RUHUNU AŞKLA BOYA

B-4

           

-Neden bir şey söylemiyorsun, dedi Görkem.

Elleri cebinde Umut'u süzüyordu.

-Efendim diyebildi Umut. Aslında vardı söyleyecek sözü ama o an ağzından sadece bu kelime çıkmayı başarabilmişti  "Efendim"

-Şu giden kızla diyorum sevgili misiniz?

-Neden?, dedi Umut.

Görkem alaylı bir şekilde güldükten sonra

-Bu böyle daha nereye kadar gidecek merak ediyorum. En iyisi şu koltuğa oturayım, dedikten sonra Umut'un tam karşısındaki koltuğa oturup Umut'un gözlerinin içine baktı.

Umut yanaklarının kızardığını hissetti. İçinden gelen o sayısız seslere ve kalbine dur bile diyemedi. Tam bir kaos hakimdi içinde.

-Çünkü öyle bir izlenim veriyorsunuz. Yarım saattir size bakıyorum. Eğlenceli bir sessiz sinemasınız.

-Ve sen bunlardan yola çıkarak bunun aşk olduğunu mu sandın, diyerek Görkem'in cümlesini tamamladı Umut.

-Hayır, dedi Görkem gülerek

-Sadece geçen yarım kalmış konuşmayı bitirmeye geldim.

-Yarım derken? Nerde kalmıştık ki?

-Şurada kaldık, o kadar konuşmadan sonra insanlar genellikle tanışır. Ben Görkem, diyerek elini uzattı. Umut'ta elini uzatarak yavaşça Görkem'in elini sıktı.

-Bende Umut, dedi.

Sonra elini çekti ve utanma hissini iliklerine kadar hissetti.

-Matematik bölümündesin ve bölüm birincisisin.

-Evet, dedi şaşkınlıkla Umut.

-Nereden mi biliyorum ?, dedi gülerek Görkem.

-Sormadım, dedi hain ama masum bir gülüşle Umut.

-Ama sormak istedin. Daha doğrusu içinden geçti.

Umut tam konuşmaya yeltenmişti ki

-Lütfen, dedi Görkem ve o an Umut susmayı seçti.

-Şurada durup size bakarken oradaki iki kız durmuş sizi çekiştiriyorlardı. Kıskanılan bir kadınsınız Küçük Hanım. Yani hakkında kısa da olsa bilgi sahibiyim. Bunlara karşılık bende kendimi tanıtayım sana. Ben İstanbul Üniversitesi son  sınıf tıp öğrencisiyim. Ben de bölüm birincisiyim.

O an Umut'un yüzü soldu. Birkaç gün önce okulda dolaşan söylentileri o da duymuştu. Tıp öğrencilerine ceza verilmişti Profesör Ali Saygın tarafından. Bu öğretmen okulda sert kişiliği ile nam salmıştı. Ayrıca Ali Saygın bölüm başkanıydı. Umut hangi derse girdiğini hatırlayamamıştı ama söylenenlere göre öğrencilerin hastalara olan tutumlarından kaynaklı bir sorun vardı ortada. Profesörde öğrencilerinden hasta seçmelerini ve onların başarı öykülerini anlatmalarını istiyordu. Ayrıca başarılı bulunan öykülerin sahibi öğrencileri tüm üniversite önünde sunum yapmaya hak kazanacaktı. Dolayısıyla bu öğrenciler için ceza gibi görünen bir ödüldü. Şimdi taşları oturtmuştu Umut.

-Ve, diyerek devam etti Umut. Aslında benimle tanışma nedenin benim başarı öyküm.

O an Görkem çok şaşırmakla beraber karşısındaki kişinin zekasına hayran kaldı. Tüm okulun bununla çalkalandığını biliyordu. Ancak Umut'un bu kadar hızlı cevap vermesini beklemiyordu.

-Doğru bildiniz ve bununla birlikte benimle yemeğe çıkma hakkı kazandınız.

-Pardon ama siz kimsiniz ki benimle böyle konuşmaya cüret ediyorsunuz?