B-22

27 0 0
                                    

RUHUNU AŞKLA BOYANIN GÜZEL TAKİPÇİLERİ YENİ BÖLÜMLE SİZLERLE BİRLİKTEYİM. BUGÜN YENİ KAPILARIN AÇILDIĞI MUAZZAM BİR GÜN. İÇİNİZE DÖNÜP SORGULAMALARI BIRAKIP ADIM ATMA ZAMANIDIR KİMBİLİR SİZİN İÇİN DE. BUGÜN ANDA KALMAYA ÇALIŞARAK GÜNÜ SONLANDIRIN. BAŞLAMAK İÇİN DÜŞÜNMEK YERİNE HAREKETE GEÇİN. VE SİZLER İÇİN ATTIĞIM BÖLÜMÜ KEYİFLE OKUYUN:)

BEGONYADAN SEVGİLERLE...

Umut Görkem ile göz göze gelmemek için çabalarken Görkem aksine ondan gözlerini alamıyordu. Umut konuşma sırasının kendisine geçtiğinin farkındaydı. Nasıl başlamalıydı, nereden başlamalıydı ya da hepsini boş mu vermeliydi? Ne önemi vardı ki nasıl başladıklarının ya da nasıl bitirdiklerinin. En önemli noktayı teğet geçtikten sonra diğer konuların ne önemi vardı? Umut elini kalbine götürdü. Yolunda gitmeyen bir şeyler vardı, hissediyordu. Geçmişten kalan kor alevlenmeye başlamıştı. Nefes alırken zorlanıyordu. Ne önemi vardı diyordu, ne önemi vardı?

Görkem Umut'un içinde kasırgalar koptuğunun farkındaydı. Ne yapması gerektiğini bilmediğinden sadece bakmakla yetiniyordu. Şimdi ne yapması gerekiyordu? Görkem artık kalbine teslim olmuştu. Kalbinin açtığı yolda ilerlemek huzur vericiydi. Dinledi, dinledi cevabı duyabilmek için sadece dinledi.

Umut başını kaldırdığında Görkem'in çaresizlik içinde kaybolduğunu gördü. Ne yapmalıydı? Her zaman herkesle nasıl konuştuğunu düşündü. Kalbine yansıyan kelimeleri kolayca söyleyebiliyordu. Peki neden şimdide kendisi için de kalbinde cevabı aramıyordu. İlk defa kendisi için kalpten konuşmayı deneyecekti. Nasıl sonuçlanacağı önemli değildi. Çünkü ilk defa Görkem ve kendisi için doğru bir yola girdiğini hissediyordu.

-Birer kahve içer miyiz?

Görkem şaşkınlığını gizlemeyerek 

- Olur, dedi

Umut konuşmaya başladı.

-Ne çabukta geçti yıllar değil mi? İnsan hep yirmili yaşlarında kalacağını zannederek yaşıyor. Sonra bir bakıyor yirmiler bitmiş ve kendini sorgulamaya başladığın  an sen hiçliğin ortasında kalakalmışsın. Öylece sanki hep oradaymışsın gibi. Ne yapacağını bilemeden öylece beklemeye başlamışsın.

-Sanki biri gelip söyleyecekmiş gibi.

-Gelen olmaz ve sen beklersin, sadece beklersin. Sonra bir an fark edersin. İşte o an kabuğunu kırmaya başlarsın.

-Kırdığın an yeni yaşama merhaba dersin.

-Hoşgeldin dost diyelim mi gençler, dedi Derviş bey.

-Kahvelerimiz mis gibi koktu huysuz amca 

-Ellerimle hazırladım. İçine de biraz huzur biraz da merhamet koydum.

-Huzuru anladım da merhamet neden?

-Birbirinizi affetmek için kullanın. En önemlisi de kendinizi affetmek için be yavrum. Bakın yıllarınız nasılda geçmiş birbirinizi özlemekle. Halbuki bu yılları birbirinizi severekte geçirebilirdiniz. Öpe koklaya, güle oynaya, küse ağlaya. Haklı değil miyim evlat sen söyle?

-Haklısınız Derviş Bey, dedi Görkem.

-Ne beyi be evlat. Derviş Baba de sen bana. Şu hanım bey işleri bana göre değil.

-Öyle olsun Derviş Baba

-Ha şöyle be çocuğum. İkindi oldu çoktan eee akşama kalmadı birşey, dert etmeyin sabaha çözülür herşey. Ölümden gayri vardır herşeyin çözümü. Kalbinizi dinleyin kalbinizi, dedikten sonra yanlarından ayrıldı Derviş bey.

RUHUNU AŞKLA BOYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin