wooyoungun anlattığı şeyi ağzı açık şekilde dinledim resmen
"az önce giden kız yani dahyun o benim kardeşim yaptığı şeyi bana anlattığında bu ülkeden kaçmaya çalıştık ama Felix nasıl olduysa onun bindiğimiz otobüste olduğunu anladı şimdide silah tutuşu iyi olduğu için ele verdi kendini"
wooyoung ağlamaya başladığı zaman ne yapacağımı bilmiyordum bende ona sarıldım kardeşini kaybetmişti yaşadığı acıyı tahmin edebiliyordum
iyi atış yapmasının sebebide babasıyla alakalıymış
"shh sakin ol woo belkide kardeşine zarar vermez lütfen ağlama"
...
aradan saatler geçmişti wooyoung artık ağlamaktan çok yorulup omuzumda uyuya kalmıştı
kafam çok karışmıştı babaları yetenekli birisiydi peki neden hâlâ burda olduklarını bilmiyordu yada neden onları bir kere arayıp merak etmemişti
aklımda bir sürü soru vardı ama sorularımla wooyoungu sıkmak istemiyordum
"hyunjin benimle gelmen gerekiyor"
bin içeri gelip beni çağırdığında wooyoung ve beni gördü ilk suratı biraz buruşmuştu
"neden ne oldu"
"Felix seni çağırmamı istedi çabuk ol"
felixin ismini duyduğum anda nefes alamadım benimle alıp veremediği ne vardı
wooyoungu uyandırmamaya çalışarak yatırdım ardından da bin in arkasından yürüdüm
kaçmaya çalıştığım ilk gün girdiğim odaya götürmüştü beni girince Felixin kulağına birşey söyledikten sonra eğilip odadan çıkmıştı
"bana gelince dokunmama izin yok ama başkaları omuzunda yatabiliyor ha öylemi"
şerefsiz hemen yetiştirmişti
"ne var söylermisin hemen"
"bakıyorum da bugün daha meraklı belkide istekliyiz hmm"
yüzümü buruşturdum kesinlikle tek istediğim bir an önce bu odadan çıkmaktı çünkü onunla tek başıma kaldığımda korkuyordum
"neyse senin hakkında birkaç şey daha öğrendim gel otur sen şöyle canım ya hiç yorulma ayakta"
ne öğrendiğini merakla düşünürken omuzumdan tutup beni yatağa oturtmuştu hızla ayağa kalktığımda sinirle tekrar oturmamı işaret etmişti bende tekrar kalktığım gibi oturmuştum yüzü tekrar eski haline gelmişti
"bak bu kızı tanıyorsun değilmi haha"
elindeki fotoğrafta Olivia yani sevgilim ve yanında tanımadığım bir adam vardı
"bu bu fotoğraf NE IŞI VAR BUNUN SENDE"
sevgilimin fotoğrafı neden bu adamdaydı
"ah tanıyorsun demek çok güzel kız değil mi aynı annesine benziyor artık olmayan annesine"
evet annesi birkaç ay önce ölmüştü o zamanlar yanına gidememiştim babasının katı kuralları yüzünden
"onu nasıl tanıyorsun sen çabuk söyle"
"ah tanışmamıştık değilmi"
neyden bahsediyordu bu orospu çocuğu sevgilimi gerçekten çok özlemiştim fotoğrafta yanında ki kişinin kim olduğunu düşünmeden edemiyordum
"tanışalım o zaman ben Felix Olivia nın abisi"
ne demek abisi buna inanmak istemiyordum
dikkatli bakınca gerçekten benziyorlardı ama Olivia bana abisinin isminin yongbok olduğunu söylemişti kafam aşırı karışıktı şuan
"ne- nasıl abisimi"
sadece gülümsedi en azından sinirlenmemişti
"sizi kaçırdığım günden iki üç gün sonra beni aradı bana senden bahsediyordu ama ismini hiç söylememişti senin onu terk ettiğini düşünmüş haha bu yüzden de o gün buluşacağınız otelde birisini bulup onunla yatmış o fotoğraftaki kişi işte"
bu adamın karşısında ağlamak istemiyordum çünkü zayıflığımı fırsata çeviriyordu sürekli
az önce resmen aldatıldığımı öğrenmiştim
"pff onun için bu kadar üzülme bence o hep böyleydi"
ne demek hep böyleydi yani benimle sevgiliyken ben yurtdışına çıktığımda başkalarıda mı oluyordu
"çok güzel şeyler öğrendim senin hakkında en sevdiğim de yatakta iyi bir partner olman olabilir"
___________________________________________
diriririririririm
erken bolumusu attim biraz abooo
simdi benim corafya askimla date e cikmam gerek bebisler optum kocamannn 😙
ily asklaarr 💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kafanmı güzel /hyunlix/
Fanfiction/ᐠ。ꞈ。ᐟ\ SEMELIXXX ilk semelix fic tutunca sansimi denicem yine kshdksjskskjd hyunjinin bindiği otobüsü bir mafyanın kızı yüzünden aptal birisi tarafından kaçırılmıştı ___________________________________________ "şuan beni sinirlendiriyorsun de...