yazarın anlatımı
Felix gözlerini yavaşça ve yorgunlukla açmıştı. Yanına doğru döndüğünde eşi yanında değildi, kendine gelip hafif başını kaldırıp odaya bakındığında eşi hemen camın yanında duran tekli koltukta oturmuştu. Önündeki masada bir kaç kâğıt ve bilgisayarı vardı.
Başını saate doğru çevirmiş ve çoktan saatin sabaha karşı dörde yaklaştığını görmüştü.
Eşi bu saate ne yapıyordu? O kadar dalgındı ki eşinin yatakta olan kıpırdalamalarını bile duymamıştı.
"Sam..." Uyku mahrumluğuyla sesi biraz kısık ve hırıltılı çıkmıştı. Sam, Felix'in seslenmesiyle ona dönmüş ve elindekileri hemen bırakıp yatağa yönelmişti.
Felix'in yanına geldiğinde gözlüğünüde çıkarmış ve yatağın yanında duran komidinin üzerine koymuştu, bazen çalışmaktan gözleri çok ağrıyordu o yüzden çalıştığı zaman dinlendirici gözlük kullanıyordu.
"Burdayım güzelim, burdayım." Elini eşinin yanağına götürmüş ve okşadıktan sonra dudaklarına kısa bir öpücük bırakmıştı.
"Yorgun değil misin?" Derin iç çekmiş devam etmişti. "Niye bu saatte uymak yerine çalışıyorsun?" Felix dudak büzmüştü sorularını sorarken. Eşi gerçekten davalarla o kadar meşgulken yorulmamasına imkan yoktu.
"Evet ama bu yüzden erken yattım ya bunu işe gidene kadar yetiştirmem lazım." Başıyla masayı göstermişti. Felix ise derin bir nefesle yüzünü asmıştı.
"Asma güzel yüzünü, ben iyiyim. Sen yat dinlen hadi bunları bitirirsem çıkmadan yanında biraz daha uyurum."
"Hayır bu saatten sonra uyuyamayacağımı biliyorsun." Felix böyleydi uykusu bölündüğü zaman geri asla uyuyamazdı.
"Şimdi sen işini bitir ve bende sen gitmeden güzel bir kahvaltı hazırlayayım, olur mu?"
"Yorulmanı istemiyorum bebeğim, gittiğimde orda hallederim." Demişti Sam. Eşi zaten gün içinde yoruluyordu evdeydi ama kkami ve sürekli yalnız kalmasın diye yanına gelen Jisung bazen onu yorabiliyordu.
Bünyesi yavaş yavaş ve anca toparlanıyordu.
"İtirazınız kabul edilmemiştir bay hwang ama kahvaltıdan önce duşa girmeliyim. Sevişmemizden sonra sözde beraber yapacaktık ama beni uyuttun gittin kendin tek girdin!" Sahte kızgınlığıyla dudak büzmüştü Felix.
"Sevimliliğinle ne yapacağım Felbok~" Sam eşine onun yaptığı gibi küçük bir sevimlilik yapmıştı.
Sam başını salladıktan sonra eşinin yanaklarına çıkarmıştı ellerini, ardından ise karşısındaki yumuşak dudaklara bastırmıştı kendi dudaklarını.
Bu haraketle küçüğü kıpırdanmış ve öpücüklerinin arasında küçük bir kıkırtı bırakmıştı.
Sam, Felix'e çok iyi geliyordu.
"Hadi git duşa gir ve bende işeri bitireyim. Kahvaltıdan sonra da biraz vaktimiz olsun ve seninle ilgileneyim."
"Tamam hemen gidiyorum ama benim için kıyafet ayarlar mısın? İşin en sevmediğim kısmı bu biliyorsun." Felix yataktan çıkıp banyoya ilerlerken konuşmuş ardından eşine son bir öpücük atıp banyonun kapısını kapatmıştı.
