyileştiğini biliyordu. Çünkü eğitim ayağına bir nevi işkence uğruyorduk.
Derin nefesler aldım sakinleşmek için kendime süre tanıdım daha sonra kapıyı açıp tekrardan içeri girdim fakat oturmadım,laf kalabalığını sevmezdim ve yapmazdımda o yüzden direk konuya girdim.
"Eğitmenim kim"
"Bu.. nasıl söylenir bilmiyorum ama"
"Eğitmen kim başkan" sesimi kontrol edememiştim ve düşündüğümden daha kaba çıkmıştı.
"İzgi eğitmenin-"
Başkanın lafını yarıda kesen şey kapının açılmasıydı bende dahil herkesin bakışları kapıya yöneldi.
İçeriye bir grup insan girdi yaklaşık 5-6 kişilerdi. Bir kişi hariç hepsi konsey üyesiydi. Ela ve yeşil arası bir renkteydi gözleri, boyu gayet uzundu muhtemelen 1.89 -1.90 civarlarindaydi yapılı ve fit bir vücudu olduğu belliydi. Saçları buradaki çoğu insana göre uzundu ve siyah ve kahverengi arası bir renkteydi , kıvrımlı ve dolgun dudakları vardı , kirpikleri uzundu. Güzel yüz hatları vardı, bakışlarımı ona kaldırmam ile onunda beni incelediği anlmam uzun sürmedi. Derin bir nefes aldı ardından konuşmaya başladı.
"Eğitmenin benim İzgi" kaşlarımın hafif kalktığını hissettim , bakışlarım başkan ve konsey üyelerinin üzerinde gezindi.
"Evet sizden bir açıklama bekliyorum" onlara karşı baş kaldırma ve bu üslupta konuşan evet , sadece bendim. Ama umrumda değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Ay
Teen FictionDünyamı barındıran bir çok yalan. Beni bir yalana inandıran,aşk Hayatımı tersine döndüren,dostluk Nefesimi kesen,şevhet Herşeyi bir gecede bitiren,intikam . Ölmüş ama ruhu nefes alan, Oysa herkesin ruhu ölür bedeni nefes alırdı.