12. Bölüm

1K 102 10
                                    

Çağan belli etmemeye çalışsa da telefonumu elime almam için bahaneler üretmişti ama telefonumun nerde olduğunu bile bilmediğimi söylemiştim. Yağızla aram düzelmişti. Herkes işi olduğunu söyleyip gitmişti ama rüya benimle kalmıştı.

Konuşmak istediğini biliyordum.
" konuşalım mı artık?"
Kafa salladım. Ben gergindim ama rüya gülümsüyordu.

" bu kadar gergin olmana gerek yok." Sesinde naif bir ton vardı.
" gergin değilim." Dedim ama o güldü. Elimi tuttu.
" videoyu görünce kızmadım tuana. Açıkçası artık umrumda değil."

Kaşlarım çatıldı.
" ne umrunda değil?" Gülümsemesi hiç kesilmemişti.
" çağan umrumda değil." Dedi.
" aramızdaki herşey bitti bizim. Yeni gelmeme rağmen aranızdaki çekimin farkındayım. Eğer seviyorsan hoşlanıyorsan benden dolayı durmana gerek yok."

Bende rüyanın elini sıkıca tuttum.
" tek sorun o değil."
Rüya dikkatle beni dinliyordu.
" ne yapmam, nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum. Huyuna gideyim desem beni delirtiyor ve bir şekilde kavga ediyoruz."

Göz devirdiğimde rüya güldü.
" öncelikle şu video meselelerinden kaçamazsın. Eninde sonunda o telefonu eline alacağını biliyor. Önce bunu kabullenmekle başla."
O sırada telefonumun çalma sesi yankılandı. Çağanlar gidince mutfaktan getirip sesini açmıştım.
Yabancı numaraydı.
" efendim?" Dedim.
" tuana, benim amcan."

Şaşırdım. Numaramı bulmuştu. Bide beni arıyordu.
" ne oldu?" Dedim ifadesizce.
" babaannen seni görmek istiyor tuana."
Sertçe nefes verdim.
" ben görmek istemiyorum. Oraya gelmem büyük bir hataydı. Bir daha görüşmek de istemiyorum. Kapatıyorum."
Tam telefonu kulağımdan çekip kapatacakken konuşmaya başladı.

" dur dur tuana dinle sadece."
Rüya sinirlendiğimi gördüğü için kaşları çatık bir şekilde bakıyordu. Telefonu elimden çekip hoparlöre aldı.

" çabuk söyle." Dedim. Sert konuşuyordum.
" haklıydın." Bi kaç saniye sessizlik oldu. Rüyada bende telefonun ekranına bakıyorduk.
" o gece olanlar konusunda haklıydın. Sarpın yaptıklarını biliyorduk. Hepimiz biliyorduk."

Şaşırmadım çünkü bildiklerini ama ona rağmen beni günah keçisi belirlediklerini biliyordum.
" o gece yazlıkta, sarpın sen evlatlık olduğun için söylediklerini, kıyafetlerini yaktığını."
Rüya bunları duymamalıydı.
" tamam." Dedim direk.
" anladım biliyordunuz. Eee yani?" Rüya kaşlarını çatmış ana dönmüştü. Onu susturduğumu anlamıştı.

" gel güzelce konuşalım istiyorum."
Alayla güldüm.
" sırf babamın kardeşi olduğun için sana saygı gösteriyorum. Senin abine gösteremediğin saygıyı el kadar kız sana gösteriyor belki utanırsın diye umut ediyorum ama yıllardır utanmadınız şuanda da utanacağınızı düşünmüyorum. Ne sen! Ne annen! Ne o çatal dilli karın ne de oğlun umrumda değilsiniz!"

Derin bir nefes aldım.
" yıllar sonra geldim. Babaannem değişmiştir sandım ama değişmemiş. Sadece oğlunu yeni kaybettiği için acısı taze diye geldim. Yıllar önce babamın ipleri elinde diye istediği Her şeyi yaptıracağını sanıyordu ama yaptıramadı. Bana da yaptıramaz!"
Rüya kolunu omzuma atıp bana destek olmaya çalıştı. Babamdan bahsederken boğazım düğümleniyordu.

" ben bir daha hiç birinizle görüşmeyeceğim. Başka da sözüm yok."
Telefonu direk kapattım. Rüya bana sarıldığında bende ona sarıldım. Derin bir nefes çıktı içimden.

" aferin." Dedi gururla.
" başını hep dik tut. Olay ne bilmiyorum ama hep dik dur."
Haklıydı. Dik durmam başarmam gerekiyordu.

Geri çekildim.
" bu arada çatal dilli lakabını sevdim." Dedi gülerek. Bende güldüm.
" gerçekten karısı tam bir yılan. Anneme de zamanında çok çektirdi. Dili zehir saçıyor resmen ama bana sökmüyor. O yüzden ismi çatal dilli. Zamanında dayağımı yemişti. Basmıştım tokatı."
Rüyanın gözleri kocaman açıldı. Kahkaha attı.

Benzer Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin